. Evlİlİkte Sadakatsİzlİk ve Ahlakİ Boyutlar
İki
kişi, erkek ve kadın çok iyi anlaştıklarını ve birbirlerini sevdiklerini düşündükten
ve birlikte yaşamaya karar verdikten sonra yasalar önünde evlenirler.
Evliliğin
temeli sevgi, karşılıklı güven, saygı ve bağlılıktır.
Bu
bağlamda, eşlerin birbirlerine "sadakat" göstermesi beklenir.
Ancak,
evlilik dışı ilişkiler, bu temel sarsılarak ciddi ahlaki sorunlara yol açar.
Neden
bir ahlaksal çöküş olarak görülür?
Evlilik,
iki insan arasındaki en derin "güven" bağlarından biridir.
"Sadakatsizlik"
eşini aldatmak, bu güvenin açıkça ihlal edilmesi anlamına gelir.
Bu
aldatma işi genellikle hep gizlice yapılsa da bir gün gelir ortaya çıkar.
Aldatılan
eş, hem duygusal olarak yıkılır hem de gelecekteki ilişkilerine dair
güvensizlikler yaşar.
Evlilik
yemini, genellikle karşılıklı sadakate dair söz içerir.
Bu
sözün kırılması, ahlaki bir yükümlülüğün yerine getirilmemesidir.
Sadakatsizlik,
sadece eşine değil, "evliliğin" kendisine de saygısızlık olarak
değerlendirilir.
Evliliğin
kutsal sayıldığı toplumlarda bu durum daha da büyük bir ahlaki çöküş olarak
görülür.
Evlilik
dışı ilişkiler, genellikle çocukların da zarar görmesine neden olur.
Çocuklar,
aile içindeki gerginliği hisseder ve duygusal olarak etkilenirler.
Evlilik
kurumu tüm toplum için önemlidir, toplumun temel yapı taşlarından biridir.
Sadakatsizlik,
bu kurumu zayıflatarak toplumun genel ahlak anlayışına zarar verir.
Son
dönemde batı tipi toplumlarda teknolojik gelişme ile birlikte sosyal medyada,
sinema ve dizilerde eşlerin aldatması çok gösterilmeye başlanmıştır.
Toplumsal
değerler üzerinde büyük bir algı-zihin uygulamaları var, gibi gözlenmektedir.
Eşlerin
birbirlerine karşı sorumlulukları vardır ve bu sorumluluklar, sadece fiziksel
yakınlık değil, duygusal yakınlık ve sadakat de içerir.
Boşanmadan
başkası ile yaşamak ve dost tutmak her zaman var ise de günümüzde çok daha
gözlenir olmaktadır.
Bu
durum, doğrudan evliliğin ruhuna aykırı bir durumdur.
Evlilik
dışı ilişki eşin duygusal olarak başka birine bağlanması, evliliğin temelini
sarsar.
Bu
durumun oluşmasında birçok etkenin, nedenin olması da açıktır.
Herkesin
kendine göre bir açıklaması vardır.
Artık
"yürümeyen" bir evlilik olabileceği gibi yalnızca "değişiklik"
ya da "zevk" arayışı içinde olanların da bulunması bir gerçektir:
Evliliğin
temelini oluşturan güven, saygı ve bağlılık gibi değerlere sahip çıkmak,
sağlıklı ve mutlu bir evlilik için olmazsa olmazdır.
Evlilikte
sadakatsizlik, sadece bireysel bir sorun değil, aynı zamanda toplumsal bir
sorundur.
Bu
durum, hem bireylerin hem de toplumun ahlaki değerlerini zedeler ve kötü örnek
oluşturur.
Her
evlilik, farklı zorluklarla karşılaşabilir.
Peki,
bu durumun nedenleri neler olabilir ve çözüm yolları var mıdır?
Çeşitli
nedenler ve etkenler olmuş olabilir:
İletişim
sorunları, duygusal doygunsuzluk, cinsel sorunlar, evlilik dışındaki kişilerden
gelen çekicilik, kişilik bireysel özellikleri, fikir ayrılıkları, maddi
sıkıntılar, çevreden gelen baskılar, iş yaşamının olumsuz etkileri…
Evlilik
içerisinde bir düzensizlik, bir soğukluk ya da anlaşamazlık olması durumunda
eşler akıllıca çözüm yolları aramalıdır.
Eşler
arasında dürüst ve açık bir "iletişim" kurmak, konuşmak sorunların
çözülmesinde önemli bir adımdır.
Çiftlerin
sorunlarını çözmelerine ve iletişimlerini güçlendirmelerine evlilik terapisi, yardımcı
olabilir.
Duygusal
bağların güçlendirilmesi gereklidir.
Eşlerin
birbirlerine yaklaşmaları, sıcaklık ve ilgilenmenin artması sağlanabilmeli.
Birlikte
zaman geçirmek ve birbirlerine karşı şefkatli olmak, duygusal bağı güçlendirir.
Ancak,
karşılıklı sevgi, saygı ve çaba ile bu zorlukların üstesinden gelmek mümkündür.
Evlilik
devam ederken dışarıdan birleri ile gizli ilişkiler aramak aslında bir çözüm
değildir ve nedenleri ne kadar değişken ise kişiden kişiye de değişir.
Kadın
ya da erkeğin dünyaya bakışı, karakter özellikleri, ahlaksal anlayışı, ruhsal
dünyası, güçlü ve zayıf tarafları… ile "sadakat-bağlılık"
konusunu etkiler.
Toplumdaki
ve dar çevredeki örnekler, medyadan edinilen gözlemlemeler, arkadaşların
etkisi, kültürel yapı, aile yetiştirmesi…de önemli etkenlerdendir.
Kişiliği
güçlü olan dürüst, güvenilir kişilikler sadakat konusuna dikkat ederler ve bir
hata yapmadan evliliklerini sürdürmeye çalışırlar.
En
temel olan ise eşlerin "karşılıklı" olarak birbirlerine karşı "ödev ve görevlerini" yerine getirmeleridir.
Sevgi,
saygı doyum, anlayış, karşılıklı kabul etmek, toplumsal yaşamda, aile yaşamında,
cinsellikte birlikte olmak, olabilmek güçlü kılar ve aranılan aşkı ve huzuru da
buldurur.
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2024.12.23, MŞ.