. DEVLET İÇİN OLMAMASI GEREKENLER
İnsan olarak sağlıklı, huzurlu ve onurlu bir yaşam
sürmek, temel gereksinimleri karşılayabilmek… için ülkenin tümüyle adil ve
çağdaş bir yönetim ile yönetiliyor olması gerekir.
Çağdaş, güçlü, barışçıl bir refah toplumu olabilmek
için devlet sisteminin "en iyi biçimde" çalışıyor olması gerekir.
Bir devletin yapısı ve yönetimi "anayasaya"
ve yasalara bağlı olarak kurulur ve işlerlik kazanır.
Ülke en iyi bir "devlet modeline" ve
"işlerliğine" sahip olmalıdır ki yurttaşlara eşit ve adil hizmetler
verebilsin, ülkenin kalkınmasına ve çağdaş bir toplum olmasına çalışabilsin.
Bunun için de günümüzde var olan en uygun ve en iyi
yönetim, güçler ayrımına dayalı, parlamenter bir hukuk sistemi olan "çağdaş
demokrasi"dir.
Bunun için de tüm devlet erkinin ve kurumlarının "açık,
işlerlikli ve demokratik ilkelere uygun" çalışır olması gerekir.
Bu "istenilen" devlet yapısının,
"adil ve çağdaş" bir devletin olması gereken temel özellikleri
nelerdir?
Konu üzerinde konuşulabilecek çok yönlü bakış
açıları, araştırmalar ve incelemeler vardır.
Bu yazımda devlet yönetiminde ve yapısallığında "olmaması",
"yapılmaması" gereken konuları, durumları "kısaca"
sıralamak istiyorum:
. Bir de
siz bakın ve üzerinde düşünün istiyorum:
Akraba, eş, dost için avantajlar, ayrıcalıklar...
Anayasanın maddelerini tam olarak uygulamamak...
Bölgeselci, feodal ilişkili, tarikat ve mezhep
çıkarlarına yönelik toplumsal ve ekonomik, siyasi girişimlere ve ayrıcılıklara,
çıkarcılıklara izin vermek..
Çeteleşmenin ve mafyalaşmanın yayılması
Çevre sağlığını koruyacak önlemlerin alınmamış
olması.
Denetlenemeyen, kayıt altına alınamayan ilticacılar,
göçmenler, kaçaklara kapıları açmak.
Devlet görevlilerinin halkı küçümsemesi.
Devlet kaynaklarının hortumlanması.
Devlet kurumlarının açık, adil ve bağımsız bir
denetim altına alınamaması.
Devlet kurumlarına görevli seçiminde liyakat
kuralına uymamak.
Devlet kurumlarında görevlilerin kendilerine "kişisel"
çıkar sağlayan düzenlemeler kurması.
Devletin mal varlıklarını birilerine peşkeş çekmek.
Dinsel duyguları sömürenlere izin vermek.
Doğaya sahip çıkamamak.
Eğitimde birlik ve ulusal çıkarcılıktan vazgeçmek.
Eğitimde ulusal çıkarlardan vazgeçmek.
Ekonomide dışa bağımlılığın artıyor olması.
Ekonomide devletçilikten gittikçe uzaklaşmak.
Endüstriyel yatırımlarda dünya düzeyinin gerisinde
kalmak.
Genç kuşağa iş bulamamak.
Gerçekleri saklayıp, yalanlarla halkı kandırmak.
Görevlilerin rüşvet ile iş yapması.
Irkçılığa dur diyememek.
İhracatın gerilemesi.
İşsizliğin artması.
İthalatın hızlı artışı.
Kadınlara pozitif ayrımcılık yapamamak.
Kara paranın akışını önlememek.
Kayıt dışı para akışını önleyememek.
Mahkemelerin bağımsız, özgür ve adil çalışamaz
duruma getirilmesi.
Memur, işçi ve emeklinin ücret ve maaşlarının geçim
koşullarının altında kalması.
Merkez bankasının "özer ve bağımsız"
çalışmasını engellemek.
"Partizanlıkla" seçilen kişilerin göreve
getirilmesi.
Şeffaflıktan yoksunluk.
Tarımsal üretime önem vermemek, tarımın gerilemesi
Teknikte çağdaşