12 Mart 2025 Çarşamba

ÖĞRETMEN OKULLARI VE ENSTİTÜLER

 .  ÖĞRETMEN OKULLARI VE KÖY ENSTİTÜLERİ

A) ÖĞRETMEN OKULLARININ KURULUŞU

Öğretmen okullarının kuruluşu, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, eğitim sistemindeki modernleşme çabalarının bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.

Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde başlayan ve Cumhuriyet döneminde devam eden bir süreçtir.

Bu süreçte, birçok aydın ve devlet adamı öğretmen yetiştirme ihtiyacının farkına vararak bu konuda öncü rol oynamıştır.

Eğitim sisteminin modernleştirilmesi ve öğretmen yetiştirme konularında önemli çalışmalar yapılmaya başlanılmıştır

KURULUŞ SÜRECİ VE ÖNCÜLER:

-İlk Adımlar (19. yüzyıl):

Osmanlı İmparatorluğu'nda modern anlamda öğretmen yetiştiren ilk okul, 16 Mart 1848'de İstanbul'da açılan "Darülmuallimin"dir.

Bu tarih, Türkiye'de öğretmen okullarının kuruluş tarihi olarak kabul edilir.

Darülmuallimin'in açılmasında, dönemin eğitim alanındaki reform çabaları ve özellikle de rüştiye (ortaokul) okullarına öğretmen yetiştirme ihtiyacı etkili olmuştur.

Bu dönemde, Ahmet Cevdet Paşa gibi devlet adamları ve aydınlar, eğitim sisteminin modernleştirilmesi ve öğretmen yetiştirme konularında önemli çalışmalar yapmışlardır.

-Gelişim ve Yaygınlaşma:

Darülmuallimin'in ardından, farklı seviyelerdeki okullara öğretmen yetiştirmek amacıyla çeşitli öğretmen okulları açılmıştır.

Bunlar arasında "Darülmuallimin-i Sıbyan" (ilkokul öğretmen okulu), "Darülmuallimin-i İdadi" (lise öğretmen okulu) ve "Darülmuallimin-i Ali" (yüksek öğretmen okulu) sayılabilir.

Dârülmuallimât 1870 yılında kız öğretmen okulu olarak açılmıştır.

Bu okulların açılmasıyla birlikte, öğretmen yetiştirme konusunda önemli adımlar atılmış ve eğitim sisteminde nitelikli öğretmenlerin sayısı artmıştır.

-Cumhuriyet Dönemi:

Cumhuriyet'in ilanından sonra, öğretmen yetiştirme konusu daha da önem kazanmış ve bu alanda çeşitli reformlar yapılmıştır.

1924 yılında Dârülmuallimât'a Kız Muallim Mektebi adı verilmiştir.

Öğretmen okulları, Cumhuriyet'in ilk yıllarında eğitim sisteminin temelini oluşturmuş ve ülkenin kalkınmasında önemli rol oynamıştır.

Cumhuriyet döneminde, eğitim sisteminin modernleştirilmesiyle birlikte öğretmen okullarının sayısı artmış ve niteliği yükseltilmiştir.

Cumhuriyet döneminde, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde eğitim alanında yapılan reformlar, öğretmen okullarının gelişiminde etkili olmuştur.

İLK FİKİRLER VE ETKİLERİ:

Öğretmen okullarının kurulmasında, Avrupa'daki eğitim sistemlerindeki gelişmelerin de etkisi olmuştur.

Özellikle, Prusya ve Fransa gibi ülkelerdeki öğretmen yetiştirme modelleri, Osmanlı eğitimcileri tarafından incelenmiş ve örnek alınmıştır.

Ayrıca, Osmanlı aydınlarının ve devlet adamlarının, eğitim yoluyla toplumu modernleştirme ve kalkındırma düşüncesi de öğretmen okullarının kurulmasında önemli bir etken olmuştur.

Öğretmen okulları, nitelikli öğretmen yetiştirerek eğitim sisteminin niteliğini artırmıştır.

Eğitimli bireylerin yetişmesi, toplumsal ve ekonomik kalkınmaya katkı sağlamıştır.

B) KÖY ENSTİTÜLERİ:

Öğretmen okulları ve köy enstitüleri her iki kurum da Türkiye'nin eğitim tarihinde çok önemli yere sahiptirler.

Her ikisi de eğitim sisteminin geliştirilmesi, öğretmen yetiştirilmesi ve toplumsal kalkınmaya katkı sağlamak amacıyla kurulmuştur.

Köy enstitüleri, öğretmen yetiştirmenin yanı sıra, bulundukları bölgenin kalkınmasında da önemli rol oynamışlardır. Öğrenciler, hem teorik hem de pratik eğitim alarak, köylerin ihtiyaçlarına yönelik projeler geliştirmişlerdir.

Kuruluşu: Köy enstitüleri, 1940 yılında, köylerde yaşayan çocuklara eğitim vermek ve köylerin kalkınmasına katkı sağlamak amacıyla kurulmuştur.

Köy enstitüleri, "iş içinde, iş aracılığıyla eğitim" ilkesini benimsemiştir.

Öncüleri: Hasan Âli Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç, köy enstitülerinin kurulmasında ve geliştirilmesinde önemli rol oynamıştır.

Kalkınmaya Katkıları:

Köy enstitüleri, köylerde okuma-yazma oranının artmasına ve eğitim seviyesinin yükselmesine katkı sağlamıştır.

Köy enstitülerinden mezun olan öğretmenler, köylerde tarım, sağlık ve diğer alanlarda da önemli çalışmalar yapmıştır.

Köy enstitüleri, kırsal kesimde kalkınmayı hızlandırarak, ülkenin genel kalkınmasına önemli katkılar sağlamıştır.

Öğretmen okulları ve köy enstitüleri arasındaki temel farklar şunlardır:

Öğretmen okulları, daha çok teorik eğitime ağırlık verirken, köy enstitüleri uygulamalı iş eğitime önem vermiştir.

Öğretmen okulları, daha çok şehirlerde kurulurken, köy enstitüleri köylerde kurulmuştur.

Köy enstitüleri, sadece öğretmen yetiştirmekle kalmamış, aynı zamanda köylerin kalkınmasına da katkı sağlamıştır.

C) ÖĞRETMEN OKULLARI VE KÖY ENSTİTÜLERİ NEDEN VE NE ZAMAN KAPATILDI?

Öğretmen okulları ve köy enstitülerinin kapatılma nedenleri ve zamanları, Türkiye'nin siyasi ve toplumsal tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır.

Her iki kurumun da kapatılması, Türkiye'nin eğitim ve toplumsal tarihinde tartışmalı bir konu olmaya devam etmektedir.

Her iki kurumun da kapatılması, farklı dönemlerde ve farklı nedenlerle gerçekleşmiştir.

a) Köy Enstitülerinin Kapatılması:

-Kapatılma Zamanı: Köy enstitüleri, 27 Ocak 1954 tarihinde, Demokrat Parti (DP) iktidarı döneminde kapatılmıştır.

-Kapatılma Nedenleri: Siyasi Baskılar: Köy enstitüleri, özellikle DP iktidarı döneminde, bazı kesimler tarafından "komünist yuvası" olarak nitelendirilmiş ve yoğun eleştirilere maruz kalmıştır.

Köy enstitüleri, siyasi ve ideolojik nedenlerle, 1954 yılında DP iktidarı tarafından kapatılmıştır.

-İdeolojik Farklılıklar: Enstitülerin laik ve ilerici eğitim anlayışı, muhafazakar çevrelerde tepkiyle karşılanmıştır.

-ABD Etkisi: Marshall yardımları çerçevesinde ABD’nin dayattığı politikalar sebebi ile kapatıldığı iddiaları vardır.

-Merkeziyetçi Eğitim Anlayışı: Enstitülerin özerk yapısı, merkeziyetçi eğitim anlayışına ters düşmüştür.

-Toplumsal Değişimler: 1950'li yıllarda başlayan kırdan kente göç, köy enstitülerinin önemini azaltmıştır.

b) Öğretmen Okullarının Kapatılması:

Öğretmen okullarının kapatılma süreci, köy enstitülerinden farklı olarak, daha uzun bir döneme yayılmıştır.

1970'li yılların sonlarından itibaren, öğretmen yetiştirme görevi, yükseköğretim kurumlarına devredilmeye başlanmıştır.

1990'lı yıllarda, öğretmen okullarının büyük bir kısmı, öğretmen liselerine dönüştürülmüş veya tamamen kapatılmıştır.

Öğretmen okullarının kapatılma nedenleri arasında, eğitim sistemindeki genel değişimler, öğretmen yetiştirme politikalarındaki "farklılaşmalar" ve "yükseköğretimin yaygınlaşması" sayılabilir.

Öğretmen okullarının kapatılması uzun bir süreçte gerçekleşmiş ve eğitim sistemindeki genel değişimlerden etkilenmiştir.

Ç) ZAMANIMIZDA:

Öğretmen okullarının ve köy enstitülerinin kapatılmasının günümüze yansıyan bazı olumsuz etkileri şunlardır:

a) Eğitim Alanındaki Etkileri:

-Nitelikli Öğretmen Yetiştirme Sorunu: Köy enstitüleri ve öğretmen okulları, öğretmenleri sadece teorik bilgiyle değil, aynı zamanda pratik becerilerle de donatıyordu. Bu okulların kapatılması, öğretmen yetiştirme sisteminde bir boşluk yarattı ve nitelikli öğretmen sayısında azalmaya yol açtı.

Özellikle Köy Enstitüleri, Köy şartlarını bilen, köyde yaşayabilen ve köye faydalı olabilen öğretmenler yetiştiriyordu. Bu sistemin kaybı özellikle kırsal kesimlerdeki eğitim kalitesini olumsuz etkiledi.

b) Eğitimde Uygulamalı Yaklaşımın Zayıflaması:

Köy enstitülerinin "iş içinde, iş aracılığıyla eğitim" ilkesi, öğrencilere yaparak ve yaşayarak öğrenme fırsatı sunuyordu.

Bu yaklaşımın zayıflaması, eğitimde teorik bilginin ağırlık kazanmasına ve öğrencilerin pratik becerilerinin gelişiminin geri kalmasına neden oldu.

-Kırsal Kesimde Eğitim Sorunları:

Köy enstitüleri, kırsal kesimde eğitim seviyesinin yükseltilmesinde önemli rol oynuyordu.

Bu okulların kapatılması, "kırsal kesimdeki eğitim sorunlarının" devam etmesine ve hatta artmasına neden oldu.

Köy enstitülerinin köylerde oluşturduğu kalkınma hamlesi ve aydınlanma hareketi sekteye uğradı.

-Toplumsal ve Kültürel Etkileri:

-Toplumsal Kalkınma ve Bilinçlenme: Köy enstitüleri, sadece öğretmen yetiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda köylerde toplumsal kalkınma ve bilinçlenme hareketlerine de öncülük ediyordu. Bu okulların kapatılması, bu tür hareketlerin zayıflamasına ve toplumsal kalkınmanın yavaşlamasına neden oldu.

-Kültürel Değerlerin Aktarımı: Köy enstitüleri, yerel kültürlerin korunması ve gelecek nesillere aktarılmasında önemli rol oynuyordu. Bu okulların kapatılması, kültürel değerlerin aktarımı konusunda bir boşluk yarattı.

-Köyden kente göç: Köy enstitüleri köylünün köyde kalkınmasını sağlıyordu.

Bu kurumların kapatılması köyden kente göçün hızlanmasına katkı sağladı.

c) Genel Değerlendirme:

Öğretmen okullarının ve köy enstitülerinin kapatılması, Türkiye'nin eğitim ve toplumsal tarihinde önemli bir kayıp olarak değerlendirilebilir.

Bu okulların sunduğu özgün eğitim modeli ve toplumsal kalkınmaya katkıları, günümüzde hala özlemle anılmaktadır.

Günümüzde eğitim sisteminde yaşanan sorunların bir kısmının kökeninde, bu okulların kapatılmasının yattığı söylenebilir.

Köy enstitülerinin kapatılması ile ilgili tartışmalar günümüzde dahi sürmektedir.

Son dönemlerde ise "Milli Eğitim"e bakış ve okullaşma büyük değişikliklere uğradı.

Devlet okullarının niteliği artırılması gerekir iken daha çok paralı özel okulların her yerde açılması, yayılması görüldü.

Gelir düzeyi yüksek kesimlerin çocuklarının bu tür paralı okullara gidebilmesi ile "eğitimde eşitlik" ilkesi sağlanamaz oldu.

Tevhid-i Tedrisat yasası uygulanmadı.

Olanakları olan aileler çocuklarını batı ülkelerine gönderme eğilimi ve özentisi taşmaya başladı.

Yüksek okullar ve üniversiteler sayısal olarak artmasına rağmen nitelik sorunu yaşandığından birçok genç yurt dışına okumaya ya da çalışmaya gitmektedir.

Kısaca söylemek gerekirse Türkiye birçok alanda olduğu gibi "eğitim ve öğretim, okullaşma" alanında ciddi sorunlarla karşı karşıyadır.

Durum üzücü ve endişe vericidir.

.    Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2025.03.12, MŞ.

.     (Araştırma ve değerlendirme yazım)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapanın adı ve soyadı: