29 Nisan 2024 Pazartesi

BEN YETİŞKİN OLDUM

 . - BEN YETİŞKİN OLDUM                      …..

·       Medya, film, TV, dizi, müzik, moda, sosyal medya, internet ve reklamlar… toplumdaki etki odakları olarak herkesi ama en çok da daha yaşama yeni atılmakta olan gençleri etkiler ve yönlendirmeye başlar.

·       Kendini ispatlamak isteyen, bir "YETİŞKİN" OLDUĞUNU GÖSTERMEK isteyen gençler işin her zaman "en kolayına", en ucuzuna ve "hemen" ilk bakışta anlaşılabilir olanına, "dıştan görünüşte anlaşılabilir" olanına yönelirler.

·       Alışkanlıklarını, giyimlerini, davranışlarını, seçimlerini, dış görünüşlerini "özentilerine, etkin olan algı yönetimlerine" göre değiştirirler.

·       Onlar için en önemli olan "kabul görmek, beğenilmek ve öne çıkabilmektir".

·       Kendine zihninde bir "rol model" seçer ve ona uygun giyinir, alışkanlıklar, görünümler edinmeye, davranışlarda bulunmaya ve devamlı kendisini diğerleri ile karşılaştırmaya, ölçüp-biçmeye başlar.

·       Yaptıklarının, alışkanlıklarının, seçimlerinin ortaya çıkardığı "görünüme" göre mutlu olurlar.

·       İlk öğrendikleri ve hemen uyguladıkları şunlar olabilmektedir:

- Tütün içmek, bira içiyor olmak, boyanmak, yeni müzik akımları, dövmeler, küpeler, halkalar, giysilerde aşırı göze batıcılık (bel açık, yırtık pantolon, saç modeli-boyası, tırnaklar, bakımsız sakal, kirli görünüm, ütüsüz pantolon)

- Kendisini uyarak, açıklamalar yapabilen, söz geçirebilen, etki yapabilen olumlu ve sağlıklı düşünebilen yakınları olmadığı sürece de içine düştükleri bu özenti gittikçe genişler ve bağımlılık yaratır, kurtulamaz olur…

- Artık kendince doğru ve iyi olanlar hep bu yaptığı, seçtiği davranışlardır…

·       Günümüzde her kesimde etkili olan bu durum ne yazık ki gittikçe artmaktadır.

·       Kendi "zihinsel, beyinsel, kültürel gelişimlerini, sağlıklı olabilmeyi" öne çıkarıp çok daha akıllı ve bilinçli olabilmeyi bilebilseler, seçebilseler "onlar için çok iyi olur" diye açıklamalar yapmak isteseniz bile sizi dinlemezler…

·       Toplumdaki "algı-zihin yönetimi gücünü ve etkilerini bu nedenle çok daha iyi incelemek gerekir.

·       Toplumun her kesiminin etkisi altında kalabileceği bu algı yönetimleri bireylerin zihinsel yapısını etkiler ve öz denetimlerini zayıflatır ve yönlendirmelere neden olur.

·       Dikkatlice baktığımızda bu etkilerin bireylerin üzerinde oluşturduğu "görünüşü" açıkça görebiliriz.

·       Etki altında olarak yaşayan ve kendilerince "mutlu olduklarını sanan" ama hep bir "yarış ve huzursuzluk" içinde bulunan milyonlarla bir toplumda yaşamaktayız…

·       Tüm bu nedenlerden dolayı çevre, kültür, eğitim, aile ve bilinç daha en baştan, küçük yaşlardan başlayıp en sağlıklı ve olumlu yönde geliştirilmelidir.

·       Devlet yönetim biçimi ve yapısına uygulanılan siyasi kararlar, toplumu elinde tutan güçler, yaşama egemen olan kültür… tek, tek çok önem taşımaktadır ve de olumlu, sağlıklı ve iyiden yana olabilmelidir.

.   Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 30.04.2024, MŞ.


 

OKUMA ALIŞKANLIĞI NEYE YARAR?

 . OKUMA ALIŞKANLIĞI NEYE YARAR?     .

·       Okuma alışkanlığı olmayan birisinin "kendini geliştirmesi" oldukça "zordur".

"Kulaktan duyma" bilgilerle, "çevreden" öğrendikleri ve "rastlantısal" olarak topladıkları ile dünyaya ve topluma bakar.

·       Öykü, roman, şiir, anlatı… türünde yapılan okumalar daha çok kişinin okumadan "zevk" almasına yöneliktir.

·       Okuma alışkanlığı "olmayan" bir bireyin devam ettiği ve bitirdiği okullar çok bir anlam taşımaz.

·       "Araştırma, inceleme ve bunlara dayanan öğrenme isteği, analitik düşünmek için" okuma alışkanlığı edinmek gerekir.

·       Önemli olan bireysel olarak çok küçük yaşta "düzenli ve devamlı okumak" için alışkanlık elde edebilmektir.

·       Yalnızca "arada bir okumak" ya da "öylesine bir şeyler" okumak çok bir anlam taşımaz.

·       Özellikle de araştırmak ve öğrenmek, toplumu ve dünyayı, varlıkları… tanımaya yönelik okumak kişinin "zihinsel düzeyini geliştirir" ve "fikirsel" olarak çok daha "iyi değerlendirme yapabilme" ve "kavrayabilme yeteneğini" geliştirir.

·       İnsanın "yaşam boyu öğrenmek ve gelişmek" için aslında "bilgiye, düşünceye, araştırma ve incelemeye dayanan, bilime yönelik" okumalar yapabilmesi gerekir.

·       Bir insanın "kendi özel kitaplığı" onun kişisel verileri gibi "bir tür kimlik kartı", tanıtımıdır.

·       Okumak için her şeyden önce MERAK sahibi olmalısın.

·       Okuma alışkanlığı olan öğrenme ve kendini yetiştirme duygusu gelişmiş bireyler ayni zamanda bilinçli yurttaşlar olacaktır ve ülkede yanlış siyasetlerin uygulanmasına izin vermeyecektir.

·       Öğrenme merakı yüksek olan okuma ve araştırmalar yapan, eleştirel düşünebilen "bilinçli bir tüketici" de olabilirsin ve böylelikle de seni çeşitli reklamlarla, tuzaklarla, algı programlarıyla kandırmalarına izin vermezsin, kendini koruyabilirsin.

·       Öğrenmek için okuyacaksın; okudukça öğreneceksin.

·       Seni anlayacak, birlikte konuşup, fikir geliştirebileceğin arkadaşların olmalı.

·       Öğrenmek için, kendini geliştirmek ve yetiştirmek için, aydınlanmak için okumalar yaptıkça, bunu bir alışkanlık, bir yaşam biçimi yapabildiğince hem kendi sorunlarını, hem de toplumsal sorunları anlamada, kavramada ve çözüm yolları aramada çok büyük bir hız kazanacaksın.

·       Bir yetişkin olarak kendi ailene, çocuklarına küçük yaşlardan okuma alışkanlığı, öğrenme merakı vermelisin; bunun için de kendin iyi ve doğru yetişmiş olmalısın.

·       "Öğrenmek, araştırmak, okumak" için zamanı, gücü, olanakları en akılcı, en işe yarar ölçülerde kullanmalısın; yararlı ve doğru seçimler yapmalısın.

·       Şunu da asla unutmamak gerekir:

- Senin okuma ve öğrenme alışkanlığı edinmemen, akılı, bilinçli bir yurttaş olup, eleştirel düşünmemen için "sistemli" olarak çalışan, seni hep "engellemek" isteyecek büyük güçler vardır ve bunlar senin "algılarını, zihnini" yönetip "boş şeylerle uğraşmanı", "saçma-sapan özentiler peşinde" koşmanı isterler.

- Kendini koruyabilmen, birilerinin tutsağı olmaman için "aydınlanman, bilinçlenmen" gerekiyor ise bunun en etkili ve yararlı yolu "araştırma ve düşünce hedefli" okuma alışkanlıkları edinmek ve okuyup, yazabilmektir.

- Ancak böylelikle (belki de) ülkenin yok olmasına, bölünüp, parçalanmasına, halkın birbirine düşürülmesine, yoksulluğa, adaletsizliğe, hukuksuzluklara … karşı durabilecek bir bilince ve güce kavuşabilirsin.

.       Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 29.04.2024, MŞ.