Normale Dönüşe Hazır
Mıyız?
·
Pazarlar yeniden
kurulacak.
·
AVM, pasajlar
yeniden açılacak.
·
Okullar
açılacak.
·
Halkın (?) yoğun
isteği üzerine diye gösterilen gerekçelerin ardından önümüzdeki hafta
"halk pazarları"nın açılmasına izin verilecek.
·
11 mayıs başlangıç
tarihi ile tüm ülkede "pazarlar" açılacak.
·
Belediyeler
kendi olanakları ve anlayışları çerçevesinde yiyecek ve giysi pazarlarında
korunmalı yöntemler uygulayacak.
·
Nerede ne
yapılır, görevli personel ne denli bu işi becerir, "halk" adını
verdiğimiz kitle nasıl ve ne gibi yöntemlerle pazarda yönlendirilir?
·
Bu soruların şu
an kafalarımızda yer ettiğini biliyoruz.
·
Çünkü birçok
kentte, mahallede hiç bir önleyici mesafeye uyulmadığı, görevlilerin iyi bir
denetim sağlayamadıklarını basından hep izliyoruz.
·
Bunların nasıl
ve hangi önlem paketleri ile olabileceği konusunda bildiriler yayınlanıyor.
·
Bunun yanı sıra
AVM adı verilen büyük alış veriş binaları, pasajlar da yeniden açılarak, sanki
bir "normal yaşam"a dönülücek....
·
Oralarda da
koruyucu önlemler uygulaması oluşturulacak.
·
Tüm ülkeler
kendi halklarına böylesine bir normalleşme planları ile yaklaşmağa
başladıklarında, doğal olarak da o halkın içinde çok farklı düşünceler ve
gruplar oluşmaktadır.
·
Bir grup insan
hemen sevinebilmekdedir.
·
Çünkü onlar
"bekledikleri iyi gün"ler yaklaşıyor, diye düşünmektedirler.
·
Bir diğer grup
ise çok daha (temkinli), dikkatli davranmak gerektiğini ve zamansız bir
ferahlamanın çok daha ağır sonuçlarıyla geri döneceğini düşünmektedir.
·
Belki de bir bölüm
insan duygularıyla, bir diğer bölüm ise akıl ve deneyimleriyle
"karar" verebiliyor.
·
Bugünkü duruma bir bakar isek
virüs tehlikesi geçti, salgın (epidemi) bitti, demek imkansız bir durum.
·
Birçok uzman ve araştırmacı kişilerin
görüşleri içerisinde çok şüpheci ve dikkatli görüşler dikkati çekiyor.
·
Çok erken bir "normale
dönüş" planlaması görülüyor!
·
Evet, şu son günlerde birçok
Avrupa ülkesine de bir cesaret geldi ve önlemleri daraltmağa, kısıtlamaları
kaldırmağa doğru bir eğilime girdiler.
·
Okulların açılması konuşuluyor.
·
Çarşı, pazar, dükkanlar ve de AVM
açılışları üzerinde görüşmeler, tartışmalar, haberler duyuluyor.
·
Bu eğilimlere bakıldığında
nelerin etken olabileceğini şöyle bir düşünelim:
-Hastalık
tehlikesi azaldı.
-Salgının
hızı zayıfladı.
-Yurttaşlar
artık kendilerini çok iyi disipline ettiler, kurallara uyuyorlar.
-Halk
artık sıkıldı ve panik dönemine yaklaşılıyor.
-Toplumun
psiko-sosyal durumuna bir rahatlama getirmek gerekir.
-Küçük
esnaf, dükkan sahipleri, pazarcılar... çok gelir yitirdi.
-Halk
"normal bir yaşam olsun" özlemi içerisinde.
-Profesyonel
sporlar, klüpler çok gelir yitirimine girdi, toplumu etkileyerek spor
karşılaşmalarının olmasını istiyor.
-Büyük
sermaye, yatırımcılar AVM kapatılmasının önüne geçerek, kendi kapitallerinin
yeniden canlandırılmasını istiyor.
-Küresel
olarak devletler arası sıralamada ülkenin daha başarılı olduğu imajı elde
edilmeğe çalışılıyor.
-Virüs,
hastalık ve salgın... konularında ülkemizin çok başarılı bir alt yapıya ve
sağlık modeline sahip olduğu ispatlanılmağa çalışılıyor.
-Kriz
yönetiminde "yönetici" durumunda olanların çok başarılı bir taktik
uyguladıkları ve çok doğru yönettikleri algısı kabul ettirilmeğe çalışılıyor.
-Salgın hastalıkla mücadele
"hastalanan" da olacaktır, "ölümler" de olacaktır, biz
büyük bir ülkeyiz, 83 milyonluk nüfusumuza göre bu elde edilen tablo normaldir.
-Bazı
kent yönetimleri de kendilerinin çok başarılı ve halktan yana olduklarını
kanıtlamak isteyerek, siyasal yatırım düşünce davranabilmektedir.
-
·
Bu gerekçelerin, etkenlerin her
biri tek, tek önem taşımış olabilir.
·
Az ya da çok kendi içlerinde etki
sağlamış olabilirler.
·
Karşılıklı olarak birbirlerini
etkilemiş, tetiklemiş nedenler var sayılabilir.
·
Asıl "ana soru" da
şurada yatıyor:
·
"Tamam mı devam mı?"
·
Bunu sorduğumuzda iki tür farklı
düşünce ortaya çıkar:
a)-Yani çok dikkatli olarak, kurallara
ve kısıtlamalara çok önem vererek daha daha da uzun bir epidemi dönemini var
sayarak "çekinceli-kuşkucu" bir strateji uygulayalım.
Daha çok hasta ve ölüm olmasın! (Skeptic
bakış)
b)-Bugüne
değin edindiğimiz deneyimler bize yeterlidir.
Uygulamalarımız ve yöntemlerimiz doğrudur.
Epidemi denetim altındadır.
Normal yaşama daha hızlı geçmeğe hazırız!
·
Bugünlerin
bizi en çok etkileyen düşünceleri bunlardır sanırım.
·
Yurttaşlar
artık haftalardır virüs ve hastalık, salgın... konularında uzmanları dinleye,
dinleye birçok konuda bilgi sahibi oldular.
·
Günlük
yaşamdaki önlem ve kurallar, kısıtlamalar ile de çok deneyim kazandılar,
yaşadılar, gördüler.
·
Siyasi
olarak düşünüp, partizanlık tipi şekillenen düşüncelerle tarafgar davrananlar
da çok olacaktır. Onlar için asıl bakış açısı ve etken, sadece kendi siyasal
çizgileri ve partileridir.
·
Birey
olarak bu durumda yapabileceğimiz bir şey yok gibi gözüküyor.
·
Günlük
konuşmalarda bizleri kurtaran söz kalıplarını kullanıp, işin içinden çıkacağız:
-Yapsınlar, bakalım, görelim!
-Allah büyük!
-Her şey olacağına varır!
-Napalım, elimiz, kolumuz bağlı!
-Sağlık olsun! Ne diyelim!
-Allah devletimizden, büyüklerimizden
razı olsun!
-Derdi veren, derman da verir!
-
·
Yeni
bir dönüm noktasına gelinmek üzere olduğumuzu görerek aklıma gelenleri yazdım.
·
Evet,
bu ilk akla gelenlerin ne denli doğru ve gerçek olduğunu bize zaman gösterecek.
·
Yazılarımı
sabırla sonuna değin okuyan kişilere de burada teşekkür ederim.
·
Sağlıklı,
huzurlu ve mutlu olunabilecek günlere kavuşmak dileklerimi sunuyorum.
Saygılarımla...
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,
2020.05.08, MŞ.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: