Başkanları Uyaralım
Yöneticilerin, başkanların kendilerini "beğendirme
çabalarından" vaz geçip, yararlı işler için koordinasyonlarda bulunması
zamanıdır şu an.
Diğer her türlü işleri yapabilecek görevliler zaten vardır.
Bırakın, o insanlar kendi görevlerini yapsınlar.
Mahalle aralarında dolaşmak ve halka "şirin" gözükmek için
bugünler hiç de uygun bir dönem değildir.
Bir de bu tür haberlerle basına haber olmak için bir gayret
gösteriliyor.
YAZIK!
Yönetmekle sorumlu oldukları kurumların finans sorunları gündemde...
Salgın hastalık da ne yazık ki gittikce yayılacak...
Salgın hastalık da ne yazık ki gittikce yayılacak...
Epidemi bittiğinde ise ülke çok büyük bir mali krizin içine
düşecek...
Küresel olarak dünya büyük bir ekonomik kriz ile karşılaşılacak.
Enflasyon çok hızlı yükselecek.
Paranın değeri kalmayacak.
İşsizlik patlama yapacak.
Kapanan işletmeler, küçük esnaf ve aileleri, milyonlarca insan
"yaşama savaşı" verecek...
Halkın temel ihtiyaçları karşılanamayacak!
Devletler "sosyal devlet" özelliğini ve "sorumluluk"larını
yerine getiremez hale düşecekler.
Ancak, şu an, evet şu an "geleceğe ait" endişeleri bulunan
ve acil, çok acil önlemler alan devletler "kendilerini ayakta"
tutabilecek planlamalar yapacaklar.
Dünyayı yöneten global güçler zaten her zaman olduğu gibi, neyin ne
zaman ve nasıl olduğunu biliyorlar ve de ona göre tüm tatbikatlarını
yapıyorlar.
Bize düşen ise "akıllı" davranıp, boş ve gereksiz işlerden
sıyrılıp geleceğe yönelik planlamalarda bulunmak olmalıdır.
Halklar kendi başlarına ne "sorunları tanıyabilir" ne de
onların ellerinde çözümler için "güç ve olanak" vardır.
Ancak, şu an iş başında olan yöneticiler, başkanlar "halk adına"
düşünmek, "ortak çalışmak" ve "planlamalar" yapmak, "önlemler"
bulmak zorundadır.
Bugün o tatlı politik laflar ve oyunlar, eğlenceler zamanı değildir.
Partiler üstü düşünüp, davranmak gereken bir dönemi yaşıyoruz.
Tüm ulusal güçlerin ve yöneticileri, sektörlerin artık bir ortak
akılda ve güçde birleşerek, "ileriye dönük" akıl yürütmesi ve
çalışabilmesi zamanıdır.
Herkes kimi tanıyor ve etkileyebilecek ise o büyüklerimize "bunları
anlatmalı"dır.
Benim böyle kimselerim yok.
Ben de ancak yazarak düşüncelerimi dile getiriyorum, sizlere
sunuyorum.
Evet, bunca SORUN ÇÖZÜM BEKLERKEN, saygı değer başkanların o çok
değerli zamanlarını "gösteriş" için harcamaları bir başka sevdadır.
"Ne oldu", "ne yaptılar" diye sormanıza da gerek
yok, her gün gazeteler bu tür haberleri bol, bol veriyor.
Onları uyarın lütfen!
Onlar çözüm modelleri geliştirmeli, sorunların "bugünkü"
ve "gelecekteki" boyutlarını ortaya çıkarmalıdırlar.
Önlerine koyması gereken "sorunlar" ve "çözüm yolları"
dosyalarına çalışmalıdırlar.
Çözüme yönelik fikirler ve projeler geliştirmelidirler.
Çok saygı değer başkanlar, yöneticiler birbirlerini "bugünkü
örnekleri" ile alıp izlememelidirler.
Öte yandan basından izlenebildiği kadarı ile bazı başkanlar
gerçekten de zamanların daha iyi "çözümler üretmekle"
geçirebiliyorlar.
Zaman hiç durmadan akıp geçiyor ve TARİH tüm olanları ve kişileri
kaydediyor.
Bu ülke, bu topraklar hiç kimsenin özel malı değildir.
Bu dünya, bu yer küre hepimizindir ve ancak insanlığın ortak
kurtuluşuna yönelik çabalar gösterenler "bizdendir".
Çok "bilinçli" ve "akıllı düşünüp", "davranmamız"
gereken bir dönemdeyiz.
Bıçak sırtındayız!
Boş işlerle ve gösterişe yönelik davranışlarla o çok değerli zamanı
harcamamalıyız.
Bu tek, tek insanlar olarak, yurttaşlar olarak bizlere düşen bir
görevdir ayni zamanda...
Lütfen, artık sadece geleceği düşünerek, kavrayarak düşünebilelim,
davranışlar üretelim.
Saygılarımla...
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2020.04.12, MŞ.