§
İnsanın en iyi
tanıması gereken, en çok yakınlık duyması ve emek harcaması gereken kişi kimdir
biliyor musunuz?
§
İnsanın ”kendisi”...
§
Evet! İnsan her şeyden önce kendisini iyi tanımalıdır.
§
Gerçek
yolculuk, “kendine” yapılan yolculuktur.
§
Yeteneklerini,
özelliklerini, ruh durumunu, gücünü, duyarlılıklarını, eksikliklerini, iyi-kötü
özelliklerini... çok iyi tanımalıdır. Gerçekci olmalıdır.
§ Yaşam da her bir an kendini örüp
ilerlediğine göre, insan da bu yolda ilerleyecektir elbette...
§ İnsan hep arar, bakar bakınır,
gerçekleri görmek ister, öğrenmek, bilmek ister.
§
Sanki
bir gizliliği yakalamak ister. Bir “sır”a erişmek ister.
§ Asıl “sır” ise insanın
“kendisi”dir. O sırra erişebilmesi ise zaman alır.
§ Tabii ki herkes de kendini
yakalamayabilir.
§
Bazen
de insan kendisini kandırır. Kendisini kandırmak kolayına gelir.
§ İnsan daha küçük bir çocuk iken en
erken yaşlarında yaşamı tanımağa başlar. Ailesini, sokağını, diğer insanları, toplumu,
açlığı, mutluluğu, acıyı...
§ Birçok yönüyle yaşamı, doğayı,
ilişkileri vb. tanımağa başlar.
§
Çevresi,
ailesi, okullar, mahallesi, yaşadığı köy, kent hep tek, tek ve devamlı onda etkiler
bırakır. Kişiliğini etkiler, geliştirir.
§ Bu durumda “o çocuk” tüm bu
iletişimler içerisinde devamlı da öğrenme durumundadır.
§
Etkiler
ve tepkiler arasında geçer günleri...
§
Kendisini
inceleme, tanıma ve değerlendirme yetisi de daha bir “önem” kazanır.
§ Bazı insanlar bunu kolayca becerebilir.
§ İnsanların çoğu ise “kapılır
gider” çevresindeki kişilere ve olaylara...
§ Onların davranışlarından, duygu
ve kararlarından etkilenirler.
§
Bu
da oldukca doğaldır. Çünkü etkileşim ve iletişim hep karşılıklıdır.
§ Bazı kişiler ise küçük
yaşlarından başlayarak öz güvenlerini geliştirerek, kendisini çok iyi tanıyarak
olgunlaşırlar.
§ Böylece de bir anlamda “kendi
kendilerine yeter” bir düzeye doğru yaklaşırlar. Güçlü ve öz güvenli olurlar.
Kolay ve kalıcı öğrenirler.
§
Daha
mutlu ve huzurlu bir duruşa sahip olurlar.
§ Her bir görevini de yine özenle,
dikkat ve istekle yaparlar.
§ Yaşamın birçok alanında
“başarılı” olurlar.
§
Belki
bir yerlerde birileriyle karşılaşır, birlikte iş yaparlar, yaşamı paylaşırlar,
bir dost, tanıdık, arkadaş olabilirler.
§ Çalışmalarda kendisi ile birlikte
olanlara da hep yardımcı olurlar, sorunlara çözüm yolları bulurlar. Düşünce ve
önerilerini açıkca dile getirirler.
§
Özel
yaşamında da çalışma yaşamında da dostları, tanıdıkları, arkadaşları olur.
§ Bazen bu dostluk ilişkileri biter
gider. Bunları “adil” bir biçimde inceler ve değerlendirir.
§ Biten giden ilişkileri kendine
yük etmez. “Yalnız olmak” onun için bir sorun olmaz. İradesi güçlüdür.
§
Yaşamına
nerede olursa olsun mutlulukla geçirmeyi öğrenmiştir artık.
§ “Kendini bilmek” şöyle bir
şeydir: Kendi “öz sınırlarını” ve gücünü bilmekdir. Hem kendine, hem de diğer insanlara saygılı olmaktır. Olgunluğu
aramaktır, iyi ahlaka erişmektir.
§ Sevgiyi gerçek anlamıyla
özümseyebilmektir.
§
Kendisi
ile bütünleşebilmek ve gerçekten de kendisi ile “dost” olabilmektir. Hem de hiç
bir biçimde burnu büyüklük yapmadan...
§
Tüm
bu özellikler birer “erdem”dir ve de ortaya çıkan “bütünsellik” güzel bir
durumdur.
§ Takdir edilmelidir, örnek olarak,
hedef olarak seçilebilmelidir.
§ Başkalarının verdiği kuru ve
hazır bilgileri alıp ezberleyerek bir insanın olgunlaşabilmesi çok zordur.
§ Bu nedenle de insan her şeyden
önce kendisini çok iyi tanıyıp, değerlendirip, geliştirmesi gerekir. Gelecek
çağların insanı böyle eğitilecektir.
§ Tüm arayışları ve emekleri her
zaman kendisini “geliştirmesi” için olmalıdır.
§ Bunu da yaşamı boyuncu
yapacaktır.
§ Her zaman da kendi içinde mutlu
ve huzurlu olacaktır, olgun ve de sevgi dolu, barışcıl olacaktır.
§
Saygılarımla...
Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 07.03.2018 M.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: