.
Ünİter Yapı ve Ulus Devlet
. Türkiye Cumhuriyeti'ni bölmeye, parçalamaya
çalışan iç ve dış güçler bulunmaktadır.
. Türkiye Cumhuriyeti üniter yapısını ve bir
ulus devlet olmayı nasıl koruyabilir?
. Nasıl bir mücadele verilmelidir?
. Halkın uyanması ve bilinçlendirilmesi nasıl
sağlanabilir?
. Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısını ve
ulus devlet niteliğini koruma mücadelesi, hem iç dinamikleri hem de dış
etkenleri göz önünde bulundurmayı gerektiren çok boyutlu bir süreçtir.
. Bu mücadele, sadece devletin güvenlik
aygıtları tarafından değil, aynı zamanda "toplumun
tüm kesimlerinin" katılımıyla
yürütülmelidir.
Üniter Yapıyı ve
Ulus Devleti Korumak İçin Atılacak Adımlar
1. Hukukun Üstünlüğü
ve Demokrasinin Güçlendirilmesi:
-Hukuk
Devleti İlkesi:
Anayasal
hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması, yargı
bağımsızlığının sağlanması ve hukukun üstünlüğünün her alanda tesis
edilmesi temeldir.
Hukukun
ayrım yapmadan uygulanması, toplumsal adalet duygusunu pekiştirir ve ayrıştırıcı
söylemlerin zeminini zayıflatır.
-Katılımcı
Demokrasi:
Demokrasinin
tüm kurum ve kurallarıyla işletilmesi,
farklı seslerin meşru zeminlerde temsil edilmesi, şeffaflık ve hesap
verebilirlik ilkesinin benimsenmesi, toplumsal uzlaşmayı ve bütünleşmeyi sağlar.
2. Ekonomik Güç ve
Kalkınma:
-Dengeli
Bölgesel Kalkınma:
Bölgeler
arası gelir ve refah farklılıklarının giderilmesi, kalkınma hamlelerinin
ülkenin her köşesine eşit şekilde yayılması, eşitsizliklerden beslenen
ayrılıkçı eğilimleri azaltır.
-Üretim
Odaklı Ekonomi:
Güçlü
bir ekonomi, devletin iç ve dış müdahalelere karşı direncini artırır.
İstihdamın artırılması, genç işsizliğinin düşürülmesi ve toplumsal refahın
yükseltilmesi, vatandaşların devlete olan aidiyetini güçlendirir.
-Stratejik
Bağımsızlık:
Savunma
endüstrisi, enerji, teknoloji gibi "stratejik alanlarda dışa bağımlılığın azaltılması",
ülkenin karar alma mekanizmalarını dış baskılardan korur.
3. Milli Eğitim ve
Kültürel Bütünleşme:
-Ortak
Değerler Eğitimi:
Eğitim
sisteminin, vatan sevgisi, milli birlik ve beraberlik, ortak tarih bilinci gibi
değerleri güçlendirecek şekilde yapılandırılması önemlidir.
Farklılıkları
reddetmeden "ortak paydalarda buluşmayı"
öğreten bir eğitim anlayışı benimsenmelidir.
-Kültürel
Çeşitliliğin Korunması:
Toplumun
kültürel zenginlikleri, "milli birliğin" önündeki bir engel olarak
değil, bir değer olarak görülmelidir.
Farklı
kültürel unsurların özgürce yaşatılmasına imkan tanınırken, ulusal kimliğin
bütünleştirici rolü vurgulanmalıdır.
-Medya
Okuryazarlığı:
"Dezenformasyon
ve manipülasyonla mücadelede" halkın medya okuryazarlığı düzeyinin
artırılması, dış ve iç propaganda faaliyetlerinin etkisini kırar.
4. Güvenlik ve
İstihbarat:
-Etkin
Terörle Mücadele:
Terör
örgütlerinin "ülkenin bölünmez bütünlüğüne
yönelik" tehditlerine karşı tavizsiz ve kapsamlı bir mücadele
yürütülmelidir.
Bu
mücadele, sadece askeri operasyonlarla değil, terörün finans kaynaklarının
kurutulması, ideolojik zemininin yok
edilmesi ve toplumsal desteğinin kesilmesiyle bir bütün olarak ele
alınmalıdır.
-Siber
Güvenlik:
Dijitalleşen
dünyada siber saldırılar, ülke güvenliği için ciddi tehditler oluşturmaktadır.
Siber
güvenlik alanındaki kapasitenin artırılması, bilgi altyapılarının korunması
hayati öneme sahiptir.
-Dış
Politikada Aktif Rol:
Bölgesel
ve küresel gelişmelerde aktif rol almak, ülkenin çıkarlarını korumak ve olası
tehditleri bertaraf etmek için diplomatik ve askeri kapasiteleri etkin bir
şekilde kullanmak gereklidir.
Halkın Uyanışını
Sağlamak
. Halkın ulusçu uyanışını sağlamak, devlet ve
toplum arasındaki güven bağını güçlendirmekle doğrudan ilişkilidir.
-Şeffaf
ve Açık İletişim:
Devletin
karşılaştığı iç ve dış tehditler hakkında halkın doğru ve şeffaf bir şekilde
bilgilendirilmesi önemlidir.
Spekülasyonlara
ve yanlış bilgilere prim vermeden gerçeklerin anlatılması, manipülasyonların
önüne geçer.
-Ortak
Paydalarda Buluşma:
Toplumun
farklı kesimlerini bir araya getirecek, ortak değerleri ve hedefleri
vurgulayacak kampanyalar düzenlenmeli, sivil toplum kuruluşları, sanatçılar,
sporcular gibi toplumun önde gelen isimleri bu sürece dahil edilmelidir.
-Demokratik
Katılımın Özendirilmesi:
Halkın
yönetim süreçlerine katılımının artırılması, kendi kaderine sahip çıkma
bilincini güçlendirir.
Yerel
yönetimlerin yetkilerinin artırılması ve vatandaşların karar alma süreçlerine
daha aktif katılımı teşvik edilmelidir.
-Geçmişten
Ders Çıkarma: Milli
mücadele dönemi, cumhuriyetin kuruluşu gibi tarihteki birlik ve beraberlik
ruhunu yansıtan dönemler, doğru bir şekilde anlatılarak gelecek nesillere
aktarılmalıdır.
Mücadele Anlayışı
. Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısını ve
ulus devlet olma niteliğini koruma mücadelesi, yalnızca güvenlik güçlerinin
omuzlarına bırakılacak bir görev değildir.
. Bu, toplumsal bir seferberlik
gerektirir.
-Kapsayıcı
ve Bütünleştirici Bir Dil:
Ayrıştırıcı
ve ötekileştirici söylemlerden kaçınılarak, farklılıkları zenginlik olarak
gören, ancak ortak milli kimliği ve vatanseverliği ön planda tutan bir dil
benimsenmelidir.
-Sabır
ve Kararlılık:
İç
ve dış tehditler karşısında kısa vadeli çözümler yerine, uzun vadeli ve
stratejik yaklaşımlar benimsenmeli, sabır ve kararlılıkla mücadele
sürdürülmelidir.
-Diyalog
ve Uzlaşma:
Toplumun
farklı kesimleri arasında diyalog köprüleri kurulmalı, sorunlar şiddet ve
kutuplaşma yerine "uzlaşma kültürüyle"
çözülmelidir.
ÖZETLE:
. Türkiye Cumhuriyeti, köklü tarihi, güçlü
milleti ve demokratik değerleriyle bu zorlukların üstesinden gelebilecek
potansiyele sahiptir.
. Önemli olan, milli birlik ve beraberlik ruhunu
canlı tutmak, akılcı politikalarla hareket etmek ve toplumsal direnci
güçlendirmektir.
. Bu ilkeler, devletin üniter yapısını ve ulus
devlet kimliğini korumak için gerekli olan milli birliği, bağımsızlığı,
çağdaşlığı ve toplumsal refahı sağlayan yol gösterici birer ilkedir.
. Onları yaşatmak ve gelecek kuşaklara
aktarmak, Türkiye'nin "bekası" için en büyük güvencedir.
. Her bir yurttaşımız bu bilgiler ve bilinçle
donatılmalıdır; böylelikle kendisini ve yurdunu koruyabilir.
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2025.07.13,
MŞ.
. (Araştırma ve incelemeye dayanan değerlendirme yazım.)