. ÖĞRETMEN OKULLARI VE KÖY ENSTİTÜLERİ
A) ÖĞRETMEN OKULLARININ KURULUŞU
Öğretmen okullarının kuruluşu, Osmanlı
İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, eğitim sistemindeki modernleşme çabalarının
bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde başlayan
ve Cumhuriyet döneminde devam eden bir süreçtir.
Bu süreçte, birçok aydın ve devlet adamı öğretmen
yetiştirme ihtiyacının farkına vararak bu konuda öncü rol oynamıştır.
Eğitim sisteminin modernleştirilmesi ve öğretmen
yetiştirme konularında önemli çalışmalar yapılmaya başlanılmıştır
KURULUŞ SÜRECİ VE ÖNCÜLER:
-İlk Adımlar (19. yüzyıl):
Osmanlı İmparatorluğu'nda modern anlamda öğretmen
yetiştiren ilk okul, 16 Mart 1848'de İstanbul'da açılan "Darülmuallimin"dir.
Bu tarih, Türkiye'de öğretmen okullarının kuruluş
tarihi olarak kabul edilir.
Darülmuallimin'in açılmasında, dönemin eğitim
alanındaki reform çabaları ve özellikle de rüştiye (ortaokul) okullarına
öğretmen yetiştirme ihtiyacı etkili olmuştur.
Bu dönemde, Ahmet Cevdet Paşa gibi devlet
adamları ve aydınlar, eğitim sisteminin modernleştirilmesi ve öğretmen
yetiştirme konularında önemli çalışmalar yapmışlardır.
-Gelişim ve Yaygınlaşma:
Darülmuallimin'in ardından, farklı seviyelerdeki
okullara öğretmen yetiştirmek amacıyla çeşitli öğretmen okulları açılmıştır.
Bunlar arasında "Darülmuallimin-i Sıbyan" (ilkokul öğretmen
okulu), "Darülmuallimin-i
İdadi" (lise öğretmen okulu) ve "Darülmuallimin-i Ali" (yüksek öğretmen okulu)
sayılabilir.
Dârülmuallimât
1870 yılında kız öğretmen okulu olarak açılmıştır.
Bu okulların açılmasıyla birlikte, öğretmen
yetiştirme konusunda önemli adımlar atılmış ve eğitim sisteminde nitelikli
öğretmenlerin sayısı artmıştır.
-Cumhuriyet Dönemi:
Cumhuriyet'in ilanından sonra, öğretmen yetiştirme
konusu daha da önem kazanmış ve bu alanda çeşitli reformlar yapılmıştır.
1924 yılında Dârülmuallimât'a Kız Muallim Mektebi adı
verilmiştir.
Öğretmen okulları, Cumhuriyet'in ilk yıllarında
eğitim sisteminin temelini oluşturmuş ve ülkenin kalkınmasında önemli rol
oynamıştır.
Cumhuriyet döneminde, eğitim sisteminin
modernleştirilmesiyle birlikte öğretmen okullarının sayısı artmış ve niteliği
yükseltilmiştir.
Cumhuriyet döneminde, Mustafa Kemal Atatürk'ün
önderliğinde eğitim alanında yapılan reformlar, öğretmen okullarının
gelişiminde etkili olmuştur.
İLK FİKİRLER VE ETKİLERİ:
Öğretmen okullarının kurulmasında, Avrupa'daki eğitim
sistemlerindeki gelişmelerin de etkisi olmuştur.
Özellikle, Prusya ve Fransa gibi ülkelerdeki öğretmen
yetiştirme modelleri, Osmanlı eğitimcileri tarafından incelenmiş ve örnek
alınmıştır.
Ayrıca, Osmanlı aydınlarının ve devlet adamlarının,
eğitim yoluyla toplumu modernleştirme ve kalkındırma düşüncesi de öğretmen
okullarının kurulmasında önemli bir etken olmuştur.
Öğretmen okulları, nitelikli öğretmen yetiştirerek
eğitim sisteminin niteliğini artırmıştır.
Eğitimli bireylerin yetişmesi, toplumsal ve
ekonomik kalkınmaya katkı sağlamıştır.
B) KÖY
ENSTİTÜLERİ:
Öğretmen okulları ve köy enstitüleri her iki kurum
da Türkiye'nin eğitim tarihinde çok önemli yere sahiptirler.
Her ikisi de eğitim sisteminin geliştirilmesi,
öğretmen yetiştirilmesi ve toplumsal kalkınmaya katkı sağlamak amacıyla
kurulmuştur.
Köy enstitüleri, öğretmen yetiştirmenin yanı sıra,
bulundukları bölgenin kalkınmasında da önemli rol oynamışlardır.
Öğrenciler, hem teorik hem de pratik eğitim alarak, köylerin ihtiyaçlarına yönelik
projeler geliştirmişlerdir.
Kuruluşu: Köy enstitüleri, 1940 yılında, köylerde yaşayan çocuklara eğitim
vermek ve köylerin kalkınmasına katkı sağlamak amacıyla kurulmuştur.
Köy enstitüleri, "iş içinde, iş aracılığıyla
eğitim" ilkesini benimsemiştir.
Öncüleri: Hasan Âli
Yücel ve İsmail Hakkı
Tonguç, köy enstitülerinin kurulmasında ve geliştirilmesinde önemli rol
oynamıştır.
Kalkınmaya Katkıları:
Köy enstitüleri, köylerde okuma-yazma oranının
artmasına ve eğitim seviyesinin yükselmesine katkı sağlamıştır.
Köy enstitülerinden mezun olan öğretmenler,
köylerde tarım, sağlık
ve diğer alanlarda da önemli çalışmalar yapmıştır.
Köy enstitüleri, kırsal kesimde kalkınmayı
hızlandırarak, ülkenin genel kalkınmasına önemli katkılar sağlamıştır.
Öğretmen okulları ve köy enstitüleri arasındaki temel farklar şunlardır:
Öğretmen okulları, daha çok teorik eğitime ağırlık
verirken, köy enstitüleri uygulamalı iş eğitime önem vermiştir.
Öğretmen okulları, daha çok şehirlerde kurulurken,
köy enstitüleri köylerde kurulmuştur.
Köy enstitüleri, sadece öğretmen yetiştirmekle
kalmamış, aynı zamanda köylerin kalkınmasına da katkı sağlamıştır.
C) ÖĞRETMEN OKULLARI VE KÖY
ENSTİTÜLERİ NEDEN VE NE ZAMAN KAPATILDI?
Öğretmen okulları ve köy enstitülerinin kapatılma
nedenleri ve zamanları, Türkiye'nin siyasi ve toplumsal tarihinde önemli bir
dönüm noktasıdır.
Her iki kurumun da kapatılması, Türkiye'nin eğitim
ve toplumsal tarihinde tartışmalı bir konu olmaya devam etmektedir.
Her iki kurumun da kapatılması, farklı dönemlerde
ve farklı nedenlerle gerçekleşmiştir.
a) Köy Enstitülerinin Kapatılması:
-Kapatılma Zamanı: Köy enstitüleri, 27 Ocak 1954 tarihinde,
Demokrat Parti (DP) iktidarı döneminde kapatılmıştır.
-Kapatılma Nedenleri: Siyasi Baskılar: Köy
enstitüleri, özellikle DP iktidarı döneminde, bazı kesimler tarafından
"komünist yuvası" olarak nitelendirilmiş ve yoğun eleştirilere maruz
kalmıştır.
Köy enstitüleri, siyasi ve ideolojik nedenlerle,
1954 yılında DP iktidarı tarafından kapatılmıştır.
-İdeolojik Farklılıklar: Enstitülerin laik ve
ilerici eğitim anlayışı, muhafazakar çevrelerde tepkiyle karşılanmıştır.
-ABD Etkisi: Marshall yardımları çerçevesinde
ABD’nin dayattığı politikalar sebebi ile kapatıldığı iddiaları vardır.
-Merkeziyetçi Eğitim Anlayışı: Enstitülerin özerk
yapısı, merkeziyetçi eğitim anlayışına ters düşmüştür.
-Toplumsal Değişimler: 1950'li yıllarda başlayan
kırdan kente göç, köy enstitülerinin önemini azaltmıştır.
b) Öğretmen Okullarının Kapatılması:
Öğretmen okullarının kapatılma süreci, köy
enstitülerinden farklı olarak, daha uzun bir döneme yayılmıştır.
1970'li yılların sonlarından itibaren, öğretmen
yetiştirme görevi, yükseköğretim kurumlarına devredilmeye başlanmıştır.
1990'lı yıllarda, öğretmen okullarının büyük bir
kısmı, öğretmen liselerine dönüştürülmüş veya tamamen kapatılmıştır.
Öğretmen okullarının kapatılma nedenleri arasında,
eğitim sistemindeki genel değişimler, öğretmen yetiştirme politikalarındaki "farklılaşmalar"
ve "yükseköğretimin yaygınlaşması" sayılabilir.
Öğretmen okullarının kapatılması uzun bir süreçte
gerçekleşmiş ve eğitim sistemindeki genel değişimlerden etkilenmiştir.
Ç) ZAMANIMIZDA:
Öğretmen okullarının ve köy enstitülerinin
kapatılmasının günümüze yansıyan bazı olumsuz etkileri şunlardır:
a) Eğitim Alanındaki Etkileri:
-Nitelikli Öğretmen Yetiştirme Sorunu: Köy
enstitüleri ve öğretmen okulları, öğretmenleri sadece teorik bilgiyle değil,
aynı zamanda pratik becerilerle de donatıyordu. Bu okulların kapatılması,
öğretmen yetiştirme sisteminde bir boşluk yarattı ve nitelikli öğretmen
sayısında azalmaya yol açtı.
Özellikle Köy Enstitüleri, Köy şartlarını bilen,
köyde yaşayabilen ve köye faydalı olabilen öğretmenler yetiştiriyordu. Bu
sistemin kaybı özellikle kırsal kesimlerdeki eğitim kalitesini olumsuz
etkiledi.
b) Eğitimde Uygulamalı Yaklaşımın Zayıflaması:
Köy enstitülerinin "iş içinde, iş aracılığıyla
eğitim" ilkesi, öğrencilere yaparak ve yaşayarak öğrenme fırsatı
sunuyordu.
Bu yaklaşımın zayıflaması, eğitimde teorik bilginin
ağırlık kazanmasına ve öğrencilerin pratik becerilerinin gelişiminin geri
kalmasına neden oldu.
-Kırsal Kesimde Eğitim Sorunları:
Köy enstitüleri, kırsal kesimde eğitim seviyesinin
yükseltilmesinde önemli rol oynuyordu.
Bu okulların kapatılması, "kırsal kesimdeki
eğitim sorunlarının" devam etmesine ve hatta artmasına neden oldu.
Köy enstitülerinin köylerde oluşturduğu kalkınma
hamlesi ve aydınlanma hareketi sekteye uğradı.
-Toplumsal ve Kültürel Etkileri:
-Toplumsal Kalkınma ve Bilinçlenme: Köy
enstitüleri, sadece öğretmen yetiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda köylerde
toplumsal kalkınma ve bilinçlenme hareketlerine de öncülük ediyordu. Bu
okulların kapatılması, bu tür hareketlerin zayıflamasına ve toplumsal
kalkınmanın yavaşlamasına neden oldu.
-Kültürel Değerlerin Aktarımı: Köy enstitüleri,
yerel kültürlerin korunması ve gelecek nesillere aktarılmasında önemli rol
oynuyordu. Bu okulların kapatılması, kültürel değerlerin aktarımı konusunda bir
boşluk yarattı.
-Köyden kente göç: Köy enstitüleri köylünün köyde
kalkınmasını sağlıyordu.
Bu kurumların kapatılması köyden kente göçün
hızlanmasına katkı sağladı.
c) Genel Değerlendirme:
Öğretmen okullarının ve köy enstitülerinin
kapatılması, Türkiye'nin eğitim ve toplumsal tarihinde önemli bir kayıp olarak
değerlendirilebilir.
Bu okulların sunduğu özgün eğitim modeli ve
toplumsal kalkınmaya katkıları, günümüzde hala özlemle anılmaktadır.
Günümüzde eğitim sisteminde yaşanan sorunların bir
kısmının kökeninde, bu okulların kapatılmasının yattığı söylenebilir.
Köy enstitülerinin kapatılması ile ilgili
tartışmalar günümüzde dahi sürmektedir.
Son dönemlerde ise "Milli Eğitim"e bakış
ve okullaşma büyük değişikliklere uğradı.
Devlet okullarının niteliği artırılması gerekir iken
daha çok paralı özel okulların her yerde açılması, yayılması görüldü.
Gelir düzeyi yüksek kesimlerin çocuklarının bu tür
paralı okullara gidebilmesi ile "eğitimde eşitlik" ilkesi sağlanamaz
oldu.
Tevhid-i Tedrisat yasası uygulanmadı.
Olanakları olan aileler çocuklarını batı ülkelerine
gönderme eğilimi ve özentisi taşmaya başladı.
Yüksek okullar ve üniversiteler sayısal olarak
artmasına rağmen nitelik sorunu yaşandığından birçok genç yurt dışına okumaya ya
da çalışmaya gitmektedir.
Kısaca söylemek gerekirse Türkiye birçok alanda olduğu gibi "eğitim
ve öğretim, okullaşma" alanında ciddi sorunlarla karşı karşıyadır.
Durum üzücü ve endişe vericidir.
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2025.03.12, MŞ.
. (Araştırma ve
değerlendirme yazım)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: