Başkanların
Basında Yer Alması
Belediye
başkanları "sahaya" inip, halka "yakın" olmak istiyor ve
her gün başka, başka haberlerde fotoğraflarda yer alıyor....
Gıda
paketleri dağıtıyor, sokakların temizlemesinde işcilerin yanında bulunuyor,
belediyenin çeşitli kurumlarında çalışanların çalıştığı yerlerde gözüküyor...
Kendisi
de pazara çıkarak vatandaşlara ve esnafa maske dağıtıyor....
Dayanışma
paketlerini dağıtıyor....
Yerel
basında, internet haberlerinde sık, sık fotoğraflarla birlikte görebiliyoruz:
- Başkan şu kişi ile görüştü...
- Şu kişiye şu sözleri verdi...
- Falanca sokağa geldi ve şu paketleri dağıttı..
- Başkan güvercinlere yem attı...
- Başkan bisiklet ile dolaştı..
-
Herkesin
çok rahatlıkla anladığı bu tür haberler kısa bakış açısı ile hazırlanmış ve
başkanı sık, sık gündeme getirmeğe amaçlıdır.
Bu
haberleri duyan okuyan birçok kişi de hemen altına yorumlar yapar, beğeniler
yazar..
-Başkanım sağ ol.
-Başkanım seni çok seviyoruz.
-Başkanım, bizim sokağa da buyur gel..
-Başkanım iyi ki varsın...
-
Bu
özellikleri ve amaçları taşıyan yayınlar, duyurular ile özellikle önce
"kendilerine zarar" verebileceklerini ne yazık ki kavrayamayan
başkanlar olabiliyor.
Ya
da saygı değer başkanların değerli danışmanları kendilerini bu yönde
etkileyebiliyor.
Ender
görülen bir durum değil aslında...
"Popülizm"
denilen bir yaklaşım ile çok daha hızla ve ileriye doğru, yükselme adımları
atılabileceğine inananlar oluyor.
HALKA
şirin gözükmek aslında her zaman uygulanan bir yöntem.
Tanıtım
yapmak, gündemde olmak ... gibi düşüncelerle yapılan PR çalışmaları ise günlük
ufak, tefek haberlerle, fotoğraf göndermelerle olmamalı aslında...
Kalıcı
bir sevgi ve saygı isteniliyor ise bu tür davranış ve uygulamalardan kaçınıp,
sadece gerçek görevlerini yerine getirmeleri yeterlidir.
Devamlı
beğeni almak, övülmek, alkışlanmak... bir başkana çok fazla bir değer
kazandırmaz.
Asıl
olan kendi ana görevlerini tarih önünde en iyi biçimiyle yerine
getirebilmektir.
Görev
alanları içerisinde bulunan tüm insanlara ve bölgelere "parti ayrımı"
yapmaksızın ve "adil" davranabilmek her zaman yarar sağlayacaktır.
Üstlendikleri
görevlerin içerisinde ne denli çok ve farklı alanlar var olsa da yine de bir
başkan her zaman "asıl yönetici" kimliğinin bilinci ile
davranmalıdır.
Görevlerini
ve sorumluluklarını en yararlı ve en kalıcı, en ileriye dönük olarak yapabilen
başkanlar için kişisel beğenilme ve şahsen gerekli, gereksiz basında görülmek
hiç bir zaman bir önem taşımaz.
Halkın
diline yerleşmiş olan bir tanımlama ile "show" yapmaktan kaçınan
başkan her zaman çok daha fazla takdir kazanır.
Bir
politikacı için "popülizm" bir tuzaktır aslında ve bu nedenle de
kendisini en çok bu tür tuzaklardan korumalıdır.
Bir
bakmak gerekir, şu an Türkiye'de en çok takdir gören örnek belediye başkanları
nasıl davranmaktadır?
Kararlılıkla,
kendini işe ve çözüm yolları aramağa, kalıcı hizmet üretmeğe yönlendiren başkan
hep kazanacaktır.
Bu
görüşlerimi kim "okur, okumaz" ya da "anlar anlamaz, "değer
verir, vermez"... bunu bilemeyiz doğal olarak.
Ama
olsun!
__
Gayet doğaldır ki bunlar benim "kişisel" düşüncelerimdir ve hiç bir
kişiye, şahsiyete hedef "almadan" ve "genel" olarak ortaya
konulmuş düşüncelerdir.
__
Siyasi parti ve kişi ayırmadan "partiler üstü" bir bakış ile ve de "yararlı
olsun" diye bu görüşümü bildirmek istedim.
Saygılarımla...
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,
2020.06.24, MŞ.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapanın adı ve soyadı: