İyilik Ve Teşekkür
·
İnsanlara
iyilik ve lütuf Allah'tan geleceği gibi¸ insanlardan da gelebilir.
·
Allah'ın
verdiği her türlü nimete¸ lütuf¸ ihsan ve inayete şükredilir.
·
İnsanların
yaptığı iyiliğe ve yardıma ise teşekkür edilir.
·
Allah'ın
verdiği nimetler karşısında “Allah'ım sana şükürler olsun” denir.
·
İnsanlardan
gördüğümüz iyilikler için ise “sağol”¸ “teşekkür ederim” gibi ifadeler
kullanırız.
·
Şükür
insanî bir erdemdir.
·
Teşekkür¸
nezaketi¸ asaleti¸ zarafeti gösteren insana mahsus bir davranıştır.
·
Şükür¸
"nimet"in kadrini kıymetini bilmek¸ iyiliği ve yardımı yapana
memnuniyetini bildirmek¸ kendisine dua ve teşekkür etmek demektir.
·
“Nankör”
kelimesi¸ yapılan iyiliği ve yardımı görmemek, kadir kıymet bilmemek¸ nimeti
verene karşı nankörce davranmak, eline geçen nimeti inkâr etmek gibi manalara
gelir.
·
Nankörlük
bir vefasızlık ve erdemsizliktir.
·
Nankör
kimse nimet veren ve kendisine iyilik eden ile arasındaki vade ve dostluğa
aykırı davranmıştır.
·
Onun
umutlarını örselemiş, iyi niyetine kötülükle karşılık vermiştir.
·
En
yakınızdaki kişinin size nankörce davranması sizi ne kadar üzer.
·
İnsan
ilişkilerinde saygı ve sevginin olmaması ve de ilişlilerinde haddini aşması,
diline sahip olamaması çok üzücüdür. İnsanı yıkar, çok üzer.
·
Verdiğiniz
emekler, çabalar, yaptığınız harcamalar, gösterdiğiniz sabır, öğrettikleriniz,
gösterdiğiniz iyi yollar, öğütleriniz birer iğne oyası gibidir zaman ister,
bilgi ve yöntem ister.
· Siz istekle, şevkle verirken bir karşılık beklemeyebilirsiniz. O kişiye seve seve hizmet etmek onu ileriye götürmek, onu eğitmek, olgunlaştırmak için didinirsiniz. Mutlu olursunuz. Artık ilişkiniz sizi çok sevindirir.
·
Yaşam
güzel gelir size...
·
Ta
ki hiç ummadığınız bir zamanda size birden karşı çıkıp, tartışıp, haklı haksız
yüzünüze bağırıp çağırdığında, ya da davranışlarıyla o tüm konuşup
anlaştığınızın dışına çıktığını tespit ettiğinizde birden üzülür, yıkılırsınız.
·
İnsan
olduğunuz için, ne kadar kendinizi eğitmiş olursanız olun, nefs sahibi olmaktan dolayı bir "öfke"
sarar her bir yanınızı.
·
İşte
bence en zor ve kötü olanı ise şudur:
- Bunca yıl, her yerde
ve her zaman kendinizi ele alıp, eğitip de bir iyi ahlak için çabalamış ve bir
disiplin kazanmışsınızdır.
Ve tüm bunca
uğraşılarınıza karşı, o kişinin nankörce davranışı sizi sinirlendirir, öfkelendirir.
Oysa ki siz
öfkelenmemek için yıllarca kendinize emek harcamışsınızdır.
İŞTE bu nedenledir
asıl üzüntü.
YAZIK!
Çok yazık!
Hiç de hak etmediğiniz
bir duruma düşmüşsünüz.
Adil davranılmamıştır.
Asıl bir de buna
yanarsınız.
Siz ki hep adil davranmak
için uğraşmışsınız.
Size de adil
davranılacak, diye beklemişsinizdir.
Bu hak yeme bir
nankörlük olarak içinizi acıtır.
·
Tekrar
kendinize dönersiniz, zaman içinde sakinleşip, kendi terbiyenize sığınmak ve de
kendi kontrolünüzü yeniden bir bakıma alırsınız.
·
Bu
nedenledir ki kimseye nankörlük yapmamak gerekir.
·
Adil
davranmak ve haksızlık yapmamak gerekir.
·
Sonradan
üzülmek ve pişman olmak bir işe yaramaz.
·
Asıl
olan size yakın duran, size sevgi ve saygı gösteren insanı bir davranışınla
üzmemektir.
·
Saygıya,
sevgiye, adalete yönelik dengeli bir insan ilişkisi için çaba göstermeliyiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: