20 Temmuz 2021 Salı

Kurban Üzerine

 "Kurban" Üzerine

KURBAN konusunun güzelce bir incelenmesinde yarar görüyorum.

"İslam Dini"nin kitabı Kuran-ı Kerim bu konuda ne diyor? diye uzunca ve güvenilir kaynaklardan incelemeler yapmak, bilgilenmek olasıdır.

Ya da insanlık tarihi boyunca "kurban" konusu üzerinde neler biliniyor? diye araştırmalar yapmak yararlıdır ve olasıdır.

Bence kısaca da olsa irdeleyebiliriz:

KURAN'a göre ne öğütleniyor onu anlaşılacak hale getirmek gerekir.

Zaten mezheplere göre yaklaşım da farklı.

Tüm bunları günümüzün çağına ve olanaklarına, koşullarına göre uyarlamak olabilir mi?

Kurban konusunda en iyi yöntem ne olur?

Devlet bu konuda en iyi hangi modele yardımcı olabilir?

Kurban kesmek istemeyenlerin de kabul görmesi gerekir.

İLLE de yakınlaşma, yardımlaşma olmalıdır, denildiğinde ise zaten "çağdaş devlet", sosyal devlet olarak "hukuk devleti" olmak zorundadır.

Yoksulun, dar gelirlinin, yardıma muhtaç olanın devletçe korunması ve desteklenmesi gerekir.

Dinsel bir inanç-ibadet ele alındığında "yapılması" önerilen anlamındadır ve de çağdaş demokratik devlet de bu kurani "öğütü-öneriyi" modern devlet yöntemleriyle üstlenmek durumundadır.

"Yakınlaşma - yardımlaşma" esas öğüt, ana öneri olarak kabul edildiğinde "demokratik hukuk devleti" adaletli davranıp ülkede yoksulluğu, yardıma muhtaçlığı kaldırmak ile görevlidir.

Bu sağlanmalıdır ve de günümüz devlet anlayışında yer almalıdır.

Dinsel inançlar, inanç içerikleri sadece bir dinin kendi bakış açısına ve o ilk zamanlarına bakaraktan eski yöntemleriyle uygulanmak "zorunda değil"dir.

Din insanlar için, insanların iyiliği içindir, diye kabul etmek istediğimizde de bu durum durağan ve dondurulmuş değildir.

Tam tersine dinin vermek istediği öneriler, öğütler insanlığın her kitlesini ve de zamanı içindir.

Her çağ, her gelişmişlik her bir "yeni zaman"lar tüm diğer kültürel öğelerde olduğu gibi din için de uyumluluk ve yöntem geliştirme gerektir.

Kurban eğer bir öğüt, bir öneri bir "yakınlaşma ve yardımlaşma" olacak ise özellikle Türkiye Cumhuriyeti anayasasında belirttiği gibi bir "demokratik hukuk devleti" olarak çok daha "işlevsel" görevler ve "yöntemler" sunmalıdır.

Halkın, kitlelerin, toplumun bu konuda diğer toplumsal konularda olduğu gibi çok daha "kalitesi yüksek" bilgilendirmelere gereksinimi vardır.

Çağdaş kurumlar ve belki de ülke yönetmeğe talip siyasi partiler çok daha "bilinçli" olarak görev üstlenebilirler.

Öğretmen Gönen ÇIBIKCI

GC-M-21.07.20, MŞ