25 Haziran 2025 Çarşamba

ÜLKEDE GÖRÜLEN SORUNLAR

 .   BİR ÜLKEDE GÖRÜLEN SORUNLAR   

.  Kötü Yönetim ve Toplumsal Çöküşün İşaretleri

. Bir ülkede rüşvet, yolsuzluk, vergi kaçırma, kara para aklama, kayıt dışı sermaye, hukuksuzluk, şiddet ve korku yönetimi, kısıtlı özgürlükler, parlamentonun doğru çalışmaması, enflasyon, pahalılık, işsizlik, yurt dışına sermaye kaçırımı, yetersiz temel eğitim ve ahlaksal çöküntüler gibi sorunlar bir arada görülüyorsa, bu durum derin bir yönetim krizi, yapısal sorunlar ve ciddi bir toplumsal çöküşün habercisidir.

. Bu belirtiler, devletin temel işleyiş mekanizmalarının aksadığını, hukukun üstünlüğünün erozyona uğradığını ve toplumsal dokunun zedelendiğini gösterir.

. Sorunlar için çözüm yolları bulunabilir mi?

. Yurttaşlara hangi görevler düşer?

Bu durumdan çıkarılabilecek temel sonuçlar şunlardır:

-Hukukun Üstünlüğünün Kaybı:

Yolsuzluk, rüşvet ve hukuksuzluk, yasalara olan güvenin sarsıldığını ve devletin adalet dağıtma kapasitesinin zayıfladığını gösterir.

-Ekonomik Kriz ve İstikrarsızlık:

Enflasyon, pahalılık, işsizlik ve sermaye kaçışı, ekonominin sağlıklı işlemediğini, üretimin aksadığını ve yatırım ortamının “güvensiz” hale geldiğini ortaya koyar.

Kayıt dışı sermaye ve kara para aklama ise ekonomideki şeffaflık eksikliğini ve yasa dışı faaliyetlerin yaygınlığını gösterir.

-Demokratik Kurumların Zayıflaması:

Parlamentonun işlevsizliği ve kısıtlı özgürlükler, demokratik katılımın engellendiğini, hesap verebilirliğin azaldığını ve yönetimin denetimsiz hale geldiğini işaret eder.

Şiddet ve korku yönetimi ise bireysel hak ve özgürlüklerin baskı altına alındığını gösterir.

-Toplumsal ve Ahlaksal Çözülme:

Ahlaksal çöküntüler ve yetersiz eğitim, toplumun değer yargılarının aşındığını, liyakatsizliğin arttığını ve geleceğe yönelik umutların zedelendiğini gösterir.

Bu durum, toplumsal dayanışmayı da olumsuz etkiler.

-Devlete Güvenin Azalması:

Tüm bu sorunlar, vatandaşların devlete, kurumlarına ve geleceğe olan inancını ciddi şekilde zayıflatır.

Bu ise son derece tehlikelidir.

Ülkenin bütünlüğü ve gücü için sorundur.

- SORUNLAR İÇİN ÇÖZÜM YOLLARI

Bu denli köklü sorunların çözümü, uzun soluklu, kararlı ve kapsamlı reformlar gerektirir.

Tek bir alana odaklanmak yerine, tüm sorun alanlarına eş zamanlı ve bütüncül bir yaklaşımla müdahale edilmelidir.

1-Hukukun Üstünlüğünün Tesis Edilmesi:

Bağımsız Yargı:

Yargının siyasi etkilerden arındırılması, hâkim ve savcıların liyakat ve bağımsızlık ilkesine göre atanması ve görevden alınması.

Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik:

Devlet kurumlarında şeffaflığın artırılması, kamu harcamalarının denetlenebilir olması ve yolsuzlukla mücadele eden kurumların güçlendirilmesi.

Yolsuzluk yapanların mevki ve statüsü ne olursa olsun yargılanması.

Yasa Uygulamasında Eşitlik:

Kanunların herkes için eşit şekilde uygulanması, torpil ve kayırmacılığın önlenmesi.

2-Ekonomik İstikrar ve Adalet:

Güvenilir Ekonomi Yönetimi:

Şeffaf, öngörülebilir ve kurala dayalı bir ekonomi politikası izlenmesi.

Üretimi Teşvik:

Yüksek katma değerli üretime dayalı bir ekonomik modelin benimsenmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve istihdamın artırılması.

Vergi Adaleti:

Vergi sisteminin daha adil hale getirilmesi, vergi kaçakçılığının önüne geçilmesi ve kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması.

Sermayenin Ülkeye Dönüşü:

Hukuki güvenlik ve ekonomik istikrarın sağlanarak yurt dışına kaçan sermayenin ülkeye geri dönmesinin teşvik edilmesi.

3-Demokratik Kurumların Güçlendirilmesi:

Parlamenter Sistemde İyileştirme:

Parlamentonun gerçek bir denetim ve yasama organı olarak işlev görmesini sağlayacak reformlar yapılması.

Özgürlüklerin Genişletilmesi:

İfade, basın, toplanma ve örgütlenme özgürlüklerinin anayasal güvence altına alınması ve fiilen uygulanması.

Sivil Toplumun Desteklenmesi:

Sivil toplum kuruluşlarının bağımsız çalışmalarının özendirilmesi ve katılımcı “demokrasiye” katkılarının önemsenmesi.

4-Eğitim ve Ahlaki Değerlerin Yeniden İnşası:

Nitelikli Eğitim:

Temel eğitimin kalitesinin artırılması, “eleştirel düşünme, problem çözme ve etik değerleri” öğreten bir müfredatın oluşturulması.

Liyakat Esası:

Kamuda ve özel sektörde liyakatin tek ölçüt haline gelmesi, atamalarda bilgi, beceri ve ahlaki değerlerin öncelikli kriter olması.

Değerler Eğitimi:

Ailede, okulda ve toplumda dürüstlük, adalet, empati, sorumluluk gibi evrensel ve milli değerlerin sistemli bir şekilde işlenmesi.

- YURTTAŞLARA DÜŞEN GÖREVLER

Bu denli karmaşık sorunların çözümünde, sadece devletin değil, yurttaşların da etken bir rol üstlenmesi yaşamsal önem taşır.

Bilgi Edinme ve Sorgulama:

Medya okuryazarlığı becerilerini geliştirerek doğru bilgiye ulaşmak, yetkililerin açıklamalarını sorgulamak ve eleştirel bir bakış açısı geliştirmek.

Pasif bilgi tüketicisi olmaktan kaçınmak, üretici bir birey olmak...

Hesap Sorma ve Katılım:

Yöneticilerden hesap sorma mekanizmalarını (seçimler, dilekçe hakkı, kamuoyu oluşturma vb.) etkin kullanmak.

Sivil toplum kuruluşlarına katılarak veya gönüllü olarak çalışarak toplumsal sorunlara çözüm arayışlarına dahil olmak.

Toplumsal ve Ahlaksal Değerlere Sahip Çıkma:

Kendi günlük yaşamlarında dürüstlük, adalet, saygı gibi değerleri yaşatmak ve çevrelerine bu konuda iyi bir örnek olmak.

Küçük yaştan itibaren çocuklara bu değerleri aşılamak...

Hukuka Saygı ve Yasal Yolları Kullanma:

Her durumda hukukun üstünlüğüne inanmak ve sorunların çözümünde yasal yollara başvurmak. Yolsuzluğa ve haksızlığa karşı çıkmak, ihbar mekanizmalarını kullanmaktan çekinmemek.

Dayanışma ve Toplumsal Birlik:

Ayrıştırıcı söylemlerden kaçınmak, farklılıkları zenginlik olarak görmek ve ortak sorunlar karşısında toplumsal dayanışmayı güçlendirmek.

Seçimlerde Sorumluluk:

Demokrasinin temel taşı olan seçimlerde bilinçli, araştırmacı ve sorgulayıcı bir yaklaşımla oy kullanmak.

Yalnızca vaatlere değil, adayların geçmiş “performanslarına” ve “değerlerine” de dikkat etmek.

Eğitim ve Farkındalık:

Kendi eğitimlerini önemsemek ve toplumsal farkındalığı artıracak çalışmalara destek vermek.

- ÖZETLE:

. Bu sorunlar bir gecede ortaya çıkmadığı gibi, bir gecede de çözülmez.

Ancak kararlı bir irade, kapsamlı reformlar ve en önemlisi yurttaşların aktif katılımıyla bu zorlu süreç aşılabilir ve daha müreffeh, adil ve özgür bir toplum inşa edilebilir.

Sizce bu süreçte “uluslar arası kurumların” ve “diaspora Türklerinin” rolü ne olabilir, diye de düşünülebilir.

Neler yapılabilir?

Nasıl davranılmalıdır?

Nasıl bir düşünce yöntemi geliştirilebilir?

. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2025.06.26, Mff..

. (Araştırma ve incelemeye dayanan değerlendirme yazım.)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapanın adı ve soyadı: