9 Haziran 2025 Pazartesi

NEDEN SEVİLMEZLER?

 . NEDEN SEVİLMEZLER?

Aslında hiç bir kötülükleri, zararları, niteliksizlikleri, saygısızlıkları olmamasına rağmen, neden sevilmezler?

Nitelikli, düzgün kişiliğe, kişisel gelişime, saygı ve sevgiye… rağmen bazı insanlar en yakınları dahil neden sevilmezler, aranmazlar?

Sevilmeme veya aranmama durumu, bir kişinin gösterdiği çabalara, niteliklere ve iyi niyetine rağmen ortaya çıkabilen karmaşık bir durumdur.

Bu durumun altında yatan birçok olası neden olabilir.

A) İletişim Tarzı ve İlişki Dinamikleri

1-Empati Eksikliği veya “Algılanan Empati” Eksikliği:

Kişi ne kadar bilgi sahibi veya nitelikli olursa olsun, karşısındakinin duygularını anlamakta veya bu duygulara uygun tepki vermekte zorlanıyorsa, bu durum ilişkilerde soğukluğa yol açabilir.

Bazen kişi empati kursa bile, bunu karşı tarafa “yeterince” hissettiremeyebilir.

2-Dinleme Becerileri:

Sadece konuşmak değil, aktif ve anlayışlı bir şekilde dinlemek de ilişkilerde çok önemlidir. Karşısındaki kişinin kendisini dinlenmiş ve anlaşılmış hissetmemesi, zamanla uzaklaşmaya neden olabilir.

3-Eleştirel veya Yargılayıcı Tutum:

Kişisel gelişim ve nitelikli olma çabası, bazen kişinin başkalarını eleştirel bir gözle değerlendirmesine veya yargılamasına neden olabilir.

Bu durum, insanların kendilerini rahat hissetmemelerine ve uzaklaşmalarına yol açar.

4-Sürekli Öğüt Verme veya Üstünlük Kurma:

Donanımlı ve bilgili olmak güzeldir ancak bu bilgiyi sürekli olarak başkalarına "öğretme" veya "üstünlük kurma" aracı olarak kullanmak, insanların kendilerini yetersiz hissetmelerine ve bu kişiden uzaklaşmalarına neden olabilir.

5-Negatif Enerji veya Karamsarlık:

Kişi ne kadar nitelikli olursa olsun, sürekli olumsuzluklardan bahsetmek, şikayet etmek veya karamsar bir tutum sergilemek, çevresindeki insanların enerjisini düşürebilir ve onları yorabilir.

6-Güven Sorunları:

Güven, ilişkilerin temelidir. Kişinin geçmişte yaşadığı deneyimler veya sergilediği tutumlar (sözünü tutmama, dedikodu yapma vb.), güven kaybına yol açarak insanların ondan uzaklaşmasına neden olabilir.

B) Kişilik Özellikleri ve Algı

1-Ben Merkezcilik:

Kişisel gelişime odaklanmak, bazen istemeden de olsa kişinin ben merkezci bir tutum sergilemesine neden olabilir. Her şeyin kendi etrafında dönmesini beklemek veya sürekli kendinden bahsetmek, ilişkileri tek taraflı hale getirir.

2-İletişim Kurma Biçimi:

Bazen kişi iyi niyetli olsa da, kullandığı kelimeler, ses tonu veya beden dili yanlış anlaşılmalara yol açabilir. Örneğin, eleştirel olmayan bir yorum bile yanlış bir tonda söylendiğinde saldırgan olarak algılanabilir.

3-Değişime Direnç veya Aşırı Değişim:

Kişisel gelişim sürekli bir değişim sürecidir. Ancak bu değişim, kişinin çevresindeki insanlarla olan bağlarını koparacak kadar hızlı veya farklı olursa, anlaşılmama ve yalnızlaşma yaşanabilir. Diğer yandan, kişinin temel özelliklerinde değişim olmaması veya beklentilere uyum sağlayamaması da bir sorun olabilir.

4-"Mükemmeliyetçilik" ve Gerilimli Ortam:

Kişi kendi standartları yüksek olduğu için çevresindekilerden de aynı yüksek standartları bekleyebilir. Bu durum, ilişkilerde gerilimli ve stresli bir ortam yaratabilir.

C) Dış Etkenler ve Kişisel Tercihler

1-Yanlış Anlaşılmalar ve Yanlış Algılar:

Bazen insanlar, bir kişiyi tam olarak tanıyamadan veya sadece yüzeysel bilgilere dayanarak yanlış yargılarda bulunabilirler. Bu durum, kişinin gösterdiği çabaları gölgede bırakabilir.

2-Karşı Tarafın Problemleri:

İlişkiler tek taraflı değildir. Karşıdaki kişilerin kendi içsel problemleri, beklentileri veya kişisel tercihleri de, bir kişiden uzak durmalarına neden olabilir. Bazen sorun sizde değil, karşı tarafta olabilir.

3-Kıskançlık veya Rekabet:

Kişinin nitelikleri, donanımı ve kişisel gelişimi, bazı insanlar için kıskançlık veya rekabet duygularını tetikleyebilir. Bu durum, o kişiden uzak durma veya onu dışlama isteği yaratabilir.

4-Hayatın Akışı ve Mesafe:

Bazen insanlar, hayatın doğal akışı içinde yollarını ayırabilirler. Fiziksel mesafe, yoğunluk veya önceliklerin değişmesi gibi etkenler, kişiler arasındaki bağı zayıflatabilir.

- SONUÇ OLARAK:

Bir kişinin tüm olumlu özelliklerine rağmen sevilmemesi veya aranmaması, genellikle iletişim eksiklikleri, algısal sorunlar veya karşılıklı ilişki dinamiklerindeki uyumsuzluklardan kaynaklanır.

Eğer bu durum kendinizi üzüyorsa, kendinizi “gözlemlemek”, yakın çevrenizden güvendiğiniz kişilerden “geri bildirim” almak ve ilişkilerinizdeki iletişimi geliştirmeye odaklanmak yararlı olabilir.

Belki de sorun “sizde değildir”.

Toplumsal ve bireysel iletişimin sorunlarla dolu olduğu günümüzde bu konunun ve eleştirel bakışın önemli olduğunu düşünüyorum.

Karşınızdaki insanların “kendi içsel” dinamikleri veya seçimleri de bu duruma yol açabilir.

Bu konu üzerinde çok uzun zamandır, düşündüm. Kısa da olsa araştırmalar yaptım.

Konuyu kendi bakış açıma ve durumuma göre de irdelemek istedim.

Sonuç olarak, çok boyutlu olduğunu gördüğüm bu konuda kendimi olumsuz etkilemeden, suçlamadan değerlendirip, yazdım.

Analitik düşünceye ve fikir oluşturmaya bir katkım olmasını istedim..

. Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 2025.06.06, Mff.

. (Araştırma, değerlendirme yazım)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapanın adı ve soyadı: