19 Ocak 2022 Çarşamba

Herkes İçin

     Herkes İçin

·       İlk akla gelen "halk için gerekli" demek oluyor.

·       Ülkede yaşayan tüm insanları kapsaması düşüncesi ile "herkes için" demek gerekebilir.

·       Kamunun varlığından, devletin, ülkenin varlıklarından adil ve yasalar çerçevesinde eşit haklar alabilmek için diye de düşünebiliriz.

·       Toplumun çeşitli kesimlerini düşünerek varsılı, yoksulu, çoğu azı demeden "herkes" için adalet, eşitlik... diyebiliriz.

·       Yasalar önünde herkesin eşit sayılması, kamusal gelirden eşit pay alabilmek, her işlemin, her kişinin, her eylemin, her türlü gelir ve giderin kayıt altında şeffafça tutulması ve tüm kamusal işlemlerin, kurumların, kişilerin devletçe yasaların verdiği yetkilerce denetlenebilmesi... yine "herkes için" istenmelidir.

·       Toplumun darda olan kesimine, yoksul kesimine, yardıma gereksinim duyan herkes kamu adına devletin sahip çıkması ve onlara en adil yardımı sağlaması gerekir, diye düşünebilmek gerekir.

·       Yer altı ve yer üstü zenginlik kaynaklarına, kamunun mallarına, devletin gelirlerine adilce sahip çıkabilmek ve bunların özel çıkarlar için birilerine verilebilmesine engel olabilmek için.

·       Yurttaşlara daha doğumdan başlayarak en adil ve en çağdaş bir ulusal eğitim ve öğretimi yüksek öğretime değin parasız sağlayabilmelidir, diyebilmek için...

·       Dünya ülkeleri içerisinde çağdaşlıkta, uygarlıkta ve refah düzeyinde yüksek bir düzeye çıkabilmek için...

·       Ayrıca desteğe ve yardıma gereksinim duyan kesimlere devlet olanakları ile yardımlar sağlanabilmelidir diyebilmek için...

·       Parlamenter bir demokrasinin güçler ayrımı ilkelerine, hukukun üstünlüğüne, yasalar önünde eşitliğe, sosyal ve laik devlet prensiplerine anayasal haklar ve sorumluluklar çerçevesinde tam olarak uyulması gereklidir.

·       Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihsel olarak gösterdiği kuruluş felsefesine, devrim yasalarına, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği hedefler ve ilerlenmesi gereken yolda yürüyebilmek için, bilimsel bakış açısına sahip, öz güveni yüksek bir toplum yaratabilmek için tüm ilkeleri ve kurumlarıyla çağdaş demokrasinin gerekliliği gündemde tutulması ve bunlar için çalışmalı ve çabalanmalıdır.

·       Bu anlamda her yurttaşa ve toplumun her kesimine haklar ve sorumluluklar düşmektedir.

·       Çok iyi bilinmesi gereken de şudur: Devlet ve ülke bir bütün olarak düşünülmeli ve korunmalı, sahip çıkılmalıdır.

·       Devlette ve kurumlarında görev alacak kişiler her zaman için geçicidir, onlar üzerilerine düşen görevleri ve sorumlulukları tam anlamıyla yerine getirmek zorundadırlar. Bunu yapmayan kamu görevlilerini denetlemek ve onlardan hesap sormak da yine demokrasinin kullanılması ile olacaktır.

·       Bağımsız yargı ve yargılamada adalet kesinlikle sağlanmalıdır ki herkes için geçerli olabilsin.

·       Bu anlamda yine merkez bankası ve üniversiteler yönetimi özer ve bağımsız bir sistem içerisinde olmalıdır.

·       Dünyada ekonomik düzeyde sağlam ve kalıcı bir düzeye erişmek için gerek devlet, gerekse özel yatırımlar yine ulusal çıkarlar gözetilerek desteklenmeli ve ileriye dönük yatırımlara yer verilmelidir.

·       Ülke nüfusunun refahı, sağlıklı beslenmesi, yaşam koşullarının iyileştirilmesi bir devletin en önemli görevlerindendir.

·       Çok geniş tarım alanlarının devletçe üretime yönelik olarak en uygun desteklemelerin sağlanması gereklidir.

·       Teknolojide ilerlemek ve hedef olarak "artı değer" kazandırabilecek yatırımlara yine ulusal çıkarlar gözetilerek devletçe öncelikler verilmelidir.

·       Toplumsal kültürel, ruhsal alanlarda yurttaşların korunması ve geliştirilmesi için de yine ulusal çıkarların gözetilerek korunması gerekir.

·       Halk sağlığı çok daha ciddiye alınıp, ileriye yönelik olarak çok geniş örgün bir yapılanmaya kavuşmalıdır.

·       Ulus devlet ve ona uygun kurumlaşma modeli gereği savunma ve sağlık alanlarında da yine "ulusal" çıkarları gözeten önlemler alınmalıdır. Bu alanlarda özelleştirmeler ve özel yatırımlardan ziyade devlet kurumlarına ve işletmelerine yer verilmelidir.

·       GSMH ile birlikte ihracat, ithalat dengeleri, planlamaları çağa uygun ve de devletin çıkarlarına yönelik politikalar uygulanmalıdır.

·       Ülkenin insan değerlerini ve ülkenin parasının satın alma gücünü artıracak, tutarlı ve kalıcı önlemler, uygulamalar, politikalar görülmelidir.

·       Halkın sosyo-ekonomik-kültürel düzeyinin yükselmesi ile daha huzurlu bir refah toplumuna doğru ilerlemeyi hedef almak devletin acil görevidir.

·       Anayasanın uygulanması ile birlikte çağa uygun yasaları kullanabilme yolu ile kara para ve kayıt dışı ekonomi önlenmelidir.

·       Bu düşünceler ile barışçıl, huzurlu bir toplumun oluşması sağlanabilir diye düşünürken umudumuzu yitirmemek gerektiğini de biliyoruz.

 .   Öğretmen Gönen Çıbıkcı

    .    GC-M-22.01.19-B