- KENDİMİZİ TOPLAMANIN ZAMANI
·
“Yozlaşma
ve tutsak edilmek” gibi bir durumun ülkemizde gittikçe arttığını görüyoruz.
·
Son
yıllarda düzenli ve sistematik olarak uygulanan algı-zihin yönetimi çok geniş
konularda çeşitli araç ve olayları kullanmaktadır.
·
Gizli-saklı
olanların yanı sıra artık çok “açıkça” sunulan, “yerleştirilen” akımlarla
kitleler “sürü halinde” elde tutulmak isteniyor.
·
Giyimde
ve dış görünüşteki kabul ettikleri bu akımların içinde “dövme” gittikçe artan
bir hızla yer alıyor.
·
Bu
kitlelerin özgür iradeleri ele geçiriliyor ve onlar “egemen olan gücün istediklerini”
kabul eder duruma getiriliyor.
·
Şu
an toplumun hemen, hemen her kesimi büyük algı operasyonları altında ve de
artık “sınıf bilinci”, “ulusal bilinç” yok edilmektedir.
·
Sağ
duyudan yoksun, zihinsel ve kültürel kodları, iradesi ele geçirilmiş ve “insansı
robotlar” yaratmaya çalışılıyor.
·
Eskiden
kısaca “tüketim toplumu” bireyleri denilen bugünkü toplum daha çok “dijital
çağın” yarattığı “iletişim araçlarının tutsağı” olmuş durumdadır.
·
Bu
tür insanlar “ÖĞRENME MERAKI OLMAYAN, ELEŞTİREL DÜŞÜNMEYEN, ARAŞTIRMAYAN VE
OKUMAYAN, YAZMAYAN, SORUMLULUK DUYGULARI VE ENTELEKTÜEL DÜZEYİ ÇOK DÜŞÜK
BİREYLER” durumuna getirilmek isteniliyor.
·
Ucuz
ve niteliksiz, köksüz, yeni tür bir kültür yaratılıp, çekicilik kazandırmaya
çalışılıyor.
·
Görsel
medya, sosyal medya, moda, müzik… dallarında bu yeni tür kitleler için çok
niteliksiz ve yapay, ucuz sunumlar topluma pompalanmaktadır.
·
Böylelikle
gittikçe ilerleyen ve yayılan bir geniş kitle hedefleniyor ve bunların her an
ve her türlü yönlendirilmesi, yönetilebilmesi amaçlanıyor.
·
Ne
yazık ki kamu kuruluşları, belediyeler, kitle örgütleri, üniversiteler, siyasi
partiler, aydınlar… bu çok ciddi ve tehlikeli gidişe karşı çok duyarsız
gözüküyorlar.
·
Son
haftalarda birçok yerde birden görülen şenlikler, dinletiler ile belediyeler de
bu gidişin içinde yer alıyor.
·
Ülkenin
“siyasi, ekonomik ve toplumsal sorunlarıyla” hiç ilgilenmeyen ve yok sayan
kitleler, özellikle de genç kitleler hem bugün için, hem de gelecek için üzüntü
yaratıyor.
·
Ülkenin
siyasi durumundan, tarihinden, temel değerlerinden, köklü kültüründen
uzaklaşmak isteyen, ilgi duymayan, umursamayan, bana neci kitleler için sunulan
bu tür yapay yeni çağ kültürleri ile ele geçirilip yeni bir “yapay insan türü”
yaratılmak mı isteniliyor?
·
Bu
algı operasyonlarının yalnızca bir yanı ve bir etki alanı olup diğer kesimlerde
ve alanlarda başka “modeller” de görebiliriz.
·
Örneğin
dışarıdan açıkça ve rahatça ülkeye sokulan niteliksiz ve yabancı genç insanlar
ile çok daha başka “toplumsal, siyasal ve kültürel” bozuşmalara,
yozlaştırmalara yol açıyorlar, ki bu da bir başka operasyon türüdür.
·
Ana
hedef nedir, ne yapılmak isteniliyor diye sorgulayan, araştırıp, düşünen
insanlar olmasın diye durmadan değişik ve alanlarda çeşitli araç ve yöntemler
kullanılıyor.
·
DUYARSIZ,
UMURSAMAZ, SORGULAMAZ, ELEŞTİRMEZ, DÜŞÜNCE VE FİKİR ÜRETEMEZ, TESLİM OLMUŞ bir
toplum yaratma konusunda çok başarılı olduklarını, eğer dikkat ederseniz,
rahatça görürsünüz.
·
Tüm
bunları görüp, anlayabilecek, algılayabilecek ve karşı durup, mücadele
edebilecek kitlelere, yurttaşlara olan gereksinim ise çok açıktır.
·
Son
yarım yüz yıldır gittikçe artan ve derinleşen bir TÜRKİYE karşıtlığı ve el
geçirme, bölme planları, operasyonları ne yazık ki çok az bir kitle tarafından
bilinçle, üzülerek izlenmektedir.
·
“Ulusal
güçler, kültürel güçler” diye düşünebileceğimiz kitleler ise devamlı yapay
gündemlerle, tartışmalarla zaman yitirmektedir ve BİRLEŞME, GÜÇLENME yerine tam
tersine parçalanmaktadır.
·
Gerek
“siyasi durum, gerekse de ekonomik ve stratejik durum” her geçen gün gittikçe
çok daha güç odaklarının, uluslararası güçlerin, istedikleri yönde kötüye
gitmektedir.
·
Buna
DUR diyebilecek güç ancak “özgür iradesi yüksek, bağımsızlıktan ve de
demokratik hukuk devletinden yana olan” Kemalist ve Atatürkçü kitlelerin durumu
kavrayabilmesinden, çoğalmasından ve öne çıkmalarından geçer.
·
Çok
yazık ki umut vererek geçiştirilecek günler artık geride kalmıştır.
·
Ortada
görülen o geniş örgütler, partiler son seçim ile çok daha açıkça görülmüştür ve
anlaşılmıştır ki halkın umut ettiği ,istediği gibi çıkmamışlardır.
·
Siyasi
partiler ne yazık ki halkın kendilerinden beklediği başarıyı ve etkiyi,
sonuçları gösterememiştir.
·
Yine
de ne olursa olsun toplumsal ve siyasi sorunlara duyarlı bakabilecek,
sorumluluk taşıyabilecek, bilinçli yurttaşlara, bu tür gençlere
kavuşabilmeliyiz, bakış açımızı bu yöne kaydırmalıyız.
·
Artık
“boş şeylerle zaman geçirecek”, çok mutluyuz ve çok rahatız, çok neşeliyiz, ne
güzel eğleniyoruz, gezip, dolaşıyoruz”… diyecek bir dönemi çok geride bıraktık.
·
Uyanmanın,
KENDİMİZİ TOPLAMANIN zamanı geldi.
. Öğretmen
GÖNEN ÇIBIKCI, 2023.08.13, G.