- EKONOMİYİ KONUŞMAYA BAŞLAMIŞLAR -
. Ekonomi kendi başına bir dal, bir alan ise devletin ekonomik alanda
üstlendiği görev ve sorumlulukları belli bir sistem ve ilkeler doğrultusunda
ülkenin ve devletin çıkarları doğrultusunda yönetileceği de bellidir.
. Dünyanın genel yapısına, iniş ve çıkışlarına da uyularak bir bütün olarak
yönetilmesi gereken ekonomi kişilerin kendi istek ve duygularına göre ve hatta
tek bir kişinin arzuları doğrultusunda işlerlik kazandırılabilir mi?
. Devlet, rejim, hükûmet ve tüm kamu kuruluşları, özel sektör... tümü ile
birlikte sorumlu ve yükümlüdürler ki en yetenekli ve akıllı, bilgili insanlar
işi yürütsünler, her hangi bir zümrenin çıkarına olmak üzere yönlendirmelere
girilmesin.
. Ne kirli işlere, ne de kara paraya izin vermeden açık ve şeffaf, ilkeleri,
kuralları oturmuş bir ekonomi çok iyi çalışabilir ve ülkenin buma bağlı her
alanında bir refaha ulaşılabilir.
. Bunun için de üretim alanları, yatırımlar, ana endüstri, çiftçilik, tarım,
madencilik, inşaat, kimya, enerji kazanımı, turizm, denizcilik... gibi her bir
alanın çok iyi koşullarda çalışabiliyor olması ve milli üretim, milli hasıla
kendisini toplayabilsin.
. Türkiye çok önemli ve büyük bir ülkedir ve her türlü yer altı ve yer üstü
kaynakları vardır.
. İş
gücü hazırdır ve gençtir, işsizliği önleyemediğiniz sürece bu insanların
sorunları çok daha artacaktır ve büyük kentlere iç göç gibi diğer sorunlara
neden olacaktır.
.
Özel sektör de "plansız" ve "güvenilir ekonominin olması"
durumunda çok sıkıntılı ve sorunlarına çözümler bulamayacak dönemlere
girecektir.
.
Türk parasının gittikçe değer yitirmesi ve dövize bağlı ödentilerin dar
boğazlarla karşılaşması durumu gittikçe daha da zorlaştırmaktadır.
.
Elinde kapitali olan, parası olanların enflasyonun yüksekliğinden dolayı döviz
alıp, biriktirmesi de açıkça ekonominin hiç de iyi bir durumda olmadığını
göstergesidir ki bu da açıkça büyük bir güvensizlik belirtisizdir ve çok da
tehlikelidir.
. Ne
kadar istemeseler bile TÜRK lirasının bir "devalüasyon" ile
karşılaşması çok uzak değildir; paranın değeri düştükçe rakamların uzaması çok
dikkat çekicidir.
.
Bütçe açıkları, MB'nın yarattığı kargaşa, bankacılık sektöründeki dalgalanmalar
ve ürküntüler… de göstermektedir ki devlet kendine çok daha iyi sahip çıkıp,
ekonomiyi çöküşten kurtaracak önlemleri alıp, doğru yola girmelidir.
. Devletçilik ve devlet yönetimi çok daha demokratik hukuk devleti kurallarına
ve ilkelerine göre işlerlik kazanmalıdır ki hiç bir "kazanım-kazanç-elde
edilen" kayıt dışına aktarılmasın.
. Türkiye'nin kredilendirilebilirlik düzeyi (puan) istenilen düzeyde neden
değildir?
. Dış borç bir bataklıktır ve oradan kurtulmak gerekir.
. IMF, Dünya Bankası oldukça güvenilir ve denetlenebilir, uygun koşulları olan
kurum olarak Türkiye'ye yardım etse nasıl olur; üzerinde daha da ciddi
durulması gerekir…
. Her bir alınan borç çok açık ve denetlenebilir, izlenilebilir, ve yalnızca
devletin yararına ve amaçlarına uygun olarak kullanılmalıdır.
. Hiç bir devlet adamı, yönetici plansız ve devletin çıkarını korumadan ne bir
borç para almak istemelidir ne de devletin ana amaçlarının ve görevlerini
dışında kullanılmasını uygun görmemelidir.
.
Ekonomi gibi bilimsel verilere ve kavramlara, öğretilere dayalı bir dalda
tartışırken, anlatırken kullanılan "sayılar, oranlar, örnekler" her
zaman çok daha bir karışık tablo çıkarmaktadır.
. Bu
alanda profesyonel çalışmayan kişilerin anlamada zorluk çekeceği de bellidir.
.
Gayet tabii ki bu konunun uzmanları, farklı görüşler ve de farklı ekonomik
modeller olabilir...
. Devlet ve yöneticiler tüm bunları her hangi bir çıkar grubunun ya da zümrenin
isteklerine göre değil, yalnızca "devletin ve ülkenin genel
çıkarları" doğrultusunda planlamalı ve uygulamalıdır.
. Devlet kendisi için uzun zamanlı planlar, kalkınma ve yatırım planları
yapmalı ve bunları da en gerçekçi akıllıca ve uygulanabilir olarak hesaplayıp
yola çıkmalıdır.
. Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 07.06.2023,
MŞ.
= Bugün sokakta soruyorlar:
"Dolar 22 lirayı geçti, ne düşünüyorsunuz? Delikanlı ise şunu söylüyor: "Bana ne abii DOLAR'dan..."