LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI,
İÇERİĞİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ NEDİR?
. Lozan Barış Antlaşması, 24 Temmuz 1923
tarihinde İsviçre'nin Lozan kentinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)
Hükümeti ile I. Dünya Savaşı'nın galip devletleri (İngiltere, Fransa, İtalya,
Japonya, Yunanistan, Romanya ve Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı) arasında imzalanan
bir “antlaşma”dır.
. Bu antlaşma, Türk Kurtuluş Savaşı'nın
ardından imzalanmış olup, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş belgesi
niteliğindedir.
A) LOZAN BARIŞ
ANTLAŞMASI'NIN İÇERİĞİ:
. Antlaşma,
Türkiye'nin yeni sınırlarını çizmiş, Osmanlı İmparatorluğu'ndan kalan bazı
sorunlara çözüm getirmiş ve yeni Türk devletinin “uluslararası alandaki”
konumunu belirlemiştir. Başlıca maddeleri şunlardır:
1-Sınırlar:
Batı Sınırı
(Yunanistan): Meriç Nehri sınır
olarak kabul edilmiş, Karaağaç ve çevresi savaş tazminatı olarak Türkiye'ye
bırakılmıştır.
Doğu Sınırı
(Sovyetler Birliği ile): Kars ve
Moskova Antlaşmaları ile belirlenen sınırlar aynen kabul edilmiştir.
Güney Sınırı
(Suriye): 1921 Ankara Antlaşması ile belirlenen
sınırlar geçerli sayılmıştır (Hatay hariç, daha sonra Türkiye'ye katılmıştır).
Irak Sınırı: Musul sorunu çözülememiş, İngiltere ile Türkiye
arasında yapılacak ikili görüşmelere bırakılmıştır (sonuç olarak Musul İngiliz
mandasındaki Irak'a bırakılmıştır).
2-Adalar:
Gökçeada ve Bozcaada
Türkiye'ye bırakılmıştır.
Doğu Ege adaları
(Midilli, Sakız, Sisam vb.) Yunanistan'a bırakılmıştır.
On İki Ada İtalya'ya
bırakılmıştır (daha sonra Yunanistan'a devredilmiştir).
Kıbrıs üzerindeki
İngiliz egemenliği tanınmıştır.
3-Kapitülasyonlar:
Osmanlı Devleti zamanında yabancı devletlere tanınan her türlü ekonomik, siyasi
ve hukuki ayrıcalıklar kesin olarak kaldırılmıştır. Bu, Türkiye'nin tam
bağımsızlığı için hayati bir adımdır.
4-Azınlıklar:
Türkiye'deki gayrimüslimler "azınlık" olarak kabul edilmiş ve Türk
vatandaşı sayılmışlardır. Aynı şekilde Batı Trakya'daki Türkler de Yunanistan
tarafından azınlık olarak tanınmıştır. Nüfus mübadelesi ile Türkiye'deki Rumlar
Yunanistan'a, Yunanistan'daki Türkler Türkiye'ye gönderilmiştir (yerleşik
olanlar hariç).
5-Boğazlar: Boğazların yönetimi için başkanı Türk olan
uluslararası bir komisyon kurulmuş, sivil gemilerin geçişi serbest bırakılmış,
savaş gemilerinin geçişi ise belirli sınırlamalara tabi tutulmuştur (bu durum
daha sonra 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Türkiye lehine değişmiştir).
6-Osmanlı
Borçları: Osmanlı İmparatorluğu'ndan kalan borçlar, yeni
kurulan devletler arasında paylaştırılmıştır. Türkiye'nin payına düşen borçlar
taksitlendirilmiştir.
7-Savaş
Tazminatı: Yunanistan, savaşın
zararlarından dolayı Türkiye'ye savaş tazminatı olarak Karaağaç ve çevresini
vermiştir.
8-Yabancı
Okullar: Türkiye'deki
yabancı okullar Türk Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlanmıştır.
Patrikhane: Fener Rum Patrikhanesi'nin siyasi yetkileri
kaldırılmış, sadece dini bir kurum olarak kalması kabul edilmiştir.
B) “LOZAN
BARIŞ ANTLAŞMASI'NIN TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ:
Lozan Barış
Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti için dönüm noktası niteliğinde bir
antlaşmadır ve birçok açıdan büyük öneme sahiptir:
1- Tam
Bağımsızlığın Tescili:
Kapitülasyonların kaldırılmasıyla Türkiye, ekonomik, siyasi ve hukuki olarak
tam bağımsızlığına kavuşmuştur. Bu, Kurtuluş Savaşı'nın en önemli hedeflerinden
biridir.
2- Yeni
Türkiye'nin Uluslararası Alanda Tanınması: Antlaşma ile yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti, İtilaf Devletleri
tarafından resmen tanınmıştır. Bu, Türkiye'nin uluslararası arenada egemen bir
devlet olarak yerini almasını sağlamıştır.
3- Misak-ı
Milli'nin Büyük Ölçüde Gerçekleşmesi:
Lozan, Misak-ı Milli hedeflerinin büyük bir kısmına ulaşılmasını sağlamıştır.
Türk vatanının sınırları büyük ölçüde çizilmiş ve Türk milletinin kendi
kaderini tayin etme hakkı uluslararası alanda kabul görmüştür.
4- Sevr
Antlaşması'nın Geçersiz Kılınması:
Lozan, Osmanlı İmparatorluğu'na dayatılan ve Türkiye'yi parçalamayı amaçlayan
Sevr Antlaşması'nı tamamen geçersiz kılmıştır.
5- Uluslararası
İlişkilerde Yeni Bir Dönem: Lozan,
Türkiye'nin Batılı devletlerle olan ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı
olmuştur. Türkiye, barışçıl ve yapıcı bir dış politika izleme imkanına
kavuşmuştur.
6- Türkiye
Cumhuriyeti'nin Tapusu: Atatürk'ün de
belirttiği gibi, Lozan Antlaşması Türkiye Cumhuriyeti'nin tapusu
niteliğindedir. Yeni devletin sınırlarını, haklarını ve uluslararası statüsünü
belirleyen temel belgedir.
C) ATATÜRK LOZAN
İLE İLGİLİ NELER DÜŞÜNÜYORDU?
Atatürk, Lozan Barış Antlaşması'nı Türkiye
Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı konuşmalarda ve Nutuk'ta değerlendirmiştir.
Atatürk Lozan'ı Türk milletinin büyük bir
zaferi olarak görmüş ve antlaşmanın Türkiye'nin tam bağımsızlığını
ve eşit haklara sahip bir devlet olarak uluslararası alanda tanınmasını
sağladığını vurgulamıştır.
Atatürk'ün Lozan ile ilgili temel
düşünceleri şu şekilde özetlenebilir:
-Büyük Bir Siyasi Zafer: Atatürk, Lozan Antlaşması'nı, Kurtuluş Savaşı'nda
kazanılan askeri zaferin ardından elde edilen en büyük siyasi zafer
olarak nitelendirmiştir. Ona göre bu antlaşma, Türk milletine karşı
yüzyıllardır süregelen haksızlıkların ve Sevr Antlaşması ile dayatılmak istenen
yok oluşun engellendiği bir dönüm noktasıdır. Nutuk'ta bu durumu, "Türk
milletine karşı yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması ile
tamamlandığı sanılan büyük bir suikastın sonuçsuz kaldığını bildirir bir
belgedir." şeklinde ifade etmiştir.
1-Tam Bağımsızlığın Tescili: Lozan, Türkiye'nin ekonomik, siyasi ve hukuki
bağımsızlığını kısıtlayan kapitülasyonların kaldırılması açısından
hayati bir öneme sahiptir. Atatürk, bu kazanımı Türkiye'nin gerçek
bağımsızlığına kavuşması olarak değerlendirmiştir.
2-Yeni Türkiye'nin Uluslararası Alanda
Tanınması: Antlaşma ile yeni
kurulan Türkiye Cumhuriyeti, İtilaf Devletleri tarafından resmi olarak
tanınmıştır. Bu durum, Türkiye'nin uluslararası arenada eşit haklara
sahip egemen bir devlet olarak yerini almasını sağlamıştır.
3-Misak-ı Milli'nin Büyük Ölçüde
Gerçekleşmesi: Atatürk, Lozan'da
Misak-ı Milli hedeflerinin büyük bir kısmına ulaşıldığını belirtmiştir.
Özellikle Türk vatanının sınırlarının çizilmesi ve azınlık haklarının
düzenlenmesi bu kapsamda değerlendirilmiştir.
4-Uluslararası İlişkilerde Yeni Bir Dönem: Lozan Antlaşması, Türkiye'nin Batılı devletlerle
olan ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olmuştur. Atatürk, bu
antlaşma ile Türkiye'nin barışçıl ve yapıcı bir dış politika izleme
imkanına kavuştuğuna inanmıştır.
.
Atatürk, Lozan'da çözüme kavuşturulamayan bazı konuların (örneğin Musul
meselesi) ileride Türkiye'yi meşgul edebileceğinin de farkındaydı.
.
Buna rağmen genel olarak Lozan Barış Antlaşması'nı, Türkiye
Cumhuriyeti'nin kuruluşu ve gelişimi için hayati bir adım olarak görmüş ve
Türk milletinin azim ve kararlılığının bir sonucu olarak değerlendirmiştir.
Ç) 2025 YILINDA LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI'NIN
ÖNEMİ:
Lozan Barış Antlaşması 2025 yılında tıpkı
imzalandığı ve yürürlüğe girdiği yıllardaki gibi geçerli ve yürürlüktedir.
Lozan Antlaşması, süresi olan bir antlaşma
değildir; kalıcı bir uluslararası anlaşmadır.
Dolayısıyla, 2025 yılında da Türkiye
Cumhuriyeti'nin ve diğer ilgili devletlerin (Yunanistan başta olmak üzere)
uluslararası hukuk çerçevesindeki hak ve yükümlülüklerini belirlemeye devam
etmektedir.
Lozan Barış Antlaşması'nın 2025 yılındaki önemi,
tarihsel bir belge olmasının ötesine geçerek güncel ve stratejik boyutlar
taşımaktadır:
1-Türkiye Cumhuriyeti'nin Tapusu ve Kurucu
Belgesi: Lozan, Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası
alanda tanınmasını sağlayan ve bugünkü sınırlarının büyük ölçüde çizildiği
antlaşmadır. Bu özelliğiyle, varlığının ve egemenliğinin temel dayanağıdır.
2-Bölgesel İstikrarın Temeli: Antlaşma, Türkiye ile komşuları arasındaki
ilişkilerin düzenlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Özellikle Yunanistan
ile olan sınırların ve azınlık haklarının belirlenmesi açısından bölgesel
istikrarın korunmasında kilit bir unsurdur.
3-Uluslararası Hukukun Bir Parçası: Lozan, uluslararası hukukun köklü ve önemli bir
parçasıdır. Devletlerin sınırları, egemenlik hakları ve uluslararası ilişkileri
düzenleyen temel metinlerden biridir.
4-Geçmişle Gelecek Arasında Köprü: Antlaşma, Türkiye'nin Osmanlı İmparatorluğu'ndan
devraldığı sorunlara çözüm getirmiş ve yeni bir dönemin başlangıcını
simgelemiştir. Gelecekteki bölgesel ve uluslararası politikaların
şekillenmesinde tarihi bir referans noktası olmaya devam etmektedir.
5-Tartışmaların Odağında Olmaya Devam
Etmesi: Zaman zaman antlaşmanın bazı maddeleri veya
sonuçları üzerine tartışmalar yaşansa da, bu durum antlaşmanın önemini
azaltmamakta, aksine güncelliğini koruduğunu göstermektedir. Özellikle Ege
adaları, azınlık hakları ve Boğazlar gibi konular, farklı perspektiflerden
değerlendirilmeye devam etmektedir.
.
2025 yılında Lozan Barış Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığı,
egemenliği, bölgesel ilişkileri ve uluslararası hukuk içindeki konumu açısından
hayati önemini korumaktadır.
.
Geçmişin mirası olmasının yanı sıra, günümüz ve gelecekteki
politikaların anlaşılması ve şekillendirilmesinde de merkezi bir role sahiptir.
. Özetle, Lozan Barış Antlaşması, Türk
milletinin Kurtuluş Savaşı'nda kazandığı zaferi siyasi alanda taçlandıran,
Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını ve egemenliğini tüm dünyaya ilan eden ve
modern Türkiye'nin temellerini atan hayati bir antlaşmadır.
. Yüksek teknolojik çağın getirdiği olanakları
da çok iyi kullanan emperyalist güçler ve onların propagandaları,
işbirlikçileri, ajanları hiç durmadan Türkiye Cumhuriyeti Devleti!ni ele
geçirmeye çalışmaktadır.
. Her bir bireyin, yurttaşın, seçmenin tam da
şu çok sıkıntılı dönemde cumhuriyetimize, devrimlerimize,
Atatürk’e ve onun
düşüncelerine, fikirlerine sahip çıkması kesinlikle gereklidir.
. Hem kendimize, hem de ülkemize, devlete sahip
çıkmak, savunmak zorundayız. Bu nedenledir ki incelemek, araştırmak doğruları öğrenmek
ve eleştirel düşünmek zorundayız.
. “Gün” yan gelip yatmak ve boş verip,
eğlenmek, umursamaz olmak zamanı değildir.
Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 2025.05.18, Mff.
. (Araştırma ve değerlendirme yazım)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: