§
Bazı
anne ve babaları tanıdığımızda onları çok beğeniriz.
§
Çok
övünerek söyleriz "çocuğuna her zaman kol kanat gerer" diye.
§
Çocuğuna
pervane olan anneler ve babalar ne kadar çokturlar...
§
Onlar
için “Çocuklarını ne de çok iyi eğitiyorlar!” diye düşünürüz.
§
Bir Amerikali psikoterapist bu durumdaki
aileleri “Helikopter Ebeveyn” olarak adlandırmış ve dünyaya da bu deyim
yayılmış.
§
Aşırı derecede endişeler, heyecanlanmalar,
gereksiz müdahaleler ile mükemmel bir durum ortaya çıkarmak isteyen bu tür anne
ve babalar çocuklarının her türlü yükünü ve sorumluluğunu üstlenmeyi iyi bir
şey sanmışlardır.
§
Anne ve babaların bu tür belirli davranış
biçimlerine uygun olarak yorumlar getirilmiş.
§
Sonuçda “Kaş yapayım derken, göz çıkarmak” gibi
bir durum ortaya çıkmış.
§
Ne
olursa olsun, çocuğuna söz söyletmez, onu hep korur.
§
Ona
her zaman hak vererek kendilerine bağımlı bir duruma sokarlar.
§
Çocuğuna
bir soru yöneltseniz bile, hemen atılır “kendisi yanıtlar”, sorulana gerekçeler
bulur, soruyu tam anlamadan bile hemen haklı olduğu konular üzerinden
açıklamalarda bulunur.
§
Çocuğunun
üzerinden her işi alır ve o işi kendisi yapmağa çalışır.
§
Çocuğunu
çok ama çok sever, onun yorulmasını ve üzülmesini hiç istemez.
§
Çocuğunu
çok sevdiği gibi ona çok da güvenir. "Ben çocuğuma çok güvenirim"
diye de çok övünür.
§
Çocuğu
için her türlü masrafdan kaçınmaz. Bunu da her fırsatda dile getirir.
§
Çocuk ise böylece büyük bir rahatlık içine
itilmiş olur.
§
Sorumluluk taşıyarak kendine düşen işleri yapması
gerekirken, yapamaz bir duruma düşmüş olur.
§
Çocuk kendi asıl sorunlarını tanıyamaz, bunları
analiz edemez ve de çözüm yolları arayamaz duruma düşer.
§
Bu genel durum ise doğal olarak “tüm ailenin”
bir sorunu olmuştur aslında...
§
Bu aileler bir ya da iki çocuklu ailelerdir genelde...
§
Çocuklarını hep dillerine dolarlar ve her yerde
onları övmek ve anlatmak isterler.
§
Zaman hızlı geçiyor, “çocuğum geç kalacak,
geride kalacak” “aman bir şeyler kaçırmayıp, onu en iyi biçimde yetiştireyim” diye
düşünürler.
§
Her
zaman çocuğu için en iyisini yaptığına inanır.
§
Çocuğu çeşitli kurslara gönderirler. En iyi kurslara yazdırmıştır.
§
En iyi
okulları seçmiştir, en iyi öğretmenleri bulmuştur ona.
§
Okulda çok başarılı olmasını isterler.
§
Okulun yaşamında yer almak ve her şeye de
karışmak isterler.
§
Çocukların ev ödevlerine karışırlar ve hep
yardımcıdırlar.
§
Çocuğun
ev ödevlerinin yapımında genelde hemen kendisi çözer, yapar hazırlar ve
çocuğuna verir.
§
Çocuğun özelliklerini, hastalıklarını falan da
sanki kendisininmiş gibi dillendirirler.
§
O
anne, o baba ne olursa olsun, ne çocuğuna, ne de kendisine laf söyletmez.
....... Peki, çocuk “ne durumlara
düşürülmüş” olur dersiniz?
§
Öz
güveni çok azdır.
§
Özgür
ve güçlü bir kişilik kazanmakda zorlanırlar.
§
En
ufak bir sorun ortaya çıktığında korkar ve büyük kaygı taşır.
§
Bedensel
rahatsızlıklar hisseder, midesi bulanır, karnı ağrır, başı ağrır... Bunlar
aslında psikosomatik temelli belirtilerdir.
§
Arkadaşları
arasında sorunlu bir ilişki yaşar.
§
Düzgün,
devamlı ve içten arkadaşlık ilişkileri kuramazlar, gittikce de kendi dünyasına
kapanırlar.
§
Bir
sorun ortaya çıktığında onu kendi başına çözümlemede zorluk çeker. Sorunlarını
söylemez ve de çözemediğini kendine bile itiraf edemez.
§
Yaşamları
boyunca düzeltemeyecekleri “kişilik sorunları”yla boğuşurlar.
§
Sosyal
alanlarda girişken olamazlar. Yaşamın içinde kendi başına kalmaktan ve yaşamın
kendisinden korkarlar.
§
Hiç
umulmayan bir durumda ve ortamda birden bir öfkelenme krizine girebilirler.
§
İnsan bu duruma ne denli üzülse de çoğunlukla yardım da edemez.
Konuşmaya hazır olmadıkları için de kendilerine bir söz söyletmezler. Yaşları
ilerledikce de çok çabuk “öfkelenebilir” ve “ailesine karşı” çıkabilirler.
§
“Temel nedenlere” dokunmadan, onları “irdeleyemeden” klişe
kalıplarla anne ve babasına çeşitli konularda suçlamalar getirirler, kendi
durumuna onların sebep olduklarını dile getirirler.
§
“Benim ile az zaman geçirdiniz”, “hep kararları siz verdiniz” gibi
kalıplarla kendisini mağdur durumuna sokar, ama üzerine düşen günlük ana
sorunlara bile eğilmeden gününü geçiştirmeğe çalışabilir.
....... Siz, siz olun çocuğunuzu öz güvenli ve sorumluluk
taşıyabilecek, sorunlarına çözüm yolları bulacak güçde yetiştirmeğe çalışın.
Yaşamın içine çok küçük yaşlarda girebilsin, insan ilişkilerini, hak ve
sorumlulukları kendisi gözlemleyebilsin.
....... Mutlu ve sağlıklı ailelerimiz olsun,
diye düşünüyorum...
Saygılarımla...
Öğretmen
Gönen ÇIBIKCI, 31.08.2018, K. 21.04.2019, M
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: