8 Aralık 2021 Çarşamba

SAYGILI, GÖRGÜLÜ Olabilmek

  SAYGILI, GÖRGÜLÜ Olabilmek

·       "Görgü" bir insanın kişiliğini etkileyen, eğitim ve deneyim ile edindiği somut davranış biçimleridir.

·       Toplum içi ilişkilerin düzenlenmesinde önemli rol oynayan görgü kuralları her şeyden önce "saygı" gereği olarak kabul görmüş idi.

·       Toplumların örf ve adetlerine, ekonomik güç, teknolojik, inanç, eğitim düzeylerine göre farklılıklar gösterir.

·       En ilkel topluluklardan en gelişmiş toplumlara kadar hepsinin kendisine ait görgü kuralları bulunmakta ise de küresel olarak çağdaş toplumda kabul gören, beklenilen kurallar vardır.

·       Çok eski dönemlerden günümüze değin süzüle süzüle, denenerek gelmiş ve ortak bir kabul görmüş olan bu kurallar o toplum için son derece önem kazanmıştır.

·       Kurallara uymanın yasal zorunluluğu yoktur.

·       Toplum içerisinde saygın olarak var olmak için kurallara uyulmalıdır.

·       Genel görgü kurallarına uyan kişileri; terbiyeli, saygılı, nazik... olarak adlandırmak olasıdır.

·       Aksi durumda toplum tarafından saygısız, kaba ve görgüsüz gibi olumsuz olarak anılır.

·       Özellikle sosyal medyada sunulan fotoğraflar, kullanılan dil ve tanımlamalar o kişinin ruhsal yapısını, kişilik durumunu, edep ve ahlakını da açıkça yansıtır.

·       Aslında bir çoğumuz, burada bahsedilen şeyleri zaten biliyoruz, ama genellikle bunların öneminin farkında değiliz.

·       Bile bile, açıkça ve hiç çekinmeden "görgü kuralların" uymamak ise en azından "ayıp" olarak karşılanır.

·       Sizi gören, izleyen, okuyan insanlara karşı çok saygılı, edepli, görgülü olmak gerekir. Onların duygularına, kişiliklerine, düşüncelerine olumsuz etki yapmaktan kaçınmak gerekir.

·       Hiç kimseyi küçük düşürmemek, aşağılamamak, hakaret etmemek gerekir.

·       Sürü etkisi ile ortaya sunulan "yemekli, içkili" birliktelikler belki değerli anılar olabilir ama bunları ortaya sunarak diğer insanların görmesini istemek ne denli doğrudur?

·       Zenginlikleri, malı, şöhreti ortaya sunan davranışlar, böbürlenmeler, gönderiler sizi gören, izleyenler tarafından çok beğeniliyor gibi gözükse bile aslında kınamalara neden olur ve de hiç gerek yoktur.

·       "Ben yaparım, bana ne!" iç duyusu ile açıkça görgüsüz, kaba ve saygısız davranışlar ile sosyal medyada ortaya gönderilen sunumlar, fotoğraflar daha çok o insanların kendilerine yönelik "beğenilme" duygusundan kaynaklanmakta olabilir. Bu duygunun sınır tanımaz, zapt edilemez bir düzeye gelmesi ise bir hastalık belirtisidir.

·       Görgü kurallarına uygun davranmak bir saygı gereği olmakla birlikte ayni zamanda o insan için bir tür "öz denetim" göstergesidir. Bunun için insanın bilincinin, ahlaki değerlerinin ve de iradesinin "güçlü" olması gerekir.

·       Toplumdaki görgü kurallarına "uymak" görüldüğü gibi aslında o insanın ne denli "kendine", nefsine "hakim" olduğunu da göstermektedir.

·       Toplumda, insanın var olduğu yerlerde alanlarda duruma uygun olarak, ayrıca özenle dikkat edilmesi gereken davranışlar vardır:

.  Görgü kuralları başlıca şu bölümlerde düşünülmelidir:

a) Toplumda dikkat edilmesi gereken genel kurallar

b) Giyinme konusunda dikkat edilmesi gereken genel görgü kuralları

c) Karşılama, selamlaşma ve el sıkma konularında uyulması gereken genel görgü kuralları

d) Hitap Etmede uyulması gereken genel görgü kuralları

e) Telefon Konuşmaları ve uyulması gereken genel görgü kuralları

f) Sosyal medyada, görüntülü ve yazılı sunumlarda uyulması gereken genel görgü kuralları

·       Tek, tek kişi olarak kendimize ne denli özen gösterip, kişisel gelişimimize, bilgi ve kültürel düzeyimize emek ve zaman harcar isek o denli daha huzurlu ve saygın oluruz.

·       Başkalarına saygı göstermek bir küçülme değil tam tersine bir erdemdir, bir uygarlık belirtisidir.

·       Çağdaş ve uygar, gelişmiş bir refah toplumu olsun diye istemlerde bulunuyor ise her şeyden önce kendimizden başlamalıyız.

        Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 08.12.2021, MŞ.

               GC-M-21.12.08-A