. - EMEK, UĞRAŞI ve DAYANIŞMA
·
Çok uzun
yıllardan bu yana yazıyorum.
·
İlk dönemlerde
çeşitli "internet portal"ları hazırladım ve sundum.
·
Son yıllarda
ise BLOG sayfalarımda sunuyorum.
·
Herkese açık,
kimseye özel değil, üstelik bedava.
·
FACEBOOK
sayfamı genelde iletişim için kullanıyorum ve oradan yayınlıyorum.
·
Tahmin
edeceğiniz gibi tüm bu çalışmalar ön hazırlık, bilgi, deneyim ve araştırma çok
emek ve zaman gerektiriyor.
·
İnsanlara
yararlı olmak, çağdaşlaşmaya ve aydınlanmaya yönelik hizmet vermek istediğim
kadar yazılarımın birçok insana ulaşmasını da istiyorum.
·
Şaşılacak
bir durum gibi görünse de artık insanlarımız yazı okumaz olmuş…
·
Yalnızca
kendi dar çevresinde iletişim içindeler.
·
Gençler
ise nerede ise tamamen algı operasyonlarının etkisi altında kalıp, yalnızca
şirin görülmelere, dış görünüşlere ve şakalara, gevezeliklere… önem verir
duruma gelmiş…
·
Okumuş,
öğrenim görmüş kuşaklar bile dar bakış açıları içerisinde ve de gittikçe
kanıksamış ve geriye çekilmiş bir ruh hali içerisinde, umutların yitirildiği ve
günlük geçim sıkıntısıyla uğraşır bir duruma getirilmiş.
·
Ülkenin
genel durumunu, nereden gelip, nereye gittiğini tam anlayamayan, kendisini hiç
geliştirmemiş, yenileyememiş ve dünyayı izleyemeyen çok dar bakış açısına sahip
ve de mahalle kültürünün etkisinden kurtulamamış çok geniş kitleler,
milyonlarca insan çok yazık ki her şeyi bildiğini sanmakta ve çok da kolay
yönlendirilebilir durumda…
·
Çok
şeyleri bilen okuryazar durumunda olan, aydın kimliğini taşmak eğiliminde ve
gerçekten de ülkenin esas sorunlarına eğilen, çözüm önerileri için emek
harcayan değişik kitleler de bulunmakta ve bunlar siyasi partilerde,
basın-yayın organlarında yer almak istemektedirler.
·
Bir
yandan ülkenin kurtuluşuna "katkıda" bulunabilecek kişiler ve kitlelerin
var olması sevindirici olmaktadır; öte yandan bu kitlenin yalnızca kendilerince
seçip, değer verdiklerini "beğenmeleri" ve kendilerince bir üst ve
erişilmezlik içerisinde bulunur olmaları üzücü olmaktadır.
·
Hele
bir de demokrasinin getirdiği hak ve özgürlükler çerçevesinde kendilerine
resmen siyasi parti kurmuş olanlar var ki, onların yapılarını, nedenlerini,
temel istek ve davranışlarını anlamak, incelemek gerçekten "bilim
insanlarının" görevi olsa gerek…
·
Bugün
için 139 resmen kayıtlı siyasi parti bulunmaktadır ve hepsi de yasal olanakları
kullanmaktadır. (https://www.yargitaycb.gov.tr/icerik/1093/siyasi-parti-genel-bilgileri)
·
Yerel
seçimlerde herkes her yerde büyük- küçük partilerin propaganda çalışmalarını,
sesli ve görüntülü yaptıkları tanıtımları izliyor ve görüyor; gerçekten de bir
anlam veremiyorlar, eleştiride de bulunamıyorlar…
·
Dünyanın
genel gidişini, dünyaya egemen olan güçleri, dünyayı yöneten aileleri ve
örgütleri, tarikatları… acaba kaç kişi aklına getirebilmiş, incelemiş ve
bunların üzerinde düşünebilmiştir?
·
Nasıl
oluyor da ülke için de ilerici ve demokrat olarak, sol olarak kabul görebilecek
kesimler, partiler, örgütler tüm yaptıkları ile nerede ise iktidara yarayacak
girişimlerde ve söylemlerde bulunabiliyorlar?
·
Türkiye
Cumhuriyeti bir Kurtuluş Savaşı vermiş ve emperyalizme karşı gelmiş, kafa
tutmuş, direnmiş ve demokrasiye, cumhuriyete giden bir devlet olarak Gazi
Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kurulmuştur.
·
Ve
her türlü kalkınma ve çağdaşlaşma girişimleri ve yatırımları yapılarak
batılılaşma yolunda bir ulus devlet olarak ilerleyen Türkiye Cumhuriyeti'ne
karşı, Atatürk devrimlerine ve hedeflerine karşı ortaya çıkan hareketler ve
girişimler her alanda gittikçe artmaktadır ve çok endişe vericidir.
·
Onların,
global karşı güçlerin ortaya koydukları ana hedef bu ülkeyi çökertmek, bölmek
ve parçalamaktır.
·
Bu
güçleri ve ülke içindeki iş birlikçilerini görmek, bulmak ve haklarında bilgi
edinmek her yurttaşın görevi olmalıdır.
·
Tüm
bu anlamda benim bir yurtsever olarak eleştirel, araştırmacı ve incelemelere
dayanan çalışmalarda bulmam, emek ve zaman harcamam ve de bunları yazmak
istemem sizce çok önemsiz gibi olsa bile denizde bir kum tanesi olabilmek ve
ülkenin sağlamlığına bir tuğla gibi sağlam katkıda bulunmak istemekteyim.
·
Amacımız,
hedefimiz bu bağlamda "insanlığa yararlı", "aydınlatıcı katlılarda"
bulunmak ve dayanışma, desteklemelerde bulunmamız olmalıdır.
·
İşte
bu nedenlerden dolayıdır ki yazılarımı sizlerin de okumasını bekliyorum.
·
Tek,
tek kalsak bile yine de emek vereceğiz ve dayanışmalarımızı güçlendireceğiz.
·
Kalkınan
aydınlık bir ülke için "hep beraber" gelecek günlere doğru, umutla,
sevgi ve saygılar ile hoşça kalın…
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 25.03.2024, MŞ.