7 Nisan 2019 Pazar

Adayların Tanıtımları

   Adayların Tanıtımları
v   Belediye başkan adayları gittikçe hız kazanan bir yarışın içinde yer alıyor.
v   Her yerde bir çalışma, bol etkenlikler düzenleniyor.
v   Küçük partiler ise sadece kayıtlarda var, onların güçleri hemen hemen hiç yok. Ortalıkda görülemiyorlar.
v   Seçmenlere, halkımıza ise “onların kendi değer yargılarına” ve “ilgi alanlarına” göre bakılıyor.
v   Bilgi, deneyim, güvenilir olabilme vb. özellikler yerine çok başka şeyleri öne çıkarıyoruz.
v   Beden dili, seçmenlerle yakınlaşmak, halkın düzeyine inmek, sevecen ve güler yüzlü, samimi davranmak, halkın anlayacağı dilden duygulara yönelik vaatlerde bulunmak... en çok başvurulan yöntemler oluyor.
v   Her bir dernek, kuruluş, mahalle, cemaat, hısım, akraba... ziyaret etmek isteniliyor.
v   Hava hep ayni: Çok samimiyet ve de sıcak yakınlaşma, bilinen vaatler.
v   Bir de parası biraz daha çok olanlar ise büyük toplantılar, mikrofonlar, hoparlörler, horonlar, halaylarla eğlenceli gösteriler yapıyorlar.
v   Halkımız buralara gitmek, kabul görmek istiyor. Böyle şeyleri seviyorlar.
v   Onlar için asıl önemli olan böyle bir yerde olabilmek, o havayı teneffüs etmek.
v   Zaten hemen havaya da giriyorlar ve başlıyorlar lafa karışmağa:
-Başkanım, başkanım seni çok seviyoruz.
-Başkanım seni seçiyoruz.
-Sana güveniyoruz.
v   Bir de kameralara çıkmak, fotoğraflarda yer almak da çok önem kazanıyor.
v   Böylesine eğlenceli ve çok hoş seçim çalışmaları gittikce daha da artıyor.
v   Ciddi konuşmalar, proje ve ilkeler ile ilgili sunumlar ise ürküntü veriyor.
v   Bu tür etkenlikten kaçınıyorlar.
-Aman amaan çok sıkıcı olmayalım, sonra kimse kalmaz yanımızda, kalırız ortada...
v   İyi hoş da bir belediye başkanı hep gülmek, herkesle ahbap olmak zorunda mı?
v   Horon ya da halay çekmesi mi gerekli?
v   Seçmenleri, vatandaşları tek tek tanıması, bütün aileleri bilmesi çok mu önemli?
v   Bir kentin yönetimi için gerekli olan beceri ve bilgiler nedir aslında?
v   Bir belediyenin asıl çalışma ve yönetilme alanları nelerdir?
v   Belediye başkanının “kadrosu” ve “yönetici kimliği” nasıl olacaktır?
v   Başkanın bir insan olarak “temel karakter özellikleri” neler olmalıdır ki kendisinden tarih içinde memnun kalabilelim.
v   Huzurlu ve temiz bir kent, yaşanılabilir bir kent kurabilecek midir?
v   En çok da halkın, kentin nüfusunun en çok hangi kesiminin çıkarlarını gözetecektir?
v   Nasıl bir kent profili oluşturacaktır?
v   Kent vizyonunda nasıl bir çizgi oluşturacaktır?
v   Tüm bunların bugün göz önünde bulundurulduğunu göremiyoruz.
v   Ne yazık ki seçmenlerin de eğitim düzeyi, sosyo-kültürel bilinci pek de yüksek olmadığı için temel kavramları yerine oturtamayabilir.
v   Buna rağmen her yerde ve herkes için temel ilke, temel değerler şunlar olmalıdır:
-Eşitlik, adalet, edep, iyi ahlak, namusluluk...
v   Bunlara sahip bir başkanınız olursa o zaten gereken “doğru” kadroyu seçebilir, doğru planları ve doğru modelleri gerçekleştirebilir.
v   Bu temel değerleri olan başkanımız bizim hem bu günümüzü kurtarır, hem de kentimizi gelecek çağa ulaştırır.
v   Böyle bir başkanımız olduğunda kentimizin havası temiz olur, insanları huzurlu olur, güvenlik içinde bir yaşam olur.
v   Toplum birbirine saygılı ve sevgili insanlardan oluşur. Suç oranı düşer.
v   Çocuklarımız güven içinde okullarına giderler.
v   Sokaklarında, caddelerinde, çarşılarında insanlarımız huzur içinde ve seve seve dolaşırlar.
v   Geliri az olanlarımız bile rahatca parklarımızda, deniz kıyılarımızda mutlulukla oturup çaylarını içerler.
v   Toplumun içindeki aşırı ekonomik çizgi gözlere batmaz.
v   “İyi ki böyle bir kentte yaşıyorum” diyebileceğimiz kente bir başkan arayabiliyor musunuz?
v   Esas iş bu, doğru ve sağlıklı yaklaşım da bu olmalı.
v   Biz ne dersek diyelim, olan olacak, atı alan aşıp geçecek, gücü çok olan kazanacak, diyebiliyorsunuz, belki de...
v   Olsun, yine de biraz da “doğrucu” ve “idealist” bir bakış açısını da yaşatalım.
v   İnsan olarak da bizim birinci görevimiz doğrudan ve iyiden yana olmak değil midir?
v   Ülkemiz, yurdumuz, devletimiz, kentimiz için en iyi hizmeti, en adil uygulamaları kimler yerine getirecek ise biz onlardan yana olabiliyor muyuz?
v   Düşünmek de en önemli bir emek değil midir?
v   Biz geldik, gidiyoruz diye de bakabiliriz.
v   Çocuklarımıza iyi bir dünya, iyi bir toplum bırakabilmeliyiz.
v   Bakarsınız hayallerimiz, umutlarımız ve de güzel düşüncelerimiz, emeklerimiz gerçekleşir. Niye olmasın ki...
v   Hepinize sevgi ve saygılarımı sunarım.
 
          Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 04.02.2019, M.
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapanın adı ve soyadı: