. Bugünün
Mücadelesİ Nedİr?
A) Yıllar öncesinden planlanmış ve adım,
adım uygulanan büyük bir "proje" olduğu söyleniyor.
.
Şu an için ileriye dönük hedefleri olan "global güçler"in çok ciddi
bir projesi...
· Türkiye
Cumhuriyeti de bu projenin içinde bir hedef adres. Yapılan çalışmalar,
uygulamalar, gelişmeler ortada...
·
"Aklı başında olan ve de özgür, bağımsız düşünebilen kişilerin
görebileceği, anlayıp, araştırıp, izlediği bir gerçek...
· Bu
"tek dünya devletine" doğru gidilen yolda alınması gereken
adımlar tek tek gerçekleştiriliyor.
· Sanıldığının
aksine iş sadece parasal güç de değildir.
Yüzlerce
yıldır inandıkları ve de sahip çıktıkları kendi dinsel
inançları için çalışıyorlar.
· Asıl
hedefleri dünya çapında kurguladıkları bir "yeni dünyadır"
kendilerine göre.
· Bunun
için neler istendiği ve nedenleri, hangi güç gruplarının bunları ortaya
koyduğunu araştırdığınızda bulabileceğiniz çok sayıda kaynak vardır.
· Uygulamalarda
açıkça görülen yöntemleri var:
Ve
bu yöntemler ile o "bölgeyi", o "ülkeyi" rahatça "istedikleri
düzeye" getirebiliyorlar.
Örneklerini
yakın tarih içerisinde görebilirsiniz.
B) İlk Adımlarda Neler Yapılıyor?
.
Kısaca ilk gözlemlenen yöntemler şunlardır:
-
Ülkede insanların “temel değerleri”ni alt üst ediyorlar.
-
Yok edilenlerin yerine “yeni değerler”konuluyor.
-
Yeni uygulamalar ile "algı" yönetimini ele geçiriyorlar. (TV. basın,
müzik, moda..)
-
Ülkenin bağımsızlığına ve özgürlüğüne dair var olan temel değerlerini
alt üst edip, yok etmeğe çalışıyorlar.
-
Global, emperyalist güçlerin olanakları ve gücü ile "bu"
ülkelerde yeni örgütler, parti, dernek ve vakıflar kuruyorlar.
Buralara
kendilerini dinleyecek kişileri iş başına getiriyorlar.
-Halkın
içinde gruplaşmalara, ayrıştırmalara hız vererek kutuplaşmaları ve böylece
de ulusal gücün zayıflamasına yol açıyorlar.
-
Bu amaç için çok açık projeler geliştiriyorlar.
-
Var olan yerleşik ve güçlenmiş, kabul görmüş ve de aslında ülke için
çalışır görülen kurumların içerisine hiç durmadan ve bazen gizli, bazen de açık,
açık kendi yandaşlarını, kendileri için çalışacak
olanları yerleştiriyorlar. (Siyasi partiler, vakıflar..)
-
Algı yönetimi ile değişik "kavramları" kendi amaçlarına yönelik
ele alıp, değiştiriyorlar: Örneğin: Özgürlük, demokrasi, halkların karar
verme hakkı, örgütlenme hakkı, eşitlik, çağdaşlık, moda, bireysel haklar,
bağımsızlık, feminizm, sendika ve vakıf kurma... gibi.
-
Birçok kişi tüm bu olguları görüp, kavrayıp, anlamasına, okur, yazar
olmalarına, tahsilli olmalarına rağmen, yine de "proje"nin
esaretinden kurtulamayarak günlük haberlerle, günlük "gözüken
gelişmelerle" ve "tartışmalarla" kendi "fikir
alanlarında" mücadeleler vermek durumunda kalabiliyorlar.
-
Halk, dar gelirliler çok büyük geçim sıkıntısı çekiyor; millete acı çektiriyorlar.
- İlle
de günlük sığ politikaların, tartışmaların içinde kendilerine bir yer
edinmek, beğenilmek, yükselmek… isteyenler "ne yazık ki" projenin
istediği yoldadırlar artık.
C) Bugünün mücadelesi ve geleceğin kurtuluşu için
neler yapılmalıdır?
-
Ülkenin temel değerlerine, kurucu mücadelesine sahip çıkılmalıdır.
-
Aile kavramına ve gücüne yeniden sahip çıkılmalıdır.
-
Misak-ı milli diye kabul edilen ulusal sınırlara
sıkı sıkı sarılmalıdır.
-
Global hareketlerde, dünya politikasında ve de komşu devletlerle ilişkilerde
"bağımsız" ve "özgürlükçü" politikalar uygulanmalıdır.
-
Ülkenin doğal zenginlik kaynakları çok sağlam kurallarla koruma altına
alınmalıdır.
-
Bu alandaki tüm uygulamalarda özel yatırımdan ziyade ulusal
çıkarları koruyucu önlemler alınmalıdır.
-
Ziraat ve hayvancılık milletin yararlanabileceği, ülkenin gücünü artırabileceği
bir biçimde devlet tarafından desteklenmeli ve koruma altına alınmalıdır.
-
Milli burjuvazi olarak değerlendirebileceğimiz özel sektöre destek ve güç
verilmelidir.
-
Yabancı sermayenin ve buna bağlı kuruluşların Türkiye Cumhuriyeti
içerisinde yaptığı her türlü girişim ve hareketler çok
sıkı denetlenmeli ve şeffaf bir şekilde kamuoyuna sunulmalıdır.
-
Kara para ve bunun ile ilgili olabilecek her türlü girişim ve oyunlara
karşı sıkı önlemler alınmalıdır.
-
Çağdaş hukuk devleti her yönü ile ve her bir alanda gerçekleştirilmelidir.
-
Hukukun üstünlüğü ilkesi en tepede tutulmalıdır.
-
Ülkenin güvenliği için "ulusal" savunma güçlendirilmeli ve bağımsız,
özgürlükçü bir yapıya kavuşturulmalıdır.
-
Ülke içerisinde "para militer" odakların oluşmasına izin
verilmemelidir.
-
Gayri safi milli gelirin dağılımı için adil ve çözümsel ekonomik bir model
geliştirilmelidir.
-
Her alandaki emek-üretim ilişkisi çağdaş bir güvence altına alınacak
biçimde geliştirilmelidir.
-
Üniversiteler özel kurumların eline "olmamalı"dır.
Üniversiteler devletin
desteği ve garantisi altında çalışan birer özgür ve bağımsız "eğitim ve
araştırma" kurumları olmalıdır.
-
Anadili Türkçe çok daha güçlendirilmelidir ve ona sahip çıkılmalıdır, bilim
kişilerinin tüm araştırma ve düşüncelendirmelerinde "anadili"
Türkçe'de güçlü olmaları istenmelidir.
-
Eğitimin temel ilkesi çağdaş, laik ve özgürlükcü ve bağımsız olmalıdır.
-
Özel-paralı eğitim kaldırılmalıdır.
-
Temel eğitim okullarında çağdaş bir eğitim verilirken sanat, felsefe, spor
ve yabancı dil öğrenimine yer ve önem verilmelidir.
-
Temel okullardan yüksek öğrenime geçişte uygulanılacak yöntemler ve alınacak
kararlar "milli eğitim" ana ilkesi çerçevesinde olmalıdır.
-
Her türlü yatırım ve destek, geliştirme ve modernizasyon devlet -okullarının
kalkındırılmasında kullanılmalıdır.
-
Milli eğitime, devlet okullarına rakip olacak ve iyi bir alternatif gibi
gösterilebilecek kar çıkar amaçlı "özel" okullara, dershanelere
yer verilmemelidir.
-
Fikir ve vicdan özgürlüğü çerçevesinde anladığımız "dinsel inanç ve
uygulamalar" çağdaş ve hukuk devleti çerçevesinde yer almalıdır.
-
Karanlık ve yer altı örgütlenmeleri çok sıkı takip edilmelidir.
-
Ülkenin ulusal bağımsızlığını hedef almış olan "terör"
örgütleri ile açık ve güçlü bir mücadele verilmelidir.
-
Yaşamın her alanında ve hukuksal
uygulamalarda "çağdaş demokrasinin ana ilkeleri" geçerli
olmalıdır.
-
Ülkenin huzuru için gerek devlet kurumlarının gerekse de mahalli yönetimlerin
çok daha iyi ve de partiler üstü bir çalışma içinde olması gerekmektedir.
-
Yurttaşların kendilerine olan "özgüven"lerinin artırılması ve
bireysel yurttaşlık bilincinin geliştirilmesi gerekmektedir.
. Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 2018.01.19- Mainaschaff.
****************************************************************************
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: