8 Ağustos 2025 Cuma

Türk Mİlleti

.  “Türk Mİlletİ” denİLmelİdİr.

"CHP'nin 'millet' yerine 'Türk Milleti' ifadesini kullanması gerektiği" yönündeki düşünce, Türkiye'nin siyasi ve anayasal yapısı içindeki terminoloji tartışmalarını yansıtan önemli bir konudur.

Bu konuyu değerlendirmek için hem siyasi söylemin hem de hukuki metinlerin arka planına bakmak yararlı olabilir.

Anayasal Vurgu ve Kapsayıcılık

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 6. maddesi, "Egemenlik, kayıtsız şartsız Milletindir." derken, bu ilkeyi bir sonraki cümleyle detaylandırır:

- "Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yetkili organları eliyle kullanır." Anayasanın 66. maddesi ise

-"Türk Devletine “yurttaşlık bağı” ile bağlı olan herkes Türktür" diyerek, yurttaşlığı etnik köken veya inançtan “bağımsız” olarak tanımlayan kapsayıcı bir yaklaşım benimser.

Bu bağlamda, "Türk Milleti" ifadesi, “anayasal” bir terim olarak, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının tamamını kucaklayan bir üst kimliği ifade eder.

CHP'nin kurucu değerlerinde yer alan “milliyetçilik” ilkesi de bu anlayışa dayanır ve tek parti döneminden itibaren bu kapsayıcı yaklaşımı benimsemiştir.

Siyasi Söylem ve Toplumsal Algı

Siyasette kullanılan dilin, halktaki yansımaları ve algıları büyük önem taşır.

"Millet" sözcüğü, genel olarak tüm yurttaşları ifade etmek için kullanılsa da, bazı durumlarda bu terimin "Türk" kimliğine vurgu yapan daha net bir ifadeyle desteklenmesi gerektiği düşüncesi ortaya çıkabilmektedir.

"Türk Milleti" ifadesinin kullanılması, partinin köklerine ve “Atatürk'ün milliyetçilik” ilkesine bağlılığının altını çizerken, aynı zamanda bu kimliğin “birleştirici ve bütünleştirici” niteliğini hatırlatabilir.

Bu, farklı siyasi görüşlerden yurttaşların “ortak” bir paydada buluşmasına hizmet edebilir.

CHP'nin ve diğer siyasi partilerin bu konuda hangi terimi seçeceği, hem siyasi duruşlarını hem de toplumsal birlik ve beraberlik mesajlarını nasıl kurguladıklarını gösterir.

Her iki ifadenin de farklı bağlamlarda geçerliliği olmakla birlikte, anayasal tanım ve kurucu ilkeler göz önüne alındığında "Türk Milleti" ifadesi “daha açık” bir çerçeve sunabilir.

Atatürkçü, demokrat ve yurtsever bir kesimden bakıldığında "millet" yerine "Türk Milleti" ifadesinin kullanılması gerektiği yönündeki görüş, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu ilkeleriyle “güçlü” bir şekilde ilişkilidir.

Bu görüşün temelinde yatan ana nedenler şunlardır:

1-Anayasal Temel:

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, yurttaşlık kimliğini "Türk" tanımına dayandırır.

Anayasa'nın 66. maddesi, "Türk Devletine yurttaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür" diyerek bu bağı net bir şekilde ortaya koyar.

Bu nedenle "Türk Milleti" ifadesi, etnik veya dini bir vurgu olmaksızın, ortak yurttaşlık bağıyla birleşen tüm bireyleri kapsayan bir üst kimlik olarak kabul edilir.

2-Kurucu İradenin Vurgusu:

Mustafa Kemal Atatürk'ün milliyetçilik ilkesi de bu kapsayıcı yurttaşlık anlayışına dayanır.

Bu ilkeye göre "Türk Milleti," dil, kültür ve ortak kader birliğiyle bir araya gelmiş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını ifade eder.

Dolayısıyla "Türk Milleti" demek, bu “kurucu ilkelere” ve “anayasal ruha” olan bağlılığı ifade etmenin bir yolu olarak görülebilir.

3-Bütünleştirici Kimlik:

"Türk Milleti" terimi, Türkiye'deki farklı “etnik ve kültürel” grupların “ortak bir kimlik” altında birleşmesini sağlayan birleştirici bir unsur olarak da değerlendirilir.

Bu yaklaşım, "yurtsever" kimliğin, belirli bir etnik kökenden ziyade, Türkiye Cumhuriyeti'ne “aidiyet ve ortak gelecek” ülküsü üzerinden tanımlanmasını sağlar.

Bu açıdan, "millet" kelimesi daha genel bir anlam taşısa da, "Türk Milleti" ifadesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu felsefesine ve anayasal düzenine yapılan daha “güçlü” ve özel bir atıf olarak kabul edilmektedir.

.  Öğretmen GÖNEN ÇIBIKCI, 2025.08.07, G.
.      (Araştırma, inceleme ve değerlendirme yazısı)
.           YAZININ TÜMÜNÜ OKUYUNUZ: