Öğretmen ve Şiddet
· Şiddet konusu
çok hassas ve temel bir konudur.
· Bu konuda
yazdıklarımın içeriği de şiddete karşı bir duruşu yansıtır.
· Hiç kimse,
kim olursa olsun bir başka insana şiddet uygulayamaz.
· "İnsan
onuru dokunulmazdır" Die Menschenwürde ist unantasbar!
· Hele bir
öğretmenin kendisine emanet edilmiş olan çocuğa sözlü ya da bedensel şiddet ya
da moging uygulaması asla kabul edilemez.
· Bunun her
hangi bir özrü ya da bağışlaması bile olamaz.
· Bir de
düşünün ki devlet parasız yatılı okuluna sığınmış, devlete emanet edilmiş
çocuklara şiddet uygulayan kişi "öğretmen" olabilir mi?
· Bunları yapan
o kişilerin bir "özür" dilemeleri kabul edilebilir mi?
· Şiddetin
çeşitlemeleri ve hukuken tanınmış olan biçimleri vardır.
· Sözlü ve
küçük düşürücü davranışlar dahil, işkenceye kadar süren her türlü
"şiddet" kınanmalıdır ve de cezalanmalıdır.
· Ben bizim
okulun ilk tokatını hiç de suçlu olmadığım halde ve de söz söyleme hakkı bile
tanınmadan okul müdür tarafından aldım.
· Hem de bir
diğer öğretmenin var olduğu müdür odasında...
· Yaşamımda başkaca,
ne ailemden ne de bir başka kişiden hiç bir tokat da yemedim.
· Meslek
yaşamımda da hiç bir öğrencime ne şiddet uyguladım ne bir tokat attım, ne de
mobing uyguladım.
· Sözde
"hoşgörü" taşıyan diğer kişilere ise asla katılmıyorum.
· İnsan onuruna
hiç kimse dokunamaz.
· Okulda şiddet
sadece fiziksel olarak öğrenciye zarar verme anlamına gelmemektedir.
· Psikolojik
olarak öğrenci üzerinde baskı oluşturma ya da öğrenciye sözlü saldırı da okulda
şiddet anlamındadır.
· Öğretmenler
çok rahat koşullarda çalışamamaktadır, demek asla kabul edilemez.
· Yapılan
araştırmalar öğrencilerine şiddet uygulayan öğretmenlerin çoğunun
çocukluklarında ailelerinden şiddet gördüğü gerçeğini ortaya çıkarmıştır.
· Ezilmiş
ve bastırılmış bir çocukluk yaşamış olan kişi "öğretmen" olarak mesleğe
başladığında bilinçaltına itilmiş olan bu durumu canlandırarak içinde yatan şiddet
dürtüsünü ortaya çıkarabilmektedir.
· Freud her
insanın bilinçaltında şiddet dürtüsü barındırdığını söylemiştir.
· Öğretmen
tarafından öğrenciye dayak atmak, sözlü şiddet uygulamak o çocuğun ruhunda
onarılamaz hasarlar yapar ve de bu zarar tüm yaşamı boyunca sürer.
· Öğrenci,
arkadaşlarının gözü önünde şiddet görmüşse küçük düşme ve arkadaşlarına karşı
mahcubiyet de ayrıca bir yük ve hasar olarak ruhunda yer alır..
· Tüm bu
durumlar yine de öğretmenlik görevini üstlenmiş olan kişinin öğrencisine şiddet
uygulamasını ne kabul edilir, ne de hoş görür olamaz.
·
Çağdaş, demokratik
hukuk devletinde buna asla izin verilemez ve de bu uygulamalar suçtur.
· Eskiden
toplumda öğretmenleri disiplin sağlamada baskıcı olabilmeleri ve şiddet
uygulamaları hoş karşılanıyor olabilirdi, ama günümüzün çağdaş hukuk bunu asla
kabul etmez.
· Hiçbir
aile çocuğunun şiddet görmesini istemez, istememelidir, kabul etmemelidir.
· Öğretmenin
öğrencisine şiddet uygulaması asla kabul edilemez.
· Böyle bir suçun
engellenebilmesi için ciddi önlemler alınmalıdır.
· Ailelerin çok
bilinçli olması ve her koşulda çocuklarını savunabilmeleri gerekmektedir.
· Okul yöneticileri
bu konuda çok duyarlı olup, şiddete izin vermemelidir.
· Anayasa
ve buna uygun olan diğer yasalar şiddeti kınamakta ve yasaklamaktadır.
· Şiddetin her
türlüsü suçtur.
· Ama okulda
bir öğretmenin öğrenciye şiddet uygulaması, dayak atması, tokat atması, sözlü
hakarette bulunması, kötü not vermesi, küçük düşürmesi v. b. kesinlikle kabul
edilemez.
· Böylesine
bir öğretmenin yaptıklarını görüp de engellemeyen ve ona karşı çıkmayan diğer
öğretmenler de bu suça iştirak etmiş durumdadır ve de suç ortağı olmuştur.
· Kendisine
böyle bir hak ve yetki verilmeyen kişi eğer, öğretmenlik yapamayacak ise onun
hemen o görevden ayrılması gerekmektedir.
· Şiddete
uğrayanın hakkını araması için de o kurumda, okulda, yasalar çerçevesinde
toplumda olanaklar sağlanmalıdır.
· Öğretmen
yetiştiren kurumlarda, okullarda bu hassas ve çok önemli konu çok derinlemesine
işlenmelidir.
· Şiddete özür
bulacak, kabul edecek, hoş gösterecek her türlü sözlerden, davranışlardan
kaçınılmalıdır.
·
Okulların her türünde
şiddetin özellikle de öğretmen şiddetinin önlenmesi gerekmektedir.
· Özellikle de
öğretmen yetiştiren kurumlarda, öğretmen olacak öğrencilere şiddet uygulayan
bir öğretmenin, yöneticinin asla kabul görmemesi gerekir.
· İnsan ruh sağlığı
ile yaşar, ruhundaki her türlü travmayı yaşamı boyunca taşır.
· Tüm
yaşamı boyunca ruh sağlığını koruması gereken insanın özellikle çocukluğu ve
gençliği sevgi ve huzur dolu, barışçıl geçmesi gerekir.
· Devlet,
toplum bu konuda sorumludur ve de görevlidir.
· Sağlıklı
bireyler, sağlıklı çocuklar için hem kendimize hem de topluma sahip çıkmalıyız.
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,
2021.04.11, MŞ:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: