15 Nisan 2025 Salı

İKLİM YASASI

 .  TÜRKİYE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE UYUM YASASINI MECLİSTE KABUL ETMİŞ MİDİR?

- Evet, Türkiye İklim Değişikliği ve Uyum Yasası Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunulmuş ve kabul edilme süreci devam etmektedir.

.   Son gelişmeler itibarıyla (15 Nisan 2025):

-TBMM Genel Kurulu'nda İklim Kanunu Teklifi'nin görüşmelerine başlanmıştır.

-Teklifin ilk 4 maddesi TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilmiştir.

-Görüşmelerin 15 Nisan 2025 Salı günü devam etmesi beklenirken, gelen tepkiler üzerine görüşmeler şimdilik TBMM gündeminden çıkarılmıştır.

Teklifin tekrar komisyona gönderileceği belirtilmektedir.

-Dolayısıyla, yasanın tamamı henüz Meclis'ten geçmiş değildir, ancak ilk aşaması tamamlanmıştır.

-Süreç, Meclis'teki görüşmelerin yeniden başlamasıyla devam edecektir.

.   İKLİM YASASI NEDİR?

- Türkiye ve halkı için zararları nelerdir? Neden çekilmek zorundayız?

İklim yasası, genel olarak, sera gazı emisyonlarını azaltmayı ve iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı toplumu ve ekosistemleri güçlendirmeyi amaçlayan yasal düzenlemeler bütünüdür.

.   Bu yasalar, ülkelerin uluslar arası iklim anlaşmaları kapsamındaki taahhütlerini yerine getirmelerine yardımcı olurken, aynı zamanda ulusal düzeyde iklim değişikliğiyle mücadele ve uyum çabalarını çerçevelendirir.

7 Nisan 2025 tarihinde yürürlüğe giren "İklim Değişikliği ve Uyum Yasası" ile Türkiye, iklim değişikliğiyle mücadelede yasal bir çerçeve oluşturmuştur.

.   Türkiye ve Halkı İçin Olası Zararları:

İklim yasasının potansiyel zararları, uygulamanın detaylarına, geçiş sürecinin yönetimine ve ekonomik yapıya bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

.   Bazı olası zararlar şunlar olabilir:

-Ekonomik Yük:

Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için yeni raporlama, denetim, belgelendirme ve yatırım yapma zorunlulukları maliyet artışına neden olabilir. Bu durum, bazı işletmelerin rekabet gücünü azaltabilir ve hatta kapanmalarına yol açabilir.

-Tarım Sektöründe Zorluklar:

Su yönetimi kısıtlamaları, alternatif ürün zorunlulukları, gübre ve ilaç kullanımındaki sınırlamalar gibi faktörler tarımsal üretimde verim düşüşüne ve maliyet artışına neden olabilir.

Bu durum, gıda fiyatlarını yükseltebilir ve gıda güvenliğini etkileyebilir.

Özellikle kurak bölgelerde üretim daralması yaşanabilir.

-Enerji Sektöründe Dönüşüm Maliyeti:

Fosil yakıtlardan yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş süreci önemli yatırımlar gerektirebilir. Bu durum, enerji fiyatlarına yansıyabilir.

-İstihdam Kayıpları:

Özellikle fosil yakıtlarla ilgili sektörlerde dönüşüm nedeniyle iş kayıpları yaşanabilir.

-Rekabet Dezavantajı:

Uyum sürecinde yavaş davranan veya yeterli destek alamayan sektörler, uluslararası pazarlarda rekabet dezavantajı yaşayabilir.

Özellikle Avrupa Birliği'nin Yeşil Mutabakatı ile uyum zorunluluğu, ihracat yapan sektörler için ek yükümlülükler getirebilir.

-Sosyal Etkiler:

Artan maliyetler ve fiyatlar, özellikle düşük gelirli kesimleri olumsuz etkileyebilir.

.    Türkiye'de 2025 yılında yürürlüğe giren bir iklim yasası bulunmaktadır.

- Belki sorunuzda kastettiğiniz, Türkiye'nin geçmişte Paris İklim Anlaşması'nı onaylama sürecindeki gecikmeler ve bu konudaki tartışmalar olabilir.

- Türkiye, Paris Anlaşması'nı 2021 yılında onaylamıştır ve 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefi belirlemiştir.

Türkiye'nin Paris Anlaşması'nı onaylama sürecinde yaşadığı bazı zorluklar ve dile getirdiği gerekçeler şunlardı:

-Finansman Talebi:

Türkiye, gelişmiş ülkelerin iklim değişikliğiyle mücadele için gelişmekte olan ülkelere yönelik taahhüt ettiği finansmana (özellikle Yeşil İklim Fonu) adil bir şekilde erişemediğini belirtiyordu.

Gelişmiş ülkelerle aynı kategoride değerlendirilmek istemiyordu.

-Ekonomik Kalkınma Öncelikleri:

Türkiye, ekonomik kalkınma hedefleriyle iklim değişikliğiyle mücadele çabalarını dengelemek gerektiğini vurguluyordu.

-Adil Yük Paylaşımı:

Türkiye, iklim değişikliğine tarihi sorumluluğu daha az olan bir ülke olarak, yükümlülüklerin adil bir şekilde paylaşılması gerektiğini savunuyordu.

.  Ancak sonuç olarak Türkiye, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede yerini almış ve Paris Anlaşması'nı onaylayarak uzun vadeli iklim hedeflerini belirlemiştir.

.  Şu anda gündemde olan, bu hedeflere ulaşmak için gerekli politikaların uygulanması ve iklim yasasının hayata geçirilmesidir.

.  ALMANYA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE UYUM YASASINI KABUL ETMİŞ MİDİR?

.   Almanya'da İklim Koruma Yasası (Klimaschutzgesetz) yürürlüktedir. Bu yasa, ülkenin sera gazı emisyonlarını azaltma hedeflerini ve iklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlama çabalarını yasal bir çerçeveye oturtmaktadır.

Almanya'nın ilk İklim Koruma Yasası 2019 yılında kabul edilmiş, ancak daha sonra Anayasa Mahkemesi'nin 2021 yılında aldığı bir karar üzerine 2021 yılında güncellenerek daha da sıkılaştırılmıştır.

Güncellenen İklim Koruma Yasası'nın temel hedefleri şunlardır:

-Sera gazı emisyonlarının 1990 seviyelerine kıyasla 2030'a kadar en az %65 oranında azaltılması.

-2040'a kadar emisyonların en az %88 oranında azaltılması.

-2045 yılına kadar iklim nötrlüğüne ulaşılması.

-2050'den sonra negatif emisyonlara ulaşılması.

Yasa ayrıca, bu hedeflere ulaşmak için sektörel emisyon hedefleri belirlemekte ve hedeflere uyulmaması durumunda alınacak önlemleri düzenlemektedir. İklim Değişikliği Bilirkişi Kurulu (Expertenrat für Klimafragen) yasanın uygulanmasını denetlemekte ve hükümete tavsiyelerde bulunmaktadır.

.  Son olarak, Nisan 2024'te Alman koalisyon hükümeti, iklim koruma yasasında bazı esneklikler getiren bir güncelleme üzerinde anlaşmaya varmıştır. Bu güncelleme, katı sektörel hedefler yerine genel emisyon azaltım hedeflerine odaklanmayı amaçlamaktadır. Ancak bu değişiklikler hala tartışılmaktadır ve yasanın temel hedefleri yürürlüktedir.

.  Özetle, Almanya'da kapsamlı bir İklim Değişikliği ve Uyum Yasası yürürlüktedir ve sürekli olarak güncellenmektedir.

.  DÜNYADA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE UYUM YASASINI KABUL ETMİŞ ÜLKELER HANGİLERİDİR?

.  Dünya genelinde birçok ülke, iklim değişikliğiyle mücadele ve uyum çabalarını yasal bir zemine oturtmak amacıyla İklim Değişikliği ve Uyum Yasaları veya benzeri çerçeve yasalar kabul etmiştir. Bu yasaların kapsamı, hedefleri ve mekanizmaları ülkeden ülkeye farklılık gösterebilir.

.  Kesin ve güncel bir liste sunmak dinamik bir süreç olduğundan zor olsa da, "Climate Change Laws of the World" veri tabanı gibi kaynaklar bu konuda kapsamlı bilgiler sunmaktadır. Bu tür veri tabanları, ülkelerin ulusal düzeydeki iklim değişikliğiyle ilgili yasalarını ve politikalarını derlemektedir.

.  İklim Değişikliği ve Uyum Yasası kabul eden veya bu yönde önemli adımlar atmış bazı ülkeler şunlardır:

A) Avrupa Birliği (AB) Ülkeleri:

Birçok AB üyesi ülke, AB'nin genel iklim politikalarına ek olarak kendi ulusal iklim yasalarını oluşturmuştur.

-Almanya: İklim Koruma Yasası (Klimaschutzgesetz)

-Fransa: Enerji ve İklim Yasası (Loi relative à l'énergie et au climat)

-Birleşik Krallık: İklim Değişikliği Yasası (Climate Change Act)

-Danimarka: İklim Yasası (Klimaloven)

-İrlanda: İklim Eylemi ve Düşük Karbon Geliştirme Yasası (Climate Action and Low Carbon Development Act)

-İspanya: İklim Değişikliği ve Enerji Geçişi Yasası (Ley de Cambio Climático y Transición Energética)

- İsveç: İklim Politikası Çerçevesi (Klimatpolitiska ramverket)

B) Diğer Avrupa Ülkeleri:

-Norveç: İklim Değişikliği Yasası (Klimatiloven)

-İsviçre: CO2 Yasası (CO2-Gesetz)

C) Okyanusya:

-Yeni Zelanda: İklim Değişikliği Yanıtı (Sıfır Karbon) Değişiklik Yasası (Climate Change Response (Zero Carbon) Amendment Act)

-Fiji: İklim Değişikliği Yasası (Taslak) (Climate Change Act (Draft))

-Avustralya: İklim Değişikliği Yasası (Climate Change Act)

-Bahamalar: İklim Değişikliği ve Karbon Piyasası Girişimleri Yasası (Climate Change and Carbon Market Initiatives Act)

Ç) Asya:

-Japonya: Sera Gazı Emisyon Azaltımının Teşviki Hakkında Kanun (Law Concerning the Promotion of the Measures to Cope with Global Warming) gibi çeşitli düzenlemeler bulunmaktadır.

-Güney Kore: Sera Gazı Emisyonlarının Ticareti ve Tahsisi Hakkında Kanun (Act on the Allocation and Trading of Greenhouse Gas Emissions Permits) gibi yasalar mevcuttur.

-Hindistan: Enerji Koruma (Değişiklik) Tasarısı (Energy Conservation (Amendment) Bill) gibi adımlar atılmıştır.

D) Amerika:

-Kanada: Net-Sıfır Emisyonlar Hesap Verebilirlik Yasası (Net-Zero Emissions Accountability Act)

-Şili: İklim Değişikliği Çerçeve Yasası (Marco Legal de Cambio Climático)

E) Afrika:

-Nijerya: İklim Değişikliği Yasası (Climate Change Act)

-Kenya: İklim Değişikliği Eylem Planı (Climate Change Action Plan) gibi politika belgeleri bulunmaktadır.

Önemli Notlar:

Bu liste kapsamlı değildir ve sürekli değişmektedir.

Birçok ülke iklim politikalarını geliştirme ve yasal çerçeveler oluşturma sürecindedir.

Bazı ülkelerde "İklim Değişikliği ve Uyum Yasası" adı altında tek bir kapsamlı yasa bulunmayabilir, ancak farklı sektörleri ve konuları düzenleyen çeşitli yasalar ve politikalar iklim değişikliğiyle mücadele ve uyum hedeflerine hizmet edebilir.

Bazı ülkelerin anayasalarında da iklim değişikliğiyle ilgili hükümler bulunmaktadır.

.   En güncel ve detaylı bilgi için Climate Change Laws of the World gibi veri tabanlarını ve ilgili ülkelerin resmi kaynaklarını incelemek faydalı olacaktır.

.  TÜRKİYE'NİN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE UYUM YASASINI KABUL "ETMEME" İHTİMALİ VAR MI?

.  Evet, Türkiye'nin İklim Değişikliği ve Uyum Yasası'nı tamamen kabul etmeme ihtimali her zaman vardır, ancak mevcut durumda bu ihtimalin ne kadar yüksek olduğunu söylemek zordur.

.     Kabul Etmeme İhtimalini Artıran Faktörler:

-Siyasi İrade Değişikliği:

Meclis çoğunluğunun veya hükümetin değişmesi durumunda, iklim politikalarına verilen önem azalabilir ve yasa tasarısı geri çekilebilir veya rafa kaldırılabilir.

-Ekonomik Endişeler:

Yasanın getireceği potansiyel ekonomik yükler ve sektörler üzerindeki olası olumsuz etkiler gerekçesiyle bazı kesimlerden gelen baskılar artabilir ve bu durum yasalaşma sürecini olumsuz etkileyebilir. Özellikle ekonomik zorlukların yaşandığı dönemlerde bu endişeler daha da belirginleşebilir.

-Toplumsal Muhalefet:

Yasanın içeriği ve etkileri konusunda kamuoyunda geniş çaplı bir anlaşmazlık veya muhalefet oluşursa, siyasi aktörler bu tepkileri dikkate alarak yasayı erteleyebilir veya tamamen reddedebilir.

-Lobi Faaliyetleri:

Fosil yakıt endüstrisi gibi yasanın kendilerine maliyet getireceğini düşünen sektörlerin yoğun lobi faaliyetleri, yasanın kabulünü zorlaştırabilir veya içeriğini sulandırabilir.

-Teknik ve Uygulama Zorlukları:

Yasanın uygulanabilirliği konusunda ciddi teknik zorluklar veya belirsizlikler ortaya çıkarsa, Meclis yasanın yeniden değerlendirilmesine veya geri çekilmesine karar verebilir.

.    "Kabul Etme" İhtimalini Güçlendiren Faktörler:

.  Uluslararası Baskı ve Taahhütler:

Türkiye'nin Paris İklim Anlaşması'nı onaylamış olması ve 2053 net sıfır emisyon hedefi gibi uluslararası taahhütleri bulunmaktadır. Bu taahhütlerin yerine getirilmesi için yasal bir çerçeve oluşturulması gerekmektedir. Uluslararası toplumun ve finans kuruluşlarının iklim politikalarına yönelik artan beklentisi de bu yönde bir baskı oluşturmaktadır.

.  İklim Değişikliğinin Artan Etkileri:

Türkiye'nin de giderek daha fazla hissettiği kuraklık, sel, orman yangınları gibi iklim değişikliğinin olumsuz etkileri, kamuoyunda ve siyasette iklim eylemi için bir farkındalık ve talep oluşturmaktadır.

.  Avrupa Birliği ile Uyum Süreci:

Türkiye'nin AB Yeşil Mutabakatı'na uyum sağlama çabaları, iklim yasasının kabul edilmesini önemli kılmaktadır. AB ile ticari ilişkilerin sürdürülebilirliği için bu uyum zorunludur.

.  Siyasi İradenin Varlığı (Şu An İçin):

Şu anki hükümetin ve Meclis'teki çoğunluğun iklim yasasını gündeme almış ve ilk aşamasını geçirmiş olması, siyasi iradenin varlığını göstermektedir. Ancak, yukarıda belirtildiği gibi bu irade değişebilir.

.  Toplumsal Bilinç ve Talepler:

Çevre örgütleri, bilim insanları ve giderek artan sayıda vatandaş, iklim değişikliğiyle mücadele için güçlü bir yasal çerçeve talep etmektedir.

.           Sonuç:                        .

Şu an itibarıyla Türkiye'nin İklim Değişikliği ve Uyum Yasası'nı tamamen kabul etmeme ihtimali düşük olsa da tamamen ortadan kalkmış değildir.

Yasanın Meclis gündeminden çıkarılması ve tekrar komisyona gönderilmesi, sürecin beklenenden daha karmaşık ve tartışmalı olabileceğini göstermektedir.

Yasanın nihai olarak kabul edilip edilmeyeceği, siyasi gelişmeler, ekonomik koşullar, toplumsal tepkiler ve lobi faaliyetleri gibi çeşitli faktörlere bağlı olacaktır.

Sürecin yakından takip edilmesi önemlidir. 15.04.2025

https://gemini.google.com/app/fd8f9131aebb92fe?hl=tr

 

- İKLİM KANUNU NEDİR, NE DEĞİLDİR...

AKP'nin hazırladığı İklim Kanun teklifi Meclis Genel Kurulu'nda geçtiğimiz hafta ele alındı, 20 maddeden ilk dördü kabul edildi. Görüşmelere yarın (15 Nisan 2025) devam edilecek.

Ancak çok sayıda soru işareti ve dezenformasyon var. Nedir bu İklim Kanunu, kim neden karşı çıkıyor...

Türkiye’nin yaklaşık iki yıldır gündeminde olan ve geçtiğimiz hafta itibarıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda görüşmelerine başlanan İklim Kanunu hakkında çok sayıda soru işareti bulunuyor. Sosyal medyada ortaya çıkan dezenformasyon senaryolarıyla birlikte kafalar iyice karıştı. Kanun, Türkiye'nin 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşması ve iklim değişikliğiyle etkin mücadele edilmesi amaçlı düzenlemeler içeriyor. 

https://www.odatv.com/ozel/turkiyenin-kafasini-karistiran-gundem-iklim-kanunu-nedir-ne-degildir-120094511?sayfa=3

 

- İKLİM KANUNU NEDİR? 14 Nisan 2025 11:30

- İklim kanunu, iklim değişikliğiyle mücadele etmek amacıyla doğa dostu politikaların ve önleyici tedbirlerin toplandığı hukuki bir metindir. İklim yasasıyla, karbon salınımının azaltılması, yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygılaştırılması ve sürdürülebilir bir gelecek oluşturulması amaçlanır.

Kurumların ve kişilerin uymaları gereken standartlar belirlenir.

Sera gazı emisyonlarını düşürecek adımlar atılır.

İklim kanunu nedire bir örnek olarak , Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı‘nın yayınladığı, 2024-2030 yılları arasında uygulamaya geçirilmesi beklenen Azaltım Stratejisi ve Eylem Planı verilebilir. Bu eylem planında elektrikli araçların yaygınlaşması, atık dönüşüm sistemleri vb. uygulamalarla alınabilecek tedbirler belirlenmiştir.

İklim yasasının çevre dostu politikaları her alanda değişim gerektirir.

Tarımdan sanayiye, ulaştırmadan inşaata kadar kapsamlı bir dönüşüm öngörülür.

Örneğin, Avrupa’da uygulanan kapsamlı iklim kanunlarında, şirketlerin doğaya daha az zarar veren teknolojilere yatırım yapması zorunlu kılınmıştır.

Ülkemizde uygulanan ÇED Raporu ve Çevre İzin Belgesi süreçleri  de önleyici tedbirlere güzel birer örnektir. ÇED Raporu ve Çevre İzin Belgesi sayesinde şirketlerin tamamen kazanç odaklı bir şekilde faaliyetlerini sürdürmelerinin önüne geçilir. Faaliyetlerini sürdürürken çevreye zarar vermemeleri amaçlanır.

1. İKLİM KANUNU GEREKLİ Mİ?

Dünya genelinde ısınma oranının 1,5°C’lik eşiği aşmaması, Paris Antlaşması‘nda da üzerinde durulması planlanan, bilim insanlarının ortak bir talebidir.

Bu kritik sınır aşıldığında, gezegenin büyük bir bölümünde yağış rejimleri değişebilir ve besin zinciri derinden etkilenebilir.

-Ekonomik İstikrarı Korur: 

Şiddetli hava olayları, sel ve kuraklık gibi afetler, tarım ve turizm gibi sektörlerde milyarlarca dolarlık zarara yol açar. İklim yasası, iklim krizinin yıkıcı etkilerini sınırlayarak ekonominin devamlılığını sağlar.

-Toplumsal Dönüşümü Hızlandırır: 

Kanunlar, toplumu etkileyen en güçlü araçlardır. İklim kanunu, bireylerin ve şirketlerin enerji tüketimini azaltmaya ve daha temiz kaynaklara yönelmeye teşvik eder.

-Doğa ile Uyumlu Yaşamı Destekler: 

Doğal kaynakların hızla tükenmesine karşı alınacak tedbirler, gelecek nesillerin de sürdürülebilir bir dünyada yaşamasına yardımcı olur.

-Küresel Sorumluluğu Üstlenir: 

İklim anlaşması metinleri, uluslar arası iş birliğini artırır. Bunun parçası olan iklim değişikliği kanunu, ülkelerin ortak sorumluluk almasını mümkün kılar.

3. İKLİM YASASI HANGİ ÜLKELERDE VAR?

Günümüzde birçok ülke, gezegenin geleceğini korumak için “iklim yasası” çıkarmış durumda. En bilinen örneklerden bazılarını aşağıda bulabilirsiniz:

-İngiltere: 2008’de yayımlanan İklim Değişikliği Yasası (Climate Change Act), sera gazı emisyonlarını %80 oranında azaltma hedefiyle yola çıktı. Daha sonra bu hedef, “net sıfır” emisyonu da kapsayacak şekilde genişletildi.

-Almanya: 2019’da İklim Koruma Yasası’nı kabul eden Almanya, 2030’a kadar karbon salımını %55 düşürmeyi hedeflediğini açıkladı.

-Danimarka: 2020 yılında İklim Yasası’nı güncelleyen Danimarka, 2030’a kadar emisyonları %70 azaltma hedefi belirledi.

-İsveç: İsveç İklim Yasası, 2045 yılına kadar net sıfır sera gazı salımına ulaşmayı planlıyor.

TÜRKİYE’DE İKLİM YASASI VAR MI?

.   Bir diğer merak konusu ise “Türkiye’de iklim yasası var mı?” sorusu.

.   Henüz kapsamlı bir kanun yürürlükte değil, ancak çeşitli yönetmelikler ve kararnameler iklim politikalarını şekillendiriyor.

Bununla birlikte, özellikle son yıllarda farklı platformlarda “iklim kanunu” başlığı altında çeşitli çalışmalar yürütüldüğünü görebiliriz.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yenilenebilir enerji ve çevre dostu uygulamalar konusunda birtakım teşvikleri devreye soktu.

Örneğin, elektrikli araçlar için vergi avantajları sağlandı ve güneş enerjisi yatırımları desteklendi. Ancak bunlar, kapsamlı bir “iklim kanunu” olarak tanımlanmadı.

Daha çok, mevcut iklim anlaşması hükümlerine uyum sağlamayı amaçlayan düzenlemeler olarak karşımıza çıktı.

İklim Değişikliği Kanunu bağlamında, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları ve akademisyenler, uzun süredir kapsamlı bir metnin gerekliliğini savunuyor. Çünkü Türkiye de çevreyle ilgili sorunlar yaşıyor ve fosil yakıt ağırlıklı enerji sisteminden yenilenebilir kaynaklara geçme ihtiyacı hissediyor. Sıcaklıkların artması, kuraklık ve su kaynaklarının azalması gibi sorunlar, gündemi işgal ediyor. Dolayısıyla, kapsamlı bir iklim yasası talebi her geçen gün büyüyor.

https://camlicacevre.com/iklim-kanunu-nedir/

 

TÜRKİYE’NİN İLK İKLİM KANUNU NELER GETİRİYOR?

.  Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye’nin ilk İklim Kanunu ile ilgili merak edilen 14 soruyu yanıtladı.

20 madde, 2 geçici madde ve 3 farklı kanunda değişiklik içeren kanun teklifi ile iklim değişikliğiyle mücadele yasal zemine kavuşturulacak.

İklim Kanunu ile; iklim değişikliği kaynaklı afetlerin yıkıcı etkilerine karşı dirençli şehirlerin oluşturulması, yenilenebilir enerji kaynaklarının teşvikiyle doğa dostu üretim, biyoçeşitlilik ve yeşil alanların korunması sağlanacak.

Su ve gıda güvenliğinin artırılması için alınması gereken tedbirler yasal düzenleme altına alınacak. Ekonominin, şehirlerin, tarım ve gıda başta olmak üzere kritik sektörlerin iklim krizinden en az etkilenmesi için yapılacak düzenlemeleri içeren kanun teklifi ile yerel ve ulusal eylem planlarının hazırlanması sağlanacak.

Afetlerin neden olduğu kayıp ve zararların azaltılması amacıyla risk değerlendirme, izleme, bilgilendirme ve erken uyarı sistemler bütünleşik afet yönetimi esas alınarak geliştirilecek. Sektörlerin uluslararası rekabet gücünün artırılması için doğa dostu üretim süreci yasal güvenceye alınacak.

https://csb.gov.tr/turkiye-nin-ilk-iklim-kanunu-neler-getiriyor-bakanlik-faaliyetleri-40594

 

-  İKLİM KANUNU İLE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR SON GÜNLERDE ARTIŞ GÖSTERDİ.

Türkiye'nin ilk iklim kanunu için teklif geçtiğimiz haftalarda Meclis'e geldi.

TBMM Genel Kurulu'nda bu hafta İklim Kanunu Teklifi’nin görüşmelerine devam edilecek.

TBMM’ye sunulan Türkiye’nin ilk "İklim Kanunu" 20 maddelik teklifinin ilk 4 madde kabul edildi.

Peki, TBMM iklim kanunu kabul edildi mi?

.     İklim Kanunu Teklif maddeleri neler?

. Kabul edilen maddelere göre, yeşil büyüme vizyonu ve net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda iklim değişikliğiyle mücadeleyi amaçlayan teklif, iklim değişikliği ile mücadelede esas olan sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyum faaliyetlerini, planlama ve uygulama araçlarını, gelirleri, izin ve denetim ile bunlara ilişkin yasal ve kurumsal çerçevenin usul ve esaslarını kapsıyor.

.  Teklifte, "Adil geçiş", "Birincil piyasa", "Denkleştirme", "Emisyon Ticaret Sistemi (ETS)", "Gömülü sera gazı emisyonları" ile "Gönüllü karbon piyasaları", "İklim adaleti" gibi tanımlar yer alıyor.

İklim değişikliğiyle mücadelede genel ilkelerin belirlendiği teklife göre, iklim değişikliği ile mücadelede Türkiye'nin "ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar ve göreceli kabiliyetler" ilkesi dikkate alınarak, eşitlik, iklim adaleti, ihtiyatlılık, katılım, entegrasyon, sürdürülebilirlik, şeffaflık, adil geçiş ve ilerleme yaklaşımları esas alınacak.

.  Ulusal Katkı Beyanında, net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda ülkenin kalkınma öncelikleri ve özel koşulları göz önünde bulundurulacak ve bu çerçevede önlemler alınacak.

Sera gazı emisyonlarının azaltımı ve iklim değişikliğine uyum faaliyetlerine ilişkin ilerlemeler yıllık bazda İklim Değişikliği Başkanlığınca izlenecek.

.  Gerekli görülen tedbirlerin alınması amacıyla görev alanı dahilinde, kurumlar arası koordinasyonu sağlamak, faaliyetleri ve standartları belirlemek, gelişmeleri izlemek, karbon fiyatlandırmasına ilişkin piyasaya dayalı mekanizmaları düzenlemekle İklim Değişikliği Başkanlığı yetkili olacak.

Kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler, kendi yetki ve sorumlulukları çerçevesinde plan ve projeler yapacak, yaptıracak, uygulayacak, destekleyecek ve işbirliği yapacak.

.  Kişisel Verilerin Korunması Kanunu hükümleri saklı kalmak kaydıyla, İklim Değişikliği Başkanlığı, düzenlemenin uygulanmasına yönelik gerekli gördüğü bilgi, belge ve veriyi, kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerden doğrudan istemeye yetkili olacak.

.   Kendilerinden bilgi ve belge talebinde bulunulanlar, bunları istenilen sürede bedelsiz olarak Başkanlıkla paylaşacak.

.  Başkanlık, kendi iş ve işlemleri için ihtiyaç duyduğu verileri de öncelikli olarak Ulusal Coğrafi Bilgi Platformundan temin edecek. Başkanlık, temin ettiği veriler ile kendi ürettiği verileri de kamu kurum ve kuruluşları ile paylaşılmak üzere Ulusal Coğrafi Bilgi Platformuna aktaracak.

İklim Değişikliği Başkanlığı, Ulusal Coğrafi Bilgi Platformunda bulunmayan verileri ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile protokol yaparak temin edebilecek. Milli savunma ve milli güvenliğe ilişkin bilgi ve belgelerin paylaşılmasına dair usul ve esaslar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve ilgili bakanlık tarafından müşterek belirlenecek.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, sınırlarını açıkça belirlemek ve yazılı olmak kaydıyla gerektiğinde yetkilerini Başkanlığa devredebilecek.

