. Türkİye'de İşçİ sınıfının durumu nasıl?
Türkiye'deki işçi sınıfının durumu, ekonomik
dalgalanmalar, politik değişimler ve küresel etkilerle sürekli olarak
şekillenen karmaşık bir tabloya sahiptir.
Türkiye'deki işçi sınıfının sorunlarının çözümü,
hem işçilerin hem de ülkenin "genel refahı" için önemlidir.
Bu sorunların çözümü, işbirliği içinde çalışmayı
gerektiren kapsamlı bir yaklaşımla mümkündür.
İşçi, emekçi sınıfı denildiğinde anladığımız
geniş kitlelerin "sosyal, kültürel ve ekonomik" durumu her zaman
olduğu gibi günümüzde de sorunlu.
İşçi sınıfının yaşamsal sorunları onları
gelişmesine, bilinçlenmesine engel olmakta…
Bilinçli, eğitimli b,r sınıf bilincine erişememeleri
de en büyük engellerden birisidir.
Türkiye işçi sınıfının gücü, büyüklüğü, sorunları ve özellikleri
her zaman göz önünde bulundurulmalıdır.
Türkiye'deki
işçi sınıfı, farklı sektörlerde, farklı mesleklerde çalışan ve farklı gelir
düzeylerine sahip geniş bir kitleyi kapsamaktadır.
Kırsal kesimden şehirlere göç eden işçilerin sayısı oldukça
fazladır.
Bu durum, kentlerde gecekondu bölgelerinin oluşmasına ve
işçilerin yaşam koşullarının zorlaşmasına neden olmaktadır.
Kadın
işçiler, erkek işçilere göre daha düşük ücretler almakta, daha güvencesiz
işlerde çalışmakta ve iş hayatında daha fazla ayrımcılığa maruz kalmaktadır.
Son
yıllarda düzensiz göçe göz yumulması sonucu dışarıdan gelen milyonlarca vasıfsız
insanın iş dünyasında kullanılması, çoğunun kayıtlarının bile olmaması, ucuz işçilik
olarak çok yönlü sorun oluşturmaktadır.
Genel olarak bakıldığında, işçi
sınıfının çok önemli sorunlarla karşı karşıya olduğunu görürüz:
Düşük
ücretler ve alım gücünde zayıflama, enflasyonun ücret artışlarını aşması, işçilerin
alım gücünü önemli ölçüde düşürmektedir.
Bu
durum, temel ihtiyaçları karşılamada güçlük çekmelerine ve yaşam
standartlarının düşmesine neden olmaktadır.
İşsizlik ve kayıt dışı istihdam ile özellikle gençler
arasında işsizlik oranları yüksektir.
Kayıt
dışı istihdamın yaygın olması, işçilerin sosyal güvenlik haklarından mahrum
kalmasına ve çalışma koşullarının kötüleşmesine yol açmaktadır.
Sendikalaşmanın
Zayıflaması:
İşçilerin
toplu pazarlık gücünü artıran "sendikaların "etkinliği son yıllarda
azalmıştır.
Sendikaların sınıf bilincine yaklaşamaması, mücadele gücünün
zayıflığı ve sendika sayısının çokluğu işçilerin haklarını savunmada güçlük
çekmelerine neden olmaktadır.
İşçiler,
uzun çalışma saatleri ve sağlıksız çalışma koşulları nedeniyle fiziksel ve
psikolojik sorunlarla karşı karşıyadır.
İş
kazaları ve meslek hastalıkları sıklıkla görülmektedir.
Gelir dağılımındaki adaletsizlik, eşitsizlik
giderek artmaktadır.
Zenginlerle
fakirler arasındaki gelir farkı açılmakta ve işçi sınıfının yaşam standardı
diğer kesimlere göre daha düşüktür.
Küreselleşme,
işçilerin işlerini kaybetme endişesiyle "güvencesiz" bir çalışma
ortamında bulunmalarına neden olmaktadır.
Emeklilik yaşı
yükseltilmesi, emekli aylıklarının düşük olması ve sosyal güvenlik sistemindeki
belirsizlikler, işçilerin geleceği hakkında endişelenmelerine yol açmaktadır.
Emekli
aylıklarının çok düşük olması, enflasyo oranının yüksekliği yüksek derecede
yaşamsal sorunlara neden olmaktadır.
Geçim
sıkıntısı büyüktür.
İşçi sınıfının, emekçilerin ve bunların emeklilerinin sorunları
ortadadır ve çözüm yolları bulunmalıdır:
Asgari
ücretin artırılması günün koşullarına uygun olmalıdır.
Yüksek
enflasyonla kalıcı ve adil mücadele edilmelidir.
İşçilerin
alım gücünü artırmak için asgari ücretin düzenli olarak enflasyonun üzerinde
artırılması gerekmektedir.
Tüm işçilerin sosyal
güvenlik haklarından yararlanabilmesi için "kayıt dışı" işçi
çalıştırmakla, istihdamla mücadele edilmelidir.
Sendikaların
güçlendirilmesi gereklidir.
İşçilerin
toplu pazarlık gücünü artırmak için sendikaların etkinliği desteklenmelidir.
Çalışma
koşullarının iyileştirilmelidir.
İşçilerin
uzun çalışma saatleri azaltılmalı, iş sağlığı ve güvenliği önlemleri
güçlendirilmelidir.
Gelir dağılımındaki eşitsizliğin azaltılması için ülke genelinde siyasi
partiler, STK ve sendikalar birlikte mücadele vermelidir.
Vergi
sisteminin adil hale getirilmesi ve sosyal devlet anlayışının
güçlendirilmesiyle gelir dağılımındaki eşitsizlik azaltılabilir.
İşçilerin rekabet
gücünü artırmak için onların temel ve mesleksel eğitim ve beceri geliştirme
çalışmalarına önem verilmelidir.
Bu
bilgiler çok kısa ve az genel bir değerlendirme olup, Türkiye'deki işçi
sınıfının durumunu tam olarak yansıtmayabilir.
Ülkenin
temel bir sorununa dikkat çekmek istedim.
Çok
daha ayrıntılı bilgi için ilgili için araştırmalar ve incelemeler yapılmalıdır.
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2024.12.26, MŞ.
. (Kişisel araştırma ve değerlendirme
yazım)