. BİR ÜLKEDE GÖRÜLEN SORUNLAR
. Kötü Yönetim ve Toplumsal Çöküşün İşaretleri
. Bir ülkede rüşvet, yolsuzluk,
vergi kaçırma, kara para aklama, kayıt dışı sermaye, hukuksuzluk, şiddet ve
korku yönetimi, kısıtlı özgürlükler, parlamentonun doğru çalışmaması,
enflasyon, pahalılık, işsizlik, yurt dışına sermaye kaçırımı, yetersiz temel
eğitim ve ahlaksal çöküntüler gibi sorunlar bir arada görülüyorsa, bu durum derin
bir yönetim krizi, yapısal sorunlar ve ciddi bir toplumsal çöküşün habercisidir.
. Bu belirtiler, devletin temel
işleyiş mekanizmalarının aksadığını, hukukun üstünlüğünün erozyona uğradığını
ve toplumsal dokunun zedelendiğini gösterir.
. Sorunlar için çözüm yolları
bulunabilir mi?
. Yurttaşlara hangi görevler
düşer?
Bu durumdan çıkarılabilecek
temel sonuçlar şunlardır:
-Hukukun Üstünlüğünün Kaybı:
Yolsuzluk, rüşvet ve
hukuksuzluk, yasalara olan güvenin sarsıldığını ve devletin adalet dağıtma
kapasitesinin zayıfladığını gösterir.
-Ekonomik Kriz ve
İstikrarsızlık:
Enflasyon, pahalılık, işsizlik
ve sermaye kaçışı, ekonominin sağlıklı işlemediğini, üretimin aksadığını ve
yatırım ortamının “güvensiz” hale geldiğini ortaya koyar.
Kayıt dışı sermaye ve kara para
aklama ise ekonomideki şeffaflık eksikliğini ve yasa dışı faaliyetlerin
yaygınlığını gösterir.
-Demokratik Kurumların
Zayıflaması:
Parlamentonun işlevsizliği ve
kısıtlı özgürlükler, demokratik katılımın engellendiğini, hesap verebilirliğin
azaldığını ve yönetimin denetimsiz hale geldiğini işaret eder.
Şiddet ve korku yönetimi ise
bireysel hak ve özgürlüklerin baskı altına alındığını gösterir.
-Toplumsal ve Ahlaksal Çözülme:
Ahlaksal çöküntüler ve yetersiz
eğitim, toplumun değer yargılarının aşındığını, liyakatsizliğin arttığını ve
geleceğe yönelik umutların zedelendiğini gösterir.
Bu durum, toplumsal dayanışmayı
da olumsuz etkiler.
-Devlete Güvenin Azalması:
Tüm bu sorunlar, vatandaşların
devlete, kurumlarına ve geleceğe olan inancını ciddi şekilde zayıflatır.
Bu ise son derece tehlikelidir.
Ülkenin bütünlüğü ve gücü için
sorundur.
- SORUNLAR İÇİN ÇÖZÜM YOLLARI
Bu denli köklü sorunların
çözümü, uzun soluklu, kararlı ve kapsamlı reformlar gerektirir.
Tek bir alana odaklanmak yerine,
tüm sorun alanlarına eş zamanlı ve bütüncül bir yaklaşımla müdahale
edilmelidir.
1-Hukukun Üstünlüğünün Tesis
Edilmesi:
Bağımsız Yargı:
Yargının siyasi etkilerden
arındırılması, hâkim ve savcıların liyakat ve bağımsızlık ilkesine göre
atanması ve görevden alınması.
Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik:
Devlet kurumlarında şeffaflığın
artırılması, kamu harcamalarının denetlenebilir olması ve yolsuzlukla mücadele
eden kurumların güçlendirilmesi.
Yolsuzluk yapanların mevki ve
statüsü ne olursa olsun yargılanması.
Yasa Uygulamasında Eşitlik:
Kanunların herkes için eşit
şekilde uygulanması, torpil ve kayırmacılığın önlenmesi.
2-Ekonomik İstikrar ve Adalet:
Güvenilir Ekonomi Yönetimi:
Şeffaf, öngörülebilir ve kurala
dayalı bir ekonomi politikası izlenmesi.
Üretimi Teşvik:
Yüksek katma değerli üretime
dayalı bir ekonomik modelin benimsenmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve
istihdamın artırılması.
Vergi Adaleti:
Vergi sisteminin daha adil hale
getirilmesi, vergi kaçakçılığının önüne geçilmesi ve kayıt dışı ekonominin
kayıt altına alınması.
Sermayenin Ülkeye Dönüşü:
Hukuki güvenlik ve ekonomik
istikrarın sağlanarak yurt dışına kaçan sermayenin ülkeye geri dönmesinin
teşvik edilmesi.
3-Demokratik Kurumların
Güçlendirilmesi:
Parlamenter Sistemde
İyileştirme:
Parlamentonun gerçek bir denetim
ve yasama organı olarak işlev görmesini sağlayacak reformlar yapılması.
Özgürlüklerin Genişletilmesi:
İfade, basın, toplanma ve
örgütlenme özgürlüklerinin anayasal güvence altına alınması ve fiilen
uygulanması.
Sivil Toplumun Desteklenmesi:
Sivil toplum kuruluşlarının
bağımsız çalışmalarının özendirilmesi ve katılımcı “demokrasiye” katkılarının
önemsenmesi.
4-Eğitim ve Ahlaki Değerlerin
Yeniden İnşası:
Nitelikli Eğitim:
Temel eğitimin kalitesinin
artırılması, “eleştirel düşünme, problem çözme ve etik değerleri” öğreten bir
müfredatın oluşturulması.
Liyakat Esası:
Kamuda ve özel sektörde liyakatin
tek ölçüt haline gelmesi, atamalarda bilgi, beceri ve ahlaki değerlerin
öncelikli kriter olması.
Değerler Eğitimi:
Ailede, okulda ve toplumda
dürüstlük, adalet, empati, sorumluluk gibi evrensel ve milli değerlerin
sistemli bir şekilde işlenmesi.
- YURTTAŞLARA DÜŞEN GÖREVLER
Bu denli karmaşık sorunların
çözümünde, sadece devletin değil, yurttaşların da etken bir rol üstlenmesi yaşamsal
önem taşır.
Bilgi Edinme ve Sorgulama:
Medya okuryazarlığı becerilerini
geliştirerek doğru bilgiye ulaşmak, yetkililerin açıklamalarını sorgulamak ve
eleştirel bir bakış açısı geliştirmek.
Pasif bilgi tüketicisi olmaktan
kaçınmak, üretici bir birey olmak...
Hesap Sorma ve Katılım:
Yöneticilerden hesap sorma
mekanizmalarını (seçimler, dilekçe hakkı, kamuoyu oluşturma vb.) etkin
kullanmak.
Sivil toplum kuruluşlarına
katılarak veya gönüllü olarak çalışarak toplumsal sorunlara çözüm arayışlarına
dahil olmak.
Toplumsal ve Ahlaksal Değerlere
Sahip Çıkma:
Kendi günlük yaşamlarında
dürüstlük, adalet, saygı gibi değerleri yaşatmak ve çevrelerine bu konuda iyi
bir örnek olmak.
Küçük yaştan itibaren çocuklara
bu değerleri aşılamak...
Hukuka Saygı ve Yasal Yolları
Kullanma:
Her durumda hukukun üstünlüğüne
inanmak ve sorunların çözümünde yasal yollara başvurmak. Yolsuzluğa ve
haksızlığa karşı çıkmak, ihbar mekanizmalarını kullanmaktan çekinmemek.
Dayanışma ve Toplumsal Birlik:
Ayrıştırıcı söylemlerden
kaçınmak, farklılıkları zenginlik olarak görmek ve ortak sorunlar karşısında
toplumsal dayanışmayı güçlendirmek.
Seçimlerde Sorumluluk:
Demokrasinin temel taşı olan seçimlerde
bilinçli, araştırmacı ve sorgulayıcı bir yaklaşımla oy kullanmak.
Yalnızca vaatlere değil,
adayların geçmiş “performanslarına” ve “değerlerine” de dikkat etmek.
Eğitim ve Farkındalık:
Kendi eğitimlerini önemsemek ve
toplumsal farkındalığı artıracak çalışmalara destek vermek.
- ÖZETLE:
. Bu sorunlar bir gecede ortaya
çıkmadığı gibi, bir gecede de çözülmez.
Ancak kararlı bir irade,
kapsamlı reformlar ve en önemlisi yurttaşların aktif katılımıyla bu zorlu süreç
aşılabilir ve daha müreffeh, adil ve özgür bir toplum inşa edilebilir.
Sizce bu süreçte “uluslar arası
kurumların” ve “diaspora Türklerinin” rolü ne olabilir, diye de düşünülebilir.
Neler yapılabilir?
Nasıl davranılmalıdır?
Nasıl bir düşünce yöntemi
geliştirilebilir?
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,
2025.06.26, Mff..
. (Araştırma ve incelemeye
dayanan değerlendirme yazım.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: