7 Ağustos 2020 Cuma

İnsan İsterse


__ İnsan İsterse... ___
§        "Yaşam" doğumdan ölüme değin, insanın öğrenmesi demektir.
§        "Ömür" denilen bu zaman diliminde insan devamlı "kendini" geliştirmeli, ilerlemeli ve de içinde bulunduğu "ben"i, toplumu ve insanlığı incelemelidir.
§        Önemli olan insanın kendisini "tanıması" ve "geliştirmek" istemesidir, çabalamasıdır.
§        Bunun için de önüne her zaman fırsatlar çıkacaktır.
§        Araştırmak, okumak, eleştirel bakabilmek ve fikir üretebilmek, analitik düşünmek... sayesinde insan "gerçek" insana doğru yaklaşır.
§        Zaten bu yolda ilerlerken yanında çok insanın olmasına da gerek yoktur.
§        Bazen "yalnız" olduğunda, tek başına kaldığında çok daha fazla yol alır.
§        Tüm bunları yapmak istediğinde en yakınında yine kendi aklını, insanlığın deneyim ve birikimlerini, bilimi... kullanacaktır.
§        Böylelikle de aklı ve zihni gelişecek, düşünebilen, fikir üretebilen bir insan düzeyine yaklaşacaktır.
§        Mutluluğu ve erdemi, güzel ahlakı, olgunluğu ve hoş görüyü de birlikte tadacak ve yaşamın huzuruna erişecektir.
§        Evet, insan isterse....
     Saygılarımla...
     Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,
     2020.08.07, MŞ:

Ulusal Para ve Ekonomi

__ Ulusal Para ve Ekonomi __
·        Son günlerde TL çok değer yitirdi.
·        Bazı KURUMLARIN kendi başına bağımsız olması ve bağımsız (özerk) karar vermesi gerekirken bu mümkün olmadığı için Türk ekonomisi, banka sistemi kendini denetleyemiyor ve dengeleyemiyor.
·        Merkez bankası faizi yükseltmesi gerekirken yükseltemiyor: MB
·        Piyasaya likide sunulan paranın (TL) belli bir süre sonra, denetlenerek bir plan çerçevesinde geriye alınması gerekirken, bu yapılmadı.
·        Yabancı paraya olan talebin ana nedeni de bu temelde.
·        İktidar ile olan siyasi ilişkiler bağımsız olması gereken MB'nın çalışma ve görev sorumluluğunu temelden etkiliyor.
·        Gelişmiş ülkelerde MB en önemli özerk bir kurumdur.
·        Hem tüm bankalar arasındaki ilişkilerin düzenlenmesinde ve de denetlenmesinde görev yaparken ülkenin ulusal para politikasının yönetiminden hem de yabancı paranın ülke içindeki hareketliliğini belirler.
·        Bir ülkede ulusal paranın satın alma değeri onun asıl gücünü belirler.
·        Ayrıca diğer küresel değer ölçüsü de o paranın yurt dışındaki kabul gören değeridir.
·        Genelde günümüzde DOLAR ve EURO üzerinden orantısal olarak yapılan hesaplamalarda TL gittikçe değer yitirmektedir.
·        Bu da alttan alta sürekli gelişen bir devalüasyon işaretidir.
·        Ülke içindeki etki altında kalan kesimlere baktığımızda sıradan yurttaşların TL olarak elde ettiği aylık ve gelirler artık esiksi gücünü gösteremiyor.
·        Borçlar ve geri ödemeleri döviz üzerinden yapmak zorunda olan sanayiciler ve ticari şirketler ise gittikçe daha da zorlanmaktadır.
·        Dövizin artış göstermesi ile birlikte tüketim maddelerinde orantısal bir artış görülecektir ki bu da doğrudan sıradan tüketicini sırtına ayrıca bir yük getirecektir.
·        Ekonominin düzenli ve olumlu bir gelişim gösterememesi durumunda bankacılık ve finans sektörü gittikçe daha da zorlanacaktır.
·        Kalıcı ve yasal yollarla ülkeye getirilen yabancı para ise güven veren bir ortam olursa artacaktır.
·        Ayrıca yabancı finansörler ve yatırımcılar daha garantör politikalar isteyeceklerdir.
·        Gelen dövizin yasal ve kalıcı olmasının yanı sıra ekonomiyi güçlendirecek ve üretimi artıracak alanlara kaynak olması gerekecektir.
·        Dışarıdan getirilen yabancı paranın, (dövizin) tüketim alanlarına ve de yüksek borçlandırmayı gerektiren anlaşmalara aktarılması ise ulusal borç yükünü çok daha artıracaktır.
·        Enflasyon oranı tüketici değerlendirme istatistikleri ise gerçekten bilimsel verilerle ve güven verici bir modelle hesaplanmalıdır.
·        Şu an gerçek bir enflasyon oranını tam olarak görebilmek zor gibidir.
·        Özellikle son haftaların gösterdiğine bakarsak faiz ve doları bir kargaşa yaşıyor. 
·        Döviz ve faizler aynı anda baskılanıyor.
·        Faizler yükselmesin diye yapılan baskılar daha kötü etkiler getirmiştir.
·        Bu nedenle de "gizli faiz" artışlarına gidilerek bir rahatlama sağlanabilecektir.
·        Bankalar birliği de bu durumda MB ile görüşmeler yaparak faizleri artırmak isteyecektir.
·        Faizleri indirerek kredi artışları modeli ise hiç bir işe yaramamış gözükmektedir.
·        TL tüm paralara karşı çok değer yitirdi.
·        Sanki TL yere çakıldı.
·        Altın fiyatları da buna paralel olarak yükseldi.
·        Borsa ise çalkantılar yaşıyor, çökmeler bekleniyor.
·        Anlık kararlar ve politik baskılar etkiler ekonomiyi gittikçe zor boğaza sokmaktadır.
·        Gerçekleri görerek akılcı ve çağdaş kararlar alabilmenin zamanı çoktan gelmiştir.
·        Ekonomi bu durumda iken sıradan yurttaşlar çok daha da derinlere düşmekte ve gittikçe de psikolojik bir gerilime girmektedir., seslerini bile yükseltememektedirler.
·        Türkiye ekonomisi gittikçe artan bir gerilimle patlamaya hazır bir bomba gibi küresel piyasalarda yerini almıştır.
·        Birkaç çok iş yapan büyük şirketlerin dışında tüm kesimler büyük endişeler içerisindedir.
·        Sonuç olarak şöyle toparlamak gerekir:
·        Paranın kendisinden çok paranıza olan güven önemlidir uluslar arası piyasalarda.
·        Ekonominin, finans politikalarının çok iyi planlanması ve programlanması gerekir.
·        Merkez bankasının kendi görevlerini yerine getirmesi, sorumluluklarının bilincinde çalışabilmesi için özerk, bağımsız çalışabilmesi sağlanmalıdır.
·        Tüm bunları bir formüle dönüştürmek ister isek şunu söyleyebiliriz: Ülkenin çok daha "çağdaş, demokratik ve uygar yöntemlerle" yönetilebilmesi acilen sağlanmalıdır.
·        Bunu söylemek ve buna inanmak için ülkeyi ve milletini seven bilime ve de demokrasiye gerçek anlamlarıyla inanmış bir bakış açısına ihtiyacımız olacaktır....
   
  Saygılarımla...
  Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2020.08.07, MŞ.