Virüs Salgını Bir "Felaket" Midir?

        Virüs Salgını Bir "Felaket" Midir?

Bugünlerde uzmanlar konuşmalarında yer yer söz ediyorlar:

- Yeni, yeni öğreniyoruz.

- Tam olarak bilemiyoruz.

- Günün getirdiği sorunlara göre önlemler alıyoruz.

______________________________________________________

-        Benim kanıma göre devletler çok yıllar önceden doğabilecek FELAKETLERE, AFETLERE göre kendilerini hazırlamalıdır.

-        Planlar, programlar, depolamalar..  yapmalıdırlar.

-        Çeşitli önlem paketleri ve zor günler için ayakta kalma programları olmalıdır.

-        Felaketin aşamalarına göre neyi nasıl yapılması gerektiğini belirleyecek ölçümler (kriterler) hazır olmalıdır.

-        Böyle çalışmalar yapılıyordur kesinlikle... Çok daha geniş ve de derinlemesine bir ön hazırlıklı olmak ise sanırım bir felaket geldiğinde çok yararlı olacaktır.

-        Halkın bu konularda, afet ve felaket günlerinde nasıl davranması gerektiği konusunda ise onların çocukluk yıllarından başlanılarak, okullarda öğretilmelidir.

-        Temel bilgiler ve felaket günlerinde nasıl davranılması gerektiğini bilen, örneğin virüsler konusunda bilgi sahibi bir toplum devletin aldığı kararları ve de önlemleri çok daha iyi kavrar ve onlara uyar.

-        Felaketler çok büyük yıkımlara yol açar.

-        Birçok kent, bölge ve hatta tüm ülke bundan zarar görür.

-        Felaketler, afetler aklımıza neleri getirmelidir?

-        Depremler, su baskınları, seller, büyük yangınlar, hastalıkların getirdiği salgınlar.

-        Virüslerin bakterilerin, mikropların... görünmeyen varlıkların saldırıları ve her yere yayılması, salgınlar yüz binlerce ölüme neden olur.

-        Bir salgın hastalık sonucunda ulusal ve küresel hastalık yayılması ve ölümler artık sıradan bir durum ve olay değildir.

-        Tam anlamıyla bir "felaket"tir.

-        Salgın tehlikesi ortaya çıktığında "VİRÜS bunu yayıyor" denildiğinde, o virüs ile savaşabilmek için onun "özelliklerini" iyi tanımak ve "ona göre" bir savaş ve hastalığı tedavi yöntemleri, ilaç türleri söz konusudur.

-        Bu konu kendi başına ele alınması gereken bir alandır.

-        Asıl olan ise bence hangi virüs olursa olsun bir gün bir SALGIN tehlikesi ortaya çıktığında TOPLUM ve DEVLET, KAMU, ÖZEL SEKTÖR... nasıl davranmalıdır?

-        Neler ve nasıl uygulanacaktır?

-        Bir FELAKET PROGRAMINIZ var mıdır?

    .......... İnsanlara, kitlelere hangi uygulamalarda bulunulacaktır?

§        Barınma

§        Beslenme

§        Temel gereksinimler

§        Temel sağlık hizmetleri

§        Virüs ile mücadele merkezleri

§        Uzman hekim ve sağlık personeli yetiştirme ve yerleştirme planlaması

§        İlaç alt yapısı ve hazırda tutulması

§        Eczanelerin çalışma programları

§        Sağlık kurumları ve hastane çeşitleri ve destek programları

§        Bölgesel ve kentsel trafiğin denetlenme programları

§        Stres kontrolü ve yönetimi, toplum psikolojisi...

§        DAHA NİCELERİ....

-         Birçok soru "daha sorunlar ortaya çıkmadan", felaket gelmeden bilimsel verilerin ve uzmanların, devlet görevlilerinin, kurumlarının iş birliği ve çalışması ile ele alınıp yanıtlanması gerekir.

-         Somut önlemler ve hazırlıklar yapılması gerekir.

-         Hazırlıksız yakalanılmamalıdır.

-         PLANLAMALAR, PROGRAMLAR İLERİDE DEVLETİ VE HALKI RAHATLATACAKTIR.

-         Çok daha önceden, felaket gelmeden "örgün eğitimde" bu konular ders olarak programlarda yer almalıdır.

-         BİLİM ve uzmanlar "kendi alanlarında "zaten çok bilgiye ve sistematiğe sahipler.

-         Asıl ana sorun tüm bilgi ve verileri çok daha önceden alıp, ileride gelebilecek "felaket"e göre planlamalar ve hazırlıklar yapabilmektir.

-         Bu da devlet örgütlenmesinin, kurumlarının görevidir.

-         Her yerde sık sık "tıp" uzmanlarının konuşmaları, tartışmaları ve sunumları ile karşılaşıyoruz, dinliyoruz, okuyoruz.

-         İçeriğin çoğunu da ayrıntılarını da sıradan yurttaşların tam olarak anlaması çok zor.

-         Asıl ana konu ise toplumun, bu tür felaketlerde nasıl yönetilmesi gerektiği, temel gereksinimlere verilecek yeni cevaplar için toplum bilimciler, stres uzmanları, felaket yönetimi uzmanlığı, devletin A, B, ... planları... uzmanlarınca, yetkililerince anlatılabilirdi, açıklanabilirdi...

-         Türkiye kendi ulusal "salgınla savaş çalışmaları"nda şu an yavaş gibi gözükse de başarılı bir çizgi izliyor.

-         Felaket geldiğinde hazır olsun diyerek ön hazırlıklı, planlı ve ayrıntılarına değin düşünülmüş planlar, programlar ve yedeklemeler ileriki yıllarda büyük bir kolaylık ve yararlılık sağlayacaktır.

-         Devlet kurumları, kamu ve belediyeler, özel sektör bu alanda ne denli çok çalışmalar yapar ve hazırlıklı olursa zarar, "hasar" o denli az olur.

-         Sağlıklı ve huzurlu bir refah toplumunda yaşayabilmek dileklerimle...

     Saygılarımla...

     Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2020.04.06, MŞ.