. Bir Dost Bulmak
. Dost,
"sevilen, iyi anlaşılan, güvenilen, yakın arkadaş, gönüldeş" demekmiş…
Tanıdıklar, arkadaşlar bir "dost"
olabilir mi?
İnsanlar arasındaki iletişim biçimleri epey
değişmiş olabilir.
"Güven duyulan, kabul edilen, sığınılan,
kendinden bir parça olarak yaklaşılan" kişi bir "dost" olmuş
demektir.
Bunu da gerçekten "böyledir" diye var
sayarız.
Bazen de "iki yüzlü, sahtekar" bir kişi
bu rolü üstlenip, yaklaşıyor olabilir ki bu çok acı ve üzücüdür.
Dost denildiğinde içten arkadaş, arkadaşlar da
anlaşılır….
Çok sayıda arkadaşı, dost olanlar da vardır…
Bence, aslında gerçek dost, en yakındaki dost çok
az bulunur.
Bu tür bir dostluk oluştuğunda ise her türlü
düşünce, görüş, anı.. anlatılır, içler dökülür, akıllar verilir ve alınır.
Dost olan kişiler karşılıklı olarak geçmişlerini,
anılarını, düşüncelerini, fikirlerini, sevinçlerini, üzüntülerini,
alışkanlıklarını…" bilmek isterler; öğrenirler.
Böylece de insan bir rahatlama içine girer.
Bir "destek", bir "akıl veren"
sahibi olmuş olur.
İnsan olduğumuz için olsa gerek hep birileri ile "konuşmak,
içimizdekileri, zihnimizden geçenleri anlatmak" isteriz; bu durum
bazılarında ise pek bir "sınır tanımaz" ölçüde bile olabilir.
Dost bulmak, bir "dosta" sahip olmak
gerçekten de bir zenginliktir.
Dostun değeri iyi bilinmelidir.
Dostluk korunmalıdır.
İnsan dostluklarına sahip çıkmalıdır.
Şimdi durup bir düşünmek gerekir:
Bizim, kendimizin, "dostlarımız"
kimlerdir?
Dostumuza inanıp, ona güveniyor muyuz?
Dost kabul ettiğimiz kişi "takdir duygusuna"
sahip mi?
Biraz da "dikkatli" olmak gerekebilir…
Dostluklar da sona erebilir, bitebilir.
Nedeni ne olduğuna bakmaksızın "sona
eren" dostluk "acı" verir.
İnsan üzülür, endişe içinde kalır, kafasından da
atamaz…
Dostluk ilişkisinde dürüst, öz verili, içten ve
açık olmak.. gerekir ki karşılıklı olarak ayni "değerler" içerisinde
olabilelim.
Öte yandan yine, bence, "evlilik"
içerisinde eşlerin, karı-koca olarak ayni zamanda birer "gerçek dost"
olmaları gerekir; böyle "olması" gerektiğini düşünebiliriz.
Böylelikle de evlilik içinde sorunlar çok aza iner.
Ortadaki yaşanılanlar birlikte konuşulur,
karşılıklı yorumlar ve sevinçler, üzüntüler paylaşılır; dayanışma içinde
olunur.
Bunun da temeli yine kabul etmek, değer vermek,
"takdir" etmektir, dürüst olmaktır, kalp kırmamaktır.
Konuşmalarda söylenilenin içeriği ve anlamından çok
konuşanın "beden dili" ve sesini tonlaması, vurgulaması çok
belirleyicidir.
Özellikle de bu tür ilişkilerde gönül dili ne denli
önemli olsa bile "güler yüz, tatlı dil, ılımlı konuşma tonu" çok
önemli ve gereklidir.
İnsanların bu nedenle birbirlerini kırmamaları,
"dost" olarak ilişki içinde olmaları çok önemli ve gereklidir.
Ne güzel, mutlu, dengeli ve dostça yaşanılan
birlikteliklere…
Sevmek, sevilmek, takdir edilmek, saygılı
davranmak… hiç yitirilmesin…
Yaşamın içinde neşe ile, enerji dolu, sevinçle,
dostça ilerleyelim…
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,
2024.11.09, MŞ.