14 Nisan 2021 Çarşamba

İlkeli Yaşamak

  İlkeli Yaşamak

“İlkeli Bir İnsan” Olabilmek

·       İlke, prensip, kural sözcükleri aynı anlama ve öneme yer veren sözcüklerdir.

·       Başıboş hareket etmemek, düzenli olmak, prensip sahibi, ilkeli olmak, belirli sınırlar içinde yaşamak, yaşamın akışına kendini kaptırmamak demektir.

·       İnsan yetişme biçimine, aldığı eğitime göre edindiği düşünceleri ve davranış biçimleri ile toplumda yerini alır.

·       Bu ilişkiler içerisinde “nasıl” düşünecek ve davranacaktır, kendine göre uyguladığı “ilkeleri” var mıdır?

·       İlkeli olmak denince akla genellikle doğruluk, güvenirlilik, dürüstlük, açıklık,  tutarlılık, çalışkanlık gibi… “olumlu değerlere” sahip olmak düşüncesi gelir.

·       İlkeli yaşamak insan yaşamında önem verilmesi gereken bir konudur. 

·       Onurlu erdemli, ilkeli olmak kadar, erdemli, ilkeli, onurlu kalmak ve yaşamak çok da önemlidir. 

·       Ama ne yazık ki çıkar ilişkileri, şeytana esir olma, nefse uymak ilkeli, erdemli ve onurlu olma kavramlarını birçok kişi yaşamından kaldırmıştır.

·       Toplumsal anlamda bazılarının yaşantısında ilkesizlik kişiliklerine iyice yerleşmiştir

·       Medyada görülen bazı tartışma programlarına baktığımızda, düşüncede, söylemde, yaklaşımda “ilke” diye bir kavramdan söz etmenin olanaksız olduğu günleri yaşıyoruz.

·       İlkeli davranmak neden sadece bazı insanların becerebildiği bir özelliktir?

·       Bir insanın “ilkeleri”nin olması ne anlam gelir?

·       Bir insan yaşamı için doğru ve yararlı ilkeleri nasıl elde eder?

·       İlkeleri olan ve yaşamında bu ilkelerine bağlı davranan bireylerin karşılaştığı zorluklar nelerdir?

·       İlkeleri olan bir insan olmak iyi midir?

·       İlkeleri olan bir insan olmak önemli midir?

·       İnsanlar ilkeli olmak ya da belirli kurallara göre yaşamak zorunda mıdır?

·       İlkeli duran kimliğini korur.

·       Bir insanın olumlu bir kişilik sahibi olması ilkeli olmasıyla eşdeğerdir.

·       İlkeli olan insan başkalaşmayacaktır.

·       İlkeli olan insanın satın alınması da çok zordur.

·       İlkeleri olan kişi küçük çıkarların, küçük hesapların adamı değildir.

·       Dik durur, eğilmez.

·       İlkeleri olan kişi ikiyüzlü olmaz.

·       Düşüncesi açık ve belirgindir. Savunduğu değerlere sahip çıkar.

·       Dün kara dediğine bugün beyaz demez.

·       İlkeli insanın söylemi ile eyleminin bir olması demektir.

·       Söylediklerini yapan dürüst bir insan demektir.

·       İlkesi olan insan hiç kimseye bilerek yanlış yapmaz.

·       İlkeli olmak aynı zamanda “adam olmaktır” ve adam kalmaktır.

·       İlkesi olanın yönü bellidir.

·       Modern toplumun artık eskiden kalma ahlak kurallarına bir ihtiyacı yoktur, diye düşünmek ise çok yanıltıcıdır ve de tehlike içerir.

·       Çünkü insanlığın gelişim süreci içerisinde temel davranış ilkeleri ve davranışın özü olarak ortaya çıkmış olan evrensel ahlak kendi başına zaten birçok temel ilkeleri içerir.

·       Toplumların evrensel kapsamda oluşturduğu temel düşünme ve davranış biçimlerini içselleştirmiştir.

·       Bu nedenle de modern toplumlar denildiğinde anlamamız gereken çağdaş demokrasiye ve onun temel kurallarına, ilkelerine uygunluk anlaşılmalıdır.

·       Sadece yasa çıkarmış olmak yetmeyeceği için de doğru ve çağdaş yasaların yanı sıra temel davranış biçimleri ve düşünce modellerinde olması gereken temel ilkeler ulusal eğitim ve öğretimin içerisinde de ele alınıp işlenmelidir.

·       Modern toplumda artık “ahlak gerekli değildir, “ahlak eski bir kavram”dır denildiğinde ise ilk akla gelen o toplumda etkin hale gelmek üzere olan bir zihin yönetimi programlamalarının sistematikleşmiş olduğudur.

·       Çünkü bu yöntemler ile toplumun değerlerinden bir bölümünün yok edilmeğe başlanıldığı anlaşılmaktadır.

·       Onun yanı sıra toplumun güçlü ve sağlıklı işlemesini, özgür birey ve özgür iradeyi etkileyecek “yeni kavram”larla karşılaşıldığını saptayabiliriz.

·       Bu konuda şunu da kabul etmek gerekir:

·       - Ahlak ve ilkeler, ilkeli yaşamak denildiğinde çoğu birey için bunlar sadece “yuvarlak” ve pek de “içeriği tam anlaşılmamış” kavramlardır.

·       Bunun böyle olmasının ana nedeni o ülkedeki temel eğitim ve öğretimin bir boşluğu ve eksikliği olabilir.

·       Zaten buna bağlı olarak da yetişkin bireyin kişisel gelişim eksikliği de ortaya çıkar.

·       Sadece bazı okullara gitmiş, bir iş meslek edinmiş olmakla her şeyin tamamlandığını düşünen bir temel var sayım ise çok yanıltıcı ve de tehlikelidir.

·       Çünkü yaşam devam etmektedir, toplum ve bireyleri hiç durmadan kendilerini yetiştirmeli ve geliştirmelidir.

·       Öte yandan insanın en önemli varlığı olan beyni de devamlı yenilenmek sürekli etkinleştirilmek, üretmek ister.

·       Bilgi yüklenmeyen, işlenmeyen, geliştirilmeyen beyin ise sağlıklı ve işe yarar yeni düşünceler üretemez ve o insanı da doğru yönlendiremez.

·       İnsanın çok erken yaşlarda okuma alışkanlığı edinmesi, eleştirel düşünceyi öğrenebilmesi, araştırmacı olabilmesi çok önemlidir.

·       Öğrenme isteği ve bunun sürdürülebilirliği ile kişi kendini geliştirir, olgunlaştırır ve kendi ana ilkelerini endir ve onları yaşamında uygular.

·       Bu mekanizma için de yine bir ilkeler bütünselliği ve kullanılırlığı gerekmektedir.

·       İlkeli olmak, yalnızca bireye özgü bir kavram değildir.

·       İlkeli olmak kurumlar, vakıflar, cemaatler, sivil toplum kuruluşları dediğimiz, dernekler,  sendikalar, için de geçerlidir.

·       Siyasette başarılı olmak isteyen partiler kendi ilkelerine bağlı kalarak davranabilirler ise ancak ilerlerler.

·       Evrensel ahlak zaten zaman içerisinde ülkelerin durumuna göre onların kendi yasalarında da yer edinmiştir.

·       Bunun için de üyelerinin ilkeli kişilikler göstermeleri gerekir.

·       Böylelikle toplumda saygınlık kazanırlar ve yine kendilerine ilkeli taraftarlar, nitelikli bireyler kazandırabilirler.

·       Kuru ve içi boş kitlelerden ise çok fazla bir şey beklemek çok yanıltıcı olacaktır.

·       Toplumun biçimlenmesine, yönlendirilmesine etkisi olan, aile, çevre önemli ise de asıl olan çocuğun, gencin kişiliğinin oluşmasına yararlı olacak bir “ulusal eğitim” sistemi çok büyük taşır.

·       Temeli küçük yaşlarda atılan kişilik biçimlendirilmesi yaşamın içerisinde zamanla daha da olgunlaşmalı ve olumlu biçimler alabilmelidir.

·       Hepimiz bunun için emek harcayıp, düşünce üretip, özgün ilkelerimize kavuşacağız.

 

    Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,

     2021.01.14. MŞ.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapanın adı ve soyadı: