Altı Mayıs Yetmişiki
- İlk
cümlede vurgulamak istiyorum:
Yazdıklarım sadece kendim içindir.
Birileri merak
eder de okursa..
Eyvallah!
Kendi tercihleridir.
Saygı duyarım "okuyabilen
insana"...
- Bugünün
akla getirdiği sorular üzerinde kısa bir düşünme turu atmak istiyorum.
- Bir
Türk olarak, bir birey olarak bu düşünceleri "aklıma geldiği gibi"
sıralamağa çalışacağım.
- .... ""Marksist-Leninist
görüşlere sahip 1968 devrimci gençlik hareketinin öğrenci liderleri ve siyasi
aktivistleri olan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın 12 Mart
Muhtırası sonrası 6 Mayıs 1972'de gerçekleşen idamlarının üzerinden 48 yıl
geçti""....
- Bu
tarih Türkiye için anıları ve düşünceleri hafif de olsa kıpırdatan bir
tarihtir.
- Her yıl
bazı kesimler bugünü anmağa ve anımsamağa gayret ederler.
- Genellikle
de birkaç cümle ile gelip, geçen bir anımsama olur bu tarih...
- Durup
da bir değerlendirme, geriye bir bakış, bir düşünme, bir araştırma yapan
bireyler yok denilecek kadar azdır.
- Daha
önceden kabul edilmiş klişeler üzerinden küçük anımsamalar ile günü dile
getirirler.
- Bir
yerlerde küçük törenler bile düzenlenir.
- O
günlerin ortamında bu karara hangi partiden kimler onay verdi?
- İDAM
kararına kadar gelinen süreci ve tarihsel olguları, o dönemin dünyasını ve de
Türkiye'sini bir gözden geçirme günü olarak bugünü değerlendirmek gerekir
- Türkiye
üzerinde ne gibi planlar, ne gibi oyunlar, kurgular olmuştur kim bilir...
- Türkiye
Cumhuriyeti kuruluş ilkelerinden, felsefesinden, devrimlerinden yola çıkılarak,
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve "Bağımsız ve bir kalkınan Türkiye"
modelini düşünerek son 100 yılı da gözden geçirmeliyiz.
- Neden
bir emperyalizm vardır, neden bir oligarşi vardır, neden feodalite halen daha
adı anılmasa bile varlığını devam ettirmektedir, neden küresel egemen güçler
hep kazanırlar?
- Neden
her yerde ve her zaman her türlü tiplemelerden kendilerine çalışacak insanları
bulabilirler?
- Türk
siyaset tarihinde sol ve sağ hangi anlamları taşımıştır?
- Türk
siyaset tarihinde ne gibi akımlar kendisini göstermiştir?
- Neden
bazı dönemler çok güçlenen siyasi hareketler olur, neden hemen biter gider?
- Türk
solu denilince akla neler gelir?
- Bir
yurttaş olarak ülkenin geçmişini, siyasal dalgalanmalarını, sol ve sağ
hareketleri izlemek, bilgi sahibi olmak gerekir mi?
- Bugün
için "eski" dönemlerin anılarını, olaylarını "yorumlamak"
nedir?
Nasıl bir duygu ve yurttaşlık görevi ile bakmalıyız geçmiş zamanın
önemli tarihlerine?
- Üç
gencin idam edilmesi konusunda duyarlılık gösterenler sadece onların siyasetini
benimseyen ve izleyen kitleler midir?
- Türk
solu, Türk sağı diye bir kitle ve siyaset var mıdır?
- İdam olayına
nasıl bakmak gerekir?
- İnsanlar,
suçu ne olursa olsun, "idam edilmeli"midir?
- Ne idi o günlerin ana karakteri?
- Siyaset nasıl ve neden
sayılamayacak kadar çok gruplara "fraksiyonlara" ayrılmıştı?
- Her bir fraksiyon ne kadar güçlü idi?
- Kendilerini bir gruba, bir fraksiyona ait olarak kabul eden ve
onlar ile birlikte çalışan bireyler hangi duygular ve düşünceler içinde idiler?
- 50 yıl öncesinin Türk solu neden ve nasıl çok farklı fraksiyonlara
ayrılmıştı, bu durum nasıl ortaya çıkmıştı?
- Türk solu nasıl olmuştu da Gazi Mustafa Kemal Atatürk konusunda
zaman zaman kafa karıştıran ifadeler kullanabilmişti?
- İdamları gerçekleşen üç genç ne istemişti, nasıl bir dünya, nasıl
bir Türkiye istemişti?
- İdam edilen gençler Atatürk'ü nasıl bir önder ve devrimci olarak
kabul etmişlerdi?
- Elli yıl sonra bugün Türkiye siyasi tarihini gözden geçirebilsek,
ne gibi değerlendirmelerde bulunup, hangi dersleri çıkarabiliriz?
- 2020 yıl içinden bakıldığında Türkiye nasıl bir tablo çıkarıyor.
-
-
·
Benim bakış açım "partiler üstü" olduğu için belki de
böylesine bir sorular dizgesi ile düşüncelerimi sıraladım.
·
Düşüncelerim bir tartışma için, yoruma açmak için de değildir.
·
Önce iyi ve güzel ahlaklı, sağlam kişilikli, düşünebilen bir
"İNSAN" olmayı hedeflediğimizde ardı sıra iyi bir "YURTTAŞ"
olabilmeyi de hedefimizin ikinci sırasına koyacağız.
·
Tüm bunların oluşmasında, olgunlaşmasında, çeşitli donanımlar
kazanmamızda birçok etken çok önemli ise, bilgi ve bilimsel düşünmek ve
bunların içerisinde de yine bir gerçek olarak "siyaset" yer
alacaktır.
·
Siyaset zaten sadece bir araçtır ana hedeflere ulaşabilmekte
kullanılması gereken. (politika)
·
Siyaset yapmak her bir birey için söz konusu olmaz doğal olarak.
·
Ama yurttaşlar kendi ülkelerinin siyasal yaşamına,
dalgalanmalarına, küresel oluşumlara az da olsa kulak kabartabilmelidir.
·
Güzel bir ülke, bir refah toplumu, adil bir yönetim ve insanca
yaşam her bir "ben insanım" diyen için de bir hak olmalıdır.
·
Ne olursan ol, yine de "insan ol" temel ilkesi ile tüm
insanları ve yurttaşları iyiliğe ve doğruluğa çağırıyorum.
·
Asıl olan hangi siyasi kanadın adamı olmanız değildir.
·
Namuslu ve ahlaklı birer yurttaş olmamız en önemlisidir.
·
Evet, güzel insanlık her zaman "doğrudan ve iyiden yana"
olmalıdır, olacaktır.
·
Bu UMUT ve ve bu yol gösterici temel ilke ise hiç bir kişinin ya
da kanadın malı değildir.
·
Evet, çocuklar, evet...
..... Güzel günler
göreceğiz çocuklar,
..... güneşli günler göreceğiz…
..... Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar,
..... ışıklı maviliklere süreceğiz…
..... Açtık mıydı hele bir son vitesi,
..... adedi devir motorun sesi.
..... Uuuuuuuy! çocuklar kim bilir
..... ne harikûlâdedir
.....300 kilometre
giderken öpüşmesi…
..... Hani şimdi bize
..... cumaları, pazarları çiçekli bahçeler vardır,
..... yalnız cumaları, yalnız pazarları..
..... Hani şimdi biz
..... bir peri masalı dinler gibi seyrederiz
..... ışıklı caddelerde mağazaları,
..... hani bunlar
..... 77 katlı yekpare camdan mağazalardır.
..... Hani şimdi biz haykırırız
..... Cevap:
..... kara kaplı kitap:
..... zindan
..... Kayış kapar kolumuzu
..... kırılan kemik… kan.
..... Hani şimdi bizim soframıza
..... haftada bir et gelir.
..... Ve çocuklarımız işten eve
..... sapsarı iskelet gelir…
..... Hani şimdi biz.
..... İnan: güzel günler göreceğiz çocuklar
..... Güneşli günler göreceğiz.
..... Motorları maviliklere süreceğiz, çocuklar,
..... ışıklı maviliklere, süreceğiz…
..... güneşli günler göreceğiz…
..... Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar,
..... ışıklı maviliklere süreceğiz…
..... Açtık mıydı hele bir son vitesi,
..... adedi devir motorun sesi.
..... Uuuuuuuy! çocuklar kim bilir
..... ne harikûlâdedir
.....
..... Hani şimdi bize
..... cumaları, pazarları çiçekli bahçeler vardır,
..... yalnız cumaları, yalnız pazarları..
..... Hani şimdi biz
..... bir peri masalı dinler gibi seyrederiz
..... ışıklı caddelerde mağazaları,
..... hani bunlar
..... 77 katlı yekpare camdan mağazalardır.
..... Hani şimdi biz haykırırız
..... Cevap:
..... kara kaplı kitap:
..... zindan
..... Kayış kapar kolumuzu
..... kırılan kemik… kan.
..... Hani şimdi bizim soframıza
..... haftada bir et gelir.
..... Ve çocuklarımız işten eve
..... sapsarı iskelet gelir…
..... Hani şimdi biz.
..... İnan: güzel günler göreceğiz çocuklar
..... Güneşli günler göreceğiz.
..... Motorları maviliklere süreceğiz, çocuklar,
..... ışıklı maviliklere, süreceğiz…
Saygılarımla...
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,
2020.05.06, MŞ.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: