Partizanlık
§
Bu
sözcük bugünlerde pek de kullanılmamaktadır.
§
Eskiden
bir ülkede yabancı güçler egemen iken onlara karşı halkın içinden çıkıp karşı
direniş oluşturanlara verilen bir ad idi.
§
Direnişçiler
gibi ya da bizde olduğu gibi efeler, kızanlar, zeybekler gibi....
§
Dünyanın
birçok bölgesinde işgal altındaki ülkelerde her zaman irili ufaklı partizan
güçleri olmuştur.
§
İspanya
iç savaşında monarşiye karşı direnen cumhuriyetçi güçler, II. dünya savaşında
İtalya'da Mussolini'ye karşı direnen komünist partizanlar, Doğu Avrupa'da Alman
ve İtalyan işgalinde bulunan ülkelerin direnişçileri hep birer partizan idiler.
§
Daha
önceleri 17. yüzyılda partizan deyimi savaşçı birliğin önderi için
kullanılırdı.
§
Partizanlar
düzensiz birlikler olarak bölgesel örgütlenir ve işgal güçlerine saldırılarda
bulunarak onları zayıflatırlardı.
§
Türk
Kurtuluş Savaşında Ege bölgesinde Efelerin kurduğu çeteler buna örnektir.
§
Amerikan
iç savaşında da partizan korucuları vardı.
§
Rus
partizanlar Fransız Napolyon'un yenilmesinde önemli rol oynamıştır.
§
Bu
deyim artık gerilla savaşçısı gibi yeni bir tanım alarak dünyanın birçok
ülkesinde görülmekte idi.
§
Bu
anlamda da partizan aslında o anki yönetime göre yasa dışı, zararlı ve
saldırgan olarak kabul görür.
§
Bir
diğer anlamı ise, kullanım yerine göre şöyledir: Bir partiye her şeyi ile bağlı
olan, o partinin kuvvetli taraftarı... anlamına gelir.
§
Yasal
bir siyasi partinin üyesi, taraftarı olan kişi bu doğal görev ve sorumluluğunu
artık bir tutku biçimine getirmiş ve sınır tanımazcasına bir yaklaşıma girmiş
ise bir "partizan" olmuştur.
§
Bu
anlamda partizanlık iyi midir, kötü müdür?
§
Bu
da yapılan işin durumuna ve etkilerine göre değerlendirilmelidir.
§
Partisine
gözü kapalı bağlı olan ve enerjisini, zamanını bu uğurda harcayabilen kişi
artık "partiler üstü" bir bakıştan uzaklaşmış demektir.
§
Temel
ilke ve temel değerler ise çağdaş toplumun demokratik yapısında olması
gerekenlerdir.
§
Huzurlu
bir hukuk devletinde olması gereken adil yönetim ve uygulamaların ışığında
istenilmesi gereken hizmetler için kurulan irili, ufaklı farklı siyasi partiler
yasal çerçevede yarışırlar.
§
Eşitlikçi
ve adil bir özgürlük ortamında demokratik tabanda oluşan siyasi rekabette
partililerin görev yapması ve çabalaması da çok doğaldır.
§
Bu
çizginin dışındaki aşırılıkları ve davranışları gösteren partizanca yaklaşan
kişiler çok işe yarar gibi gözükse de ülkenin genel ortamına zarar verebilir ve
ilkesel olarak da hoş karşılanmamalıdır.
§
Asıl
olan ölçü ve değerlendirmeler yukarıda belirttiğim gibi demokratik hukuk
devletinin sağlandığı ortamlarda olması gerektiği gibidir.
§
Bunun
dışındaki durumlarda ise hem toplum, hem de kamu zarar görecektir.
§
Bir
anlamda siyasi ahlak ve toplum huzuru zedelenmiş olacaktır.
§
Toplumun
çeşitli tabakaları, kitleler ne istediklerini, nasıl bir toplum, nasıl bir
yapılanma istemeleri gerektiğini kendilerince seçecek ve bileceklerdir.
§
Olumsuzlukların
arttığı toplumlarda sıkıntılar daima daha da artacağı için huzurlu bir refah
toplumuna ulaşabilmek de zorlaşacaktır.
§
Yurttaşların
eğitim durumları, kişisel gelişimleri ve de yurtseverlikten anladıkları,
çağdaşlığa ve uygarlığa bakış açıları her zaman tek, tek önemli ve etkilidir.
§
Bu
yüzden de olaylara bütünsel bakmamız ve her bir ögenin etkisini, tepkimelerini
de birlikte değerlendirmek yararlı olacaktır.
§
Belki
de önce "BEN"den başlamak iyi olacaktır...
Saygılarımla...
Öğretmen
Gönen ÇIBIKCI, 2020.09.20, MŞ.