- İklim Kanunu'nda kabul edilen ilk 4 madde neler?

TBMM Genel Kurulunda, İklim Kanunu Teklifi'nin ilk 4 maddesi kabul edildi. AK Parti'nin hazırladığı teklif ile iklim değişikliğiyle daha etkin mücadele sağlanması hedefleniyor. 2053 net sıfır emisyon hedefine yönelik de pek çok adım atılacak.

. Kabul edilen maddelere göre, yeşil büyüme vizyonu ve net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda iklim değişikliğiyle mücadeleyi amaçlayan teklif, iklim değişikliği ile mücadelede esas olan sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyum faaliyetlerini, planlama ve uygulama araçlarını, gelirleri, izin ve denetim ile bunlara ilişkin yasal ve kurumsal çerçevenin usul ve esaslarını kapsıyor.

https://www.yenisafak.com/foto-galeri/ozgun/iklim-kanununda-son-gelismeler-2025-tbmm-iklim-kanunu-kabul-edildi-m-iklim-kanunu-nedir-ne-zaman-cikacak-iklim-kanunu-teklifi-maddeleri-nelerdir-4695180/6

 

- İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ POLİTİKALARI VE YASAL YÜKÜMLÜLÜKLER: TÜRKİYE’DEKİ GÜNCEL DURUM (2025)

.  İklim değişikliği politikalarının temel amacı, sera gazı emisyonlarını azaltarak ve iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı direnci artırarak sürdürülebilir bir gelecek inşa etmektir. Küresel ısınmayı 1.5°C ile sınırlama hedefi doğrultusunda, ülkeler emisyon azaltım taahhütlerini artırmakta ve daha iddialı politikalar uygulamaya koymaktadır.

.  Bu amaç doğrultusunda geliştirilen politikalar genellikle şu hedeflere odaklanır:

-Sera Gazı Emisyonlarını Azaltmak: Fosil yakıt kullanımını azaltmak, enerji verimliliğini artırmak, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek, sanayi ve ulaşım sektörlerinde emisyonları düşürmek gibi önlemlerle atmosferdeki sera gazlarını düşürmek.

-İklim Değişikliğine Uyum Sağlamak: İklim değişikliğinin kaçınılmaz etkilerine (kuraklık, sel, aşırı hava olayları vb.) karşı tarım, su kaynakları, şehirler, altyapı ve ekosistemlerin direncini artırmak.

-Sürdürülebilir Kalkınmayı Desteklemek: İklim politikalarını ekonomik kalkınma ve sosyal refah hedefleriyle uyumlu hale getirerek, çevreci bir ekonomiye geçişi sağlamak.

-Uluslararası İşbirliğini Güçlendirmek: Küresel bir sorun olan iklim değişikliğiyle mücadelede uluslararası işbirliğini teşvik etmek ve ortak hedeflere ulaşmak için çaba göstermek.

https://yesilbuyume.org/iklim-degisikligi-politikalari-ve-yasal-yukumlulukler/

 

-  İKLİM KANUNU NEDİR, MECLİSTEN GEÇTİ Mİ?

İklim kanununda neler var? 14 soruda İklim Kanunu 2025 teklifi son durum

-14 SORUDA İKLİM KANUNU TEKLİFİ 2025

1- İklim Kanunu’na neden ihtiyaç duyuldu?

2- Kanun hangi sektörleri ilgilendirecek?

3- Yerel düzeyde hangi adımlar atılacak?

4- İklim kaynaklı afetlere karşı hangi tedbirler alınacak?

5- Su yönetimi ve arazi tahribatının önlenmesi için neler yapılacak?

6- Temiz teknoloji nasıl yaygınlaştırılacak?

7- İklim değişikliği ve yeşil dönüşüm farkındalığı için ne yapılacak?

https://www.hurriyet.com.tr/bilgi/galeri-iklim-kanunu-nedir-maddeleri-neler-iklim-kanununda-neler-var-14-soruda-iklim-kanunu-2025-teklifi-son-durum-42756939

.    Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2025.04.15, MŞ.

.      (Araştırma ve değerlendirme yazım)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapanın adı ve soyadı: