28 Eylül 2021 Salı

Azınlık mı Oluyoruz?

 Azınlık mı Oluyoruz?

§  Hem Almanlar’ ın,  hem de Türkler’ in geçici olduklarını düşündükleri , 1960'larda "konuk işci" olarak Almanya’ ya gelen Türkler artık yerleşik ve kalıcı bir toplum oldular.

§  35 yıllık göç sonucunda Türk toplumu ilk yıllarından çok farklı bir toplum olmuştur. 

§  Ancak Almanya’ nın resmi politikası bu gerçeği hala yadsıyor.

§  Uluslararası hukuk açısından Türklerin burada bir azınlık olup olmadıkları tartışma götürür.

§  Bu ülkede sayıları 7 milyonu aşan Alman kökenli olmayan bir kesim yaşamaktadır.

§  Bunların içinde 2 milyon ile Türkler en önemli halk grubunu oluşturmaktadır.

§  Artık Türkler geri dönüş planlarından vazgeçmişler ve kalıcı hale gelmişlerdir.

§  Böylece hepimizin bu ülkede çok kültürlü toplum gerçeğini kabul edip, buna uygun davranmamız gerekmektedir.

§  Okul sisteminin yapısından, kamu radyo ve televizyonlarına, kamu toplumsal hizmetlerinin içeriğine, meslek eğitimine.. kadar uzanan bir çerçevede değişiklikler gerekmektedir.

§  En büyük zorlukları yaşayan birinci kuşak artık yaşlandı.

§  Emekli olmuş ya da emeklilik yaşına yaklaşmış önemli sayıda Türk vardır. Ikinci kuşak ise entegrasyona daha çok ilgi duyan kuşaktır.

§  Üçüncü kuşak açısından ise Türkiye artık uzaktaki bir anavatandır.

§  Geçen zaman içinde pek çok yapısal sorunu çözmüş, ama buna karşın sorunları içerik değiştirmiş, artmış ve derinleşmiş bir Türk toplumu söz konusudur. Türkiye ve Almanya her ikisi de bunun böyle olacağını başta göremediler.

§  Almanlar Türkleri hep geçici olarak gördüler ve onların toplumdan yalıtılmış olarak yaşamalarını tercih ettiler.

§  Bu durum birinci kuşağın istemlerine de uymaktaydı.

§  Almanların baştan beri Türklere bir asimilasyon politikası uyguladıklarını söylemek çok yanlış olur.

§  Tutarlı bir asimilasyon politikası Almanlar ile Türklerin iç içe yaşamalarını özendirir ve Alman kültürünün, yaşam biçiminin hızla benimsenmesi için gayret gösterirdi.

§  Ama böyle olmadı.

§  İlk gelenler kendi içlerinde kapalı yaşadı., dil öğrenmekte zorlandı.

§  Zamanla Alman toplumuna açılmaya başladılar.

§  Bu konuda öncülüğü de sanatçılar, öğretmenler, aydınlar ve danışmanlık görevini yapan Türkler yaptılar.

§  Alman okullarında okuyan çocukların sayısı gittikçe arttı.

§  Entegrasyon da ciddi biçimde tartışılmaya başlandı.

§  Bu konuda Alman ve Türk taraflarının taslaklarının farklı olması , model arayışlarına birlikte ve  eş değerlilik ilkesi içinde gidememek bir çok zorlukların  aşılmasına engel oldu.

§  Birinci kuşağın kent kültürü öğelerini az taşıması ve kendini de oldukça uzun bir süre koruyabilmesi ise bu insanların ikinci kuşak ile anlaşabilmesinde sorunlar getirmiştir.

§  Burada yaşayanların Türkiye toplumunu izleyebilmesi, oradan kültürel beslenmesi de çok cılız kalmıştır.

§  Almanya’daki Türk aydınlarının kendilerini var etme çabaları gözlendi.

§  Alman olmayan Türk yaşam biçiminin geçirilen bu dönem içinde farklılaşması, Alman kültüründen öğelerle iç içe geçmeye başlayan yeni bir kültür oluşturmaya başladı.

§  Üçüncü kuşak işte böylesine çok karışık bir kültüre doğru gitmektedir.

§  Türk toplumu geçirdiği değişimle yalnız işgücü olarak kalmadığını, bir yandan Alman kurumlarıyla ve toplumuyla kaynaşmayı sürdürdüğünü de gösterdi. Kendi içinde çok yönlü olarak örgütlendi.

§  Değişik kültür değerlerine sahip olduğunu, farklı bir dinden olduğunu , kendisini  daha belirli biçimde ortaya koymaya ve böylelikle de bir anlamda bir azınlık toplumunun özelliklerini edinme yoluna girdi.

§  İki kültürlülük de işte bu anlamda Türk toplumunda kendini kabul ettirme noktasına yaklaşmıştır.

§  Çeşitli uluslardan olan toplumlar Almanya sorunları söz konusu olduğunda bir  araya gelmektedirler.

§  Burada yabancılık etkeni etkileyici olmaktadır.

§  Değişik ulusların bir araya gelmesinde din  çok önemli bir etken olmuyor.

§  Müslüman da olsalar kendi aralarında çok farklılıklar taşıyorlar.

§  Alman toplumunun diğer dinlere yaklaşımında tam bir anlayışın olgunlaştığını henüz söyleyemeyiz.

§  35 yıl sonra Türk toplumunun sorunlarına baktığımızda onların henüz seçme ve seçilme hakkına sahip olmadığını görebilmekteyiz.

§  Gelecek kuşaklar Alman yurttaşlığına geçecekler ve bu yolla da politik alanda yerlerini alacaklardır.

§  Şimdilik Alman yurttaşı olmayanlar çoğunluktadır ve onların da politik alanda yer alabilmeleri gerekmektedir.

§  Bu gerçekleşirse topluma uyum sorunlarının olumlu çözülmesine doğru bir yol açılacaktır.

§  Bugünün sorunlarının temelini toplumsal değişimden kaynaklanan sorunlar oluşturmaktadır.

§  En başta bir eğitim sorunu gözlenmektedir.

§  Kültürel sorunlar, anadili sorunu, kimlik sorunu topluma uyum konusunun en önemli sorunları olarak devam ediyor.

§  Türk toplumu da kendi içinde değişik toplumsal katmanlardan, gruplardan oluşmaktadır.

§  Her bir grubun, toplumsal katmanın kendini tanımlaması, kendini kabul ettirmesi , örgütlenme biçimleri, Alman toplumu içinde yer almadaki istemleri farklıdır. 

§  "Biz kimiz?" sorusunun yanıtları çok yönlüdür ve çeşitlidir.

§  Bu soruya verilecek  yanıt oldukça zor ve karmaşıktır.

§  Hem Alman, hem de Türk toplumunun yanıtları doğru verebilmeleri ve ileriye dönük sağlıklı modeller geliştirebilmeleri ile ancak olumlu bir entegrasyonu sağlanabilecektir.

§  Kültürlerarası yaşamın sağlıklı bir biçimde işlediği bir toplumda barış ve hoşgörü içinde yaşamanın  mutluluğunu ve güvencesini duyabilmek 35 yıl sonra da olsa Almanya’daki Türk ve Alman toplumunun her bir bireyinin dileği olmalıdır.

       Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 14.11.1996, G.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapanın adı ve soyadı: