Onu Anlayabilmek
Bir
insanı anlayabilmek pek de kolay değil.
Aslında
tam anlamıyla olsun derseniz, oldukça zordur.
Sadece
"öylesine" karşıdan bakmak ile, var sayımlar ile, olur, tamam..
demeklerle pek olmuyor.
Özellikle
de en yakınındakini çok yalın ama çok özenle ve içtenlikle iyi bakmak, onu iyi
algılamak, gerçekten de tanımağa çalışmak gerekir.
Onun
neler düşündüğünü anlamak için her şeyden önce "istemek" ve de
ilgilenmek, zaman ayırmak gerekir.
Dünyanın,
insanın, toplumun, evrenin içerisinden neler ile ilgilenmektedir?
Konuşmalarının
içerisinde neler var, söylemek istediği?
Duygu
durumu, duygusallığı nasıl?
Ruhsal
olarak, zihniyet olarak "ne" durumda?
Sevinçleri
nelerdir, onu neler sevindirir?
Neler
onu üzmektedir, hangi davranışlar onu üzer?
Beklentileri
nelerdir, neler beklemektedir çevresindekilerden?
En
yakınındakinden nasıl bir yaklaşım beklemektedir?
Seni
ne denli önemsemektedir?
Peki
sen onu ne denli, hangi ağırlıkta, hangi yoğunlukta önemseyebiliyorsun?
Onun
kullandığı eşyaları, giysilerini, kitaplarını iyi tanıyor musun?
Onun
iç dünyasını, ruhunu, duygusallığını, zihniyetini ne denli tanımak istedin?
Hep
yüzeysel mi oldu yaklaşımın?
Başkalarına
"verdiğin değerin" ne kadarını verdin ona?
Onu
tanıyabilmek için "ne çaba" harcadın?
Onun
sana yaklaşabilmesi için "ne kadar" izin verdin?
Ona sıcaklık,
tatlı dil, güler yüz gösterebildin mi?
Onu
çok tanıyabilmenin, onu iyi kavrayabilmenin yolunu açtın mı?
Onu
çok iyi algılamak, içselleştirmek istedin mi hiç?
Sadece
sıradan ve de yüzeysel bir yaşamın, ilişkinin herkes için yetebileceğini nasıl
düşünebildin?
Belki
sen önemsemedin ama, peki o seni senden çok daha fazla önemsemiş olabilir mi?
Hele
onun yazdıklarının ne kadarını biliyorsun?
Yazdıklarından
hangilerini okudun?
Onun
yazılarının içinden onu daha iyi anlayabileceğini, onu daha iyi "tanıyabileceğini"
hiç düşündün mü?
Yok
onu tanımak, onu anlamak derken "kendini onun yerine koy" demiyorum.
Bir
"eşduyum - empati" değil sözünü ettiğim.
Bir
başkasının "yerinde olmak" çok zor olan ve asıl olmayan bir durumdur,
bundan söz etmiyorum.
Anlamak,
onu "gerçekten anlamak" dediğim, onu duyguları ile, düşünceleri ile,
algıları ile, beklentileri ile, dünyaya bakışı ile, ilkeleri ile ahlaksal
yapısı ile, kişilik özellikleri ile... somut olarak tanıyabilmektir sözünü
ettiğim.
Bunları
bilebilmek, öğrenebilmek, kavrayabilmek için de istemek, hazır olmak, zaman
ayırmak ve de çaba harcamak gerekir değil mi?
Bir de
iyi düşünmek gerekir:
- Onu
"ne kadar" takdir edebildin?
- Onu
hiç onurlandırabildin mi?
- Onun
duygularını hoş tutabildin mi?
- Onun
ruhuna yaklaşabildin mi?
- Onu
gerçekten de "hoş" tutabildin mi?
- Gerçekten,
ona "verdiğin değer" sence ne kadar?
Evet,
haklısınız, bunca düşünce, ince eleyip, dokumak olacak bir şey midir, kaç kişi bunları
yapabilir?
Belki,
çok da ender de olsa bazı insanlar bunları kavrayıp, yerine getirebilir...
Belki...
Yaşamın
akışı içerisinde, bir yığın insan içerisinde bunları anlayan da olabilir...
Belki...
Öğretmen
Gönen Çıbıkcı
GC-M-21.10.09