. ULUSAL BAYRAM KUTLAMASI
·
Bir
devletin, bir ulusun var oluşu geçmişindeki anıları, kahramanlıkları verdikleri
mücadeleler, savaşları, akıtılan kanlar, zaferler, barış için yaptığı
girişimler ve katkılar, halkına verdiği önem ve değerler, ulusal sınırlarının
kazanılması, toplumsal ve ekonomik kazanımları, uğraşı ve değerleri… ile var
olur.
·
Bunların
içinde en önemli olan günler vardır ve o gün bir tarihi ve tüm olaylarını
simgeler.
·
Ve
o gün tüm ulus için bir BAYRAM olarak, sevinilip, coşkuyla anılması gereken ve
üzerinde konuşulması önemle gerekli olan bir gün olarak hep birlikte kutlanır.
·
Yıllarca,
uzun yıllarca Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nce kabul edilmiş ULUSAL BAYRAMLAR
hep kutlandı.
·
Bu
bayramları milyonlarca insan tüm ülkede ve her köyde, kentte birlikte
kutlamıştır.
·
Son
yıllarda bu durum kaldırıldı, kısıtlamalar ve biçim değişiklikleri getirildi.
·
Bilmiyorum
hangi kuruluşlar, partiler ve kişiler buna itiraz etti, karşı çıktı….
·
Ama,
halkın çok büyük çoğunluğu ise ne denli suskun kalsa bile son durumu kabul
edemedi.
·
Bir
de sözde demokrat ve ilerici geçinmek isteyen bazı kurumlar, belediyeler
kendilerince çok büyük atılımlar yapıp, sokaklarda, yolların kesiştiği geniş
alanlarda bir bayram kutlama modeli geliştirdiler ve bununla övünmeye
başladılar.
·
Saygı
değer halkımız da, en başta günün gençleri koşa, koşa gittiler ve orada
çılgınlar gibi bedava eğlendiler.
·
Ve
basın-yayın kurumları bu büyük olayı da günlerce anlattı, haber yaptı.
·
Söylenilecek
çok söz olabilir, beğeniler, eleştiriler olabilir…
·
Asıl
ve en önemlisi ise bir şudur:
·
Bir
ULUSAL BAYRAM böyle kutlanmaz.
·
Ulusal
bayram bir ROCK-POP konserine döndürülemez.
·
Peki,
bunu kimler ve neden benimser, kimler çok sevinir ve hiç de bir karşı duruşta
bulunmaz.
·
Öte
yandan gerçekten de "aklı başında, sağ duyulu, Kemalist, demokrat,
cumhuriyetçi, solcu, milliyetçi, ulusçu, Atatürkçü, çağdaş ve uygar"…
olduğunu var saydığımız kitleler, kişiler, aydınlar, siyasetçiler,
entelektüeller, sosyologlar, siyaset bilimcileri… ne düşünürler?
·
Bu
tür bir ULUSAL BAYRAM kutlamasına bir "yozlaşma" olarak bakarlar mı;
yoksa bunun çok açık bir algı-zihin operasyonu olduğunu düşünürler mi?
·
Bir
müzik şenliği, bir konser her zaman yapılabilir, ama bir ULUSAL BAYRAM adını
kullanan bir kutlama olamaz.
·
Büyük
kitlelere şölenler, şenlikler düzenlemek istiyor iseniz de onun yeri sokaklar,
sokak araları, caddeler olamaz.
·
İnsanlarımız,
halk… evine gitmek isteyecek, o sokaklarda gezip, dolaşmak isteyecek… siz bunu
engellemek ve onlara kısıtlayıcı bir durumu yaratmak hakkını kendinizde nasıl
bulabiliyorsunuz?
·
Bir
kentin stadyumları, konser salonları… vardır ve bu tür kitlesel gösteriler
ancak oralarda yapılır…
·
Yok,
"ucuz olsun, halka şirin gözükelim" diyor iseniz de kentin yaşam
alanları dışında yaparsınız bu şenlikleri.
·
Kent
düzenini, insanların yaşam alışkanlıklarını, toplumun huzurunu bozmazsınız.
·
Asıl
konu ULUSAL BAYRAM KUTLAMASI VE ANMASI ise, bunun adı zaten ortadadır ve
nerelerde nasıl yapılacağı nasıl kutlanılacağı da çok açık bellidir.
·
Bayram
kutlamasının önemli bir düzeni ve yerleşim planı olur, protokolüne bir yer
verilir, halka, izleyicilere oturabilecekleri, izleyebilecekleri yerler
sunulur.
·
Bayram
programının alışılmış ve kabul edilmiş içeriğinde gençler, öğrenciler… düzenli
ve sıralamalı olarak yer alır…
·
Şiir
de olur, müzik de, dans da, konuşmalar da, sportif gösteriler de..
·
Zaten
bunları hepimiz biliyoruz, eski yıllardan.
·
"Biz
bayram için bir müzik şenliği yaptı, ne var bunda," derseniz, size tam
yetkili yöneticilere "artık" söylenilecek bir şey kalmamıştır…
·
Onlar
bunu uygun bulmuşlardır ünlü birilerine ücreti karşılığında rock-pop.. türü
konser verdirmişlerdir…
·
Bitti…
·
Başka
ne diyebiliriz…
·
Sunan
hoşnut, halk çok daha hoşnut, çok ünlü birisinin konserini bedava izliyor…
·
Bir
de tüm bunları bir "modernite", bir "sosyal belediyecilik",
"halktan yana olmak" olarak sunmak ve çok başarılı olduklarını
göstermek istiyorlar.
·
Ulusal
bayrama, ona verilen değere, bir ulusal bayram kutlama ve anma gününe oluyor
olanlar…
·
Bir
yerlerde "birileri" bu konuda bir şeyler söyledi mi, yazdı mı,
bilemiyorum…
·
Bu
durumu ve bu olguyu… çok üzülerek duyumsamak, düşünmek çok acı veriyor…
·
Bir
de açıkça söylemeliyim ki bir partinin üyesi değilim.
·
Toplumun
üzerine son yıllarda her yönden gelen "gizli ya da açık" etkileme
kampanyaları, operasyonlar… algılarımızı, zihinsel yapımızı çok etkilemektedir.
·
Bu
operasyonlar, genellikle sosyal medya, haber siteleri, diziler, sinema, roman
ve diğer iletişim araçları aracılığıyla gerçekleştirilir, insanların
düşüncelerini, tutumlarını ve davranışlarını yönlendirmeyi hedefler.
·
Algı
operasyonları, devletler, uluslararası örgütler, devlet dışı aktörler veya
sivil toplum kuruluşları tarafından yapılabilir.
·
Kabul
ediyoruz ki çok başarılılar…
·
Kimler
ve neden diye sormayın…
·
"Sorgulayan,
eleştiren, araştıran, inceleme zahmetlerine katlanan ve beşeri düşünebilen"
insanların çok az sayıda olduğunu da kabul etmek gerekli…
·
Yine
de bir yurttaş olarak, bir birey olarak bunları görmek, düşünmek, eleştirmek…
hem hakkımız, hem de görevimiz değil midir?
·
Önümüzde
bir "seçim" olacak ve onun sonucu ile de her şey değişecek, Türkiye
devlet olarak, toplum olarak çok daha çağdaş, uygar ve demokrat bir çizgiye
yöneleceğiz, değil mi?
·
Ama,
biliyorsunuz zihniyetler, kafa yapıları, dünya görüşleri… insanları belirler ve
biçimlendirir.
·
İşte
tam da bu nedenlerle öyle bir halk, öyle bir toplum modeli oluşturulmak
isteniyor, olamaz mı?
·
Özgür
iradesi olmayan, sürü ve medya etkisi altında hareket eden ve düşünen, "devlet
ve yurttaşlık" bilgilerinden ve ruhundan pek bir şey anlamayan kitleler…
·
Moda,
giyim, eğlence, dövme, giysilerdeki yeni yıpratılmalar, bakımsız görünüşler,
her elde sigara ve de elden düşmeyen aygıtlarla sözde "sosyal" medya
izlemeler, gösterişler, beğenmeler, beğenilmeler….
·
İleride
"ileri teknoloji"nin bir üst gelişimi ile fabrikalarda üretilmiş
robotlar, insancıl görünümlü ve davranışla yaşamın her alnında kullanılacak…
diyorlar ya…
·
İşte,
o çok bilimsel gelişmelerden, pahalı yatırım harcamalarından çok ÖNCE bugün ALGI
operasyonları, manipülasyonlar, ile
canlı insanların zihinlerini değiştirip, kullanabiliyorlar….
·
Hepimize
hayırlı olsun…
·
Bunları
düşünmek bile istemezdim, üzgünüm…
. Öğretmen Gönen
Çıbıkcı, 19.05.2023, MŞ.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: