21 Mayıs 2023 Pazar

DİN, TOPLUM, DEVLET

 -  DİN, TOPLUM, DEVLET

·       Din konusu oldukça yaygın, çok ciddi ve önemli bir konudur.

·       Toplumları, devletleri binlerce yıldır çok etkilemiştir, hem de yönlendirmiştir.

·       Bunun ele alınmasını düşündüğünüzde o kadar çok etken ve etkilenen, iligli olan dal ve alan gelmektedir ki…

·       İlk akla gelen ilahiyat olmaktadır (teoloji).

·       Bu konuda en önemli olan ise belki devlet ve yapılanması, yurttaşlar ve haklar, özgürlükler olacaktır.

·       Bugünün koşulları içerisinde en önemli ve dikkat edilmesi gereken "hukuk devleti" olmaktadır.

·       Bu alanda hangi dalda ve uzman kişiler kimler olabilir?

·       Kimler bu alanda ciddi ve güvenilir çalışmalar yapmışlardır?

·       Devlet ile kilise/cami, toplum, hukuk, çağdaş hukuk ilişkilerine, tarihsel geçmişine ve günümüzde geçerli olan görüş ve uygulamalar çok dikkatlice bakmak yararlı olur.

·       Devletin yapısı, parlamenter, demokratik ve anayasal durumu ve içerikleri dikkatlice saptanmalı ve bu bakış açıları altında konuya yaklaşılmalıdır

·       Konunun boyutlarını ve kapsama alanını çok iyi bir şematik dağılımla önce ortaya koyup, sonra da tek, tek derinlemesine incelemek gerekir.

·       .   ÖRNEK olarak:

·       Federal Almanya Cumhuriyeti bu alanda neler yapmıştır, hukuksal boyutları ile bugünkü durum nedir, diye incelemek yararlı olur.

·       Dinsel alanda her isteyen her türlü yapılaşmaya, örgütlenmeye, tarikatlaşmaya gidebilir mi, gidecek olursa bunun sınırları ve çerçevesi nedir, diye incelenmelidir.

·       Yurttaş kendi vicdan ve din özgürlüğünü hangi anayasal ve yasalar çerçevesinde kullanabilir?

·       Yurttaşın kendisine bir kilise/cami seçme özgürlüğü ve kayıt olma, vergisini ödeme zorluluğu var mıdır?

·       Kilise/cami kendi örgütlenmesinde, yapılaşmasında hangi harcamaları yapabilir ve bunları nasıl karşılar, devletten ne tür yardım alabilir?

·       Çok bağlantılı ve çok boyutlu olan "din ve haklar, özgürlükleri ve yükümlülükleri" konusunda incelenip, araştırılması, sorgulanıp, günümüzün çağdaş devlet yapısına göre düşünülmesi gereken bir alan vardır.

·       Öte yandan insanlar, bireyler yalnızca çevrelerinden, içinde bulunduğu mahalleden, kendi yaşam alanında karşılaştıklarından elde ederek ve özellikle de kulaktan dolma anlatılarla, bilgi ve gözlemlerle din ve inanç konusunda yetişiyorlar, zihniyetleri ve davranışları bunlara göre biçimleniyor.

·       Bir kuruma, okula, akademiye giderek yöntemsel ve didaktik olarak da bunları aşamalı, aşamalı öğrenenler de vardır.

·       Din alanında bugüne değin gelmiş, yaygınlaşmış, yapılanmış mezhepler, tarikat ve cemaatler ise yine kendi sistematikleri ve hedefleri yönünde çalışmalar yapmış ve önlerine gelen insanları da biçimlendirmiş onlara öğretiler sunmuşlardır.

·       Kendi öz denetimi ve oto didaktik yöntem ve gayretleri, istekleri ile araştırıp, inceleyip, okuyan, öğrenen ise oldukça azdır.

·       Bir temel öğretim aldıktan sonra kendisini geliştirmek ve ilerlemeler elde edebilmek üzere ana konular ya da ayrımlarında araştırma ve incelemeler, öğrenmeler yapanlar da çoktur ve bunlardan büyük bir kesimi de kitaplar yazıp, yayınlamaktadır.

·       Din alanındaki öğretiler, uygulamalar, teoriler, yöntemler, kurumlar, önderler, düşünürler, yayınlar, yapıtlar… o denli çok ve yaygındır ki birçoğunun kökeni çok, çok eski yıllara gitmektedir.

·       Örgütlenmeler açısından bakıldığında hiçbir tanrısal din ilk kuruluş günlerindeki gibi kalmamıştır.

·       Zaman içerisinde gittikçe yayılış, parçalar ayrılmış ve yine yeniden bölünmelere uğramıştır.

·       Tüm bunları topluca ele almak, okumak, incelemek nerede ise bir insan ömrüne sığmayacak denli geniş ve çoktur.

·       Tüm bunların yanı sıra bir de inanç-din alanında özellikle Asya, Afrika tipi inançlar, kurumlaşmalar, tek tanrılı dinin dışındaki yapılanmalar ele alınacak olsa inanın altındak kalkılması tamamen olanaksız gibidir.

·       Bu tür inanç sistemlerinde bir önderden, bir inanç önderinden söz etmeye kalkılmış olsa bazen bir ailenin kendi başına, ya da bir mahallenin, köyün kendi başına bir dini(inanç sistemi) olduğu görülecektir.

·       Yüz milyonlarca insan, belki de milyarlarca, bugün böyle din-inanç yapıları içerisinde yer almaktadır.

·       Günümüzde bu alanda internet üzerinden bilgilere ulaşmak, film ve videolar izlemek çok kolaylaşmıştır.

·       Din- inanç konusunda yine en önemli konu ve soru ise her zaman din adamı üzerine olmuştur.

·       Din adamı nedir, kimdir, yetki ve görevleri nelerdir, devlet bu kişilere karşı nasıl davranmalıdır, bu kilerin devlet ve hukuk sistemine bakışları nasıldır?

·       Bir inanç sistemi, bir din, bir mezhep, bir tarikat… ister tek tanrılı din olsun, isterse bir başka türden olsun, her zaman ve her yerde kendi öğretisini yaymak, öğretmek ve inanan kişi yetiştirmek ister, mektep, medrese, okul, akademi açmak ister, öğretmen, hoca.. yetiştirmek ister.

·       Tüm bunları bir araya getirilip ortaya konulduğunda ise görüleceği gibi ana taban bir toplum ve daha önemlisi bir "devlet" olacaktır.

·       Devlet, içerisinde bulunulan devlet kendi yapısı, anayasa ve yasalarıyla, ilke ve kurumları ile DİN ve yapılanmalarına hangi hak ve özgürlükleri, sorumlulukları ve görevleri verir, hukuksal ve maliye açısından durum ne olur?

·       DİN-DEVLET-TOPLUM-BİREY ilişkisi çok iyi incelenmeden, saptanmadan, belirlenmeden, kurallara ve yöntemlere, anlaşmalar oturtulmadan hiçbir yere varılamaz ve her zaman "belirsizlikler, tartışmalar, huzursuzluklar" haklı, haksız, doğru yanlış istekler ortaya çıkar…

·       Bu nedenle de çağdaş uygar ülkelerin devletleri kesinlikle hukuk devleti olmak ve hukukun üstünlüğüne göre yapılanmış olmak zorundadır.

·       Siyasi açıdan bakıldığında görülecektir ki dünya tarihi boyunca her toplum din ve inanç, ibadet konuları kullanılarak manipüle edilmiş, karışıklıklar, savaşlar… çıkarılmıştır.

·       Bunu kullanan dış etkenler ve dış güçler olabileceği gibi ülke içerisinde var olan çıkar çevreleri ve hatta din adına öne çıkanların kendi aralarında çekişmeleri de olmaktadır.

·       İnsanları daha doğmalarından önce bile etkileyen, biçimlendiren, yönlendiren inanç-din olgusu asla hafife alınabilecek durumda değildir.

·       Çok büyük etkileri, güçleri, yöntem ve görülen-görülmeyen yayılmaları ile inanç dünyası bireyleri elinde tutar ve yönlendirir, kullanır.

·       Yok, hayır ben istemem, bana böyle bir şey hiç gerekli değil… deseler bile insan bir toplumda ve devlette yaşadığı için durum hiç de kolay değildir ve onları yok saysalar bile herkesi az-çok etkilemektedir.

·       Evet, yüzyıllardır gele gelmiş, hatta binlerce yıllık geçmişe sahip inançları-dinleri o zamanki gibi kabullenmek ve hiç değişmemiş olduğunu var saymak hiç de gerçekçi değildir ve de olası olamaz.

·       Tek tek bireylerde bu konuda okumalar, araştırmalar, incelemeler yapmalarını beklemek iyi bir öneri olsa bile çok şey istemek olacaktır.

·       Temel eğitim kurumlarında, devlet okullarında her aşamada genel bir din-inançlar konusunda sağlıklı ve bilgilendirmeler yapılması gereklidir ve zorunludur.

·       Okullar bir belli dinin, mezhep ya da tarikatın eğitimi ve öğretimi için olmamalıdır; bu alan kişilerin aileleriyle birlikte belirleyeceği bir eğitim alanıdır.

·       İşte yine buralarda çağdaş demokratik hukuk devletinin gerekliliği ve uygulayıcılığı önemlidir.

·       Bugün 2023 içerisinde baktığımızda her ne olursa olsun artık çağdaş bir hukuk devleti içerisinde olmak ve bu konuyu da böylesine irdelemek ve biçimlendirmek gerekecektir.

·       Benim bakış açıma göre her bir yurttaş bu konuda kendisi, elindeki olanaklara göre bireysel ve özgür incelemeler, araştırmalar yapmalı ve kendisini geliştirmelidir.

·       Ayrıca dünyanın genel durumuna bakıldığında açıkça görülecektir ki bazı ülkelerde insanlar her türlü çağdaş ve demokratik devlet düzenini yitirmiş ve oralarda din kurallarına, belirli bir mezhep ya da tarikatın etkisi altında bir düzen kurulmuştur; bunla da baskıcı, özgürlük ve temel haklardan yoksun bir yaşam kurulmuştur.

·       Bu tür olgulardan, çağ dışı yapılanmalardan, devlet modelinden kurtulmak ise çok, çok zor olmaktadır.

·       Dinsel düşünce ve etkileri siyasi düzende devlet yapılanmalarında öne çıkarıp tek belirleyici yapmak, bir din devleti kurmak çağımıza göre değildir ve aykırıdır.

-   Son olarak olmasa bile "şimdilik" şunları söylemeliyim:

  • Allah bizlere akıl ve fikir versin, doğru yoldan ayırmasın.
  • Allah bizlere barış ve huzur versin.
  • Allah bizi iyi insanlarla karşılaştırsın.
  • Allah bizi güzel ahlakla donatsın ve bunun için eğitilmeye izin versin.
  • Allah bizi kula kul olmaktan korusun.

.           (Dualarım gördüğünüz gibi "tek "bir tanrıya ve onun gösterdiği inançlar doğrultusunda oldu)

.        Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 2023.05.21, MŞ.

.         OKUMAK İÇİN:        .

https://gonencibikci.blogspot.com/search?q=din

https://gonencibikci.blogspot.com/2020/09/kamu-ve-inanc-ozgurlugu.html

https://gonencibikci.blogspot.com/2020/08/din-ve-bilim-dunya-ve-ahiret.html

https://gonencibikci.blogspot.com/2019/01/degerlerin-yok-edilmesi.html

https://gonencibikci.blogspot.com/2022/10/evet-turkiye-cok-onemlidir.html

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapanın adı ve soyadı: