24 Haziran 2020 Çarşamba

Başkanların Basında Yer Alması


Başkanların Basında Yer Alması
Belediye başkanları "sahaya" inip, halka "yakın" olmak istiyor ve her gün başka, başka haberlerde fotoğraflarda yer alıyor....
Gıda paketleri dağıtıyor, sokakların temizlemesinde işcilerin yanında bulunuyor, belediyenin çeşitli kurumlarında çalışanların çalıştığı yerlerde gözüküyor...
Kendisi de pazara çıkarak vatandaşlara ve esnafa maske dağıtıyor....
Dayanışma paketlerini dağıtıyor....
Yerel basında, internet haberlerinde sık, sık fotoğraflarla birlikte görebiliyoruz:
- Başkan şu kişi ile görüştü...
- Şu kişiye şu sözleri verdi...
- Falanca sokağa geldi ve şu paketleri dağıttı..
- Başkan güvercinlere yem attı...
- Başkan bisiklet ile dolaştı..
-
Herkesin çok rahatlıkla anladığı bu tür haberler kısa bakış açısı ile hazırlanmış ve başkanı sık, sık gündeme getirmeğe amaçlıdır.
Bu haberleri duyan okuyan birçok kişi de hemen altına yorumlar yapar, beğeniler yazar..
-Başkanım sağ ol.
-Başkanım seni çok seviyoruz.
-Başkanım, bizim sokağa da buyur gel..
-Başkanım iyi ki varsın...
-
Bu özellikleri ve amaçları taşıyan yayınlar, duyurular ile özellikle önce "kendilerine zarar" verebileceklerini ne yazık ki kavrayamayan başkanlar olabiliyor.
Ya da saygı değer başkanların değerli danışmanları kendilerini bu yönde etkileyebiliyor.
Ender görülen bir durum değil aslında...
"Popülizm" denilen bir yaklaşım ile çok daha hızla ve ileriye doğru, yükselme adımları atılabileceğine inananlar oluyor.
HALKA şirin gözükmek aslında her zaman uygulanan bir yöntem.
Tanıtım yapmak, gündemde olmak ... gibi düşüncelerle yapılan PR çalışmaları ise günlük ufak, tefek haberlerle, fotoğraf göndermelerle olmamalı aslında...
Kalıcı bir sevgi ve saygı isteniliyor ise bu tür davranış ve uygulamalardan kaçınıp, sadece gerçek görevlerini yerine getirmeleri yeterlidir.
Devamlı beğeni almak, övülmek, alkışlanmak... bir başkana çok fazla bir değer kazandırmaz.
Asıl olan kendi ana görevlerini tarih önünde en iyi biçimiyle yerine getirebilmektir.
Görev alanları içerisinde bulunan tüm insanlara ve bölgelere "parti ayrımı" yapmaksızın ve "adil" davranabilmek her zaman yarar sağlayacaktır.
Üstlendikleri görevlerin içerisinde ne denli çok ve farklı alanlar var olsa da yine de bir başkan her zaman "asıl yönetici" kimliğinin bilinci ile davranmalıdır.
Görevlerini ve sorumluluklarını en yararlı ve en kalıcı, en ileriye dönük olarak yapabilen başkanlar için kişisel beğenilme ve şahsen gerekli, gereksiz basında görülmek hiç bir zaman bir önem taşımaz.
Halkın diline yerleşmiş olan bir tanımlama ile "show" yapmaktan kaçınan başkan her zaman çok daha fazla takdir kazanır.
Bir politikacı için "popülizm" bir tuzaktır aslında ve bu nedenle de kendisini en çok bu tür tuzaklardan korumalıdır.
Bir bakmak gerekir, şu an Türkiye'de en çok takdir gören örnek belediye başkanları nasıl davranmaktadır?
Kararlılıkla, kendini işe ve çözüm yolları aramağa, kalıcı hizmet üretmeğe yönlendiren başkan hep kazanacaktır.
Bu görüşlerimi kim "okur, okumaz" ya da "anlar anlamaz, "değer verir, vermez"... bunu bilemeyiz doğal olarak.
Ama olsun!
__ Gayet doğaldır ki bunlar benim "kişisel" düşüncelerimdir ve hiç bir kişiye, şahsiyete hedef "almadan" ve "genel" olarak ortaya konulmuş düşüncelerdir.
__ Siyasi parti ve kişi ayırmadan "partiler üstü" bir bakış ile ve de "yararlı olsun" diye bu görüşümü bildirmek istedim.
Saygılarımla...

Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,
2020.06.24, MŞ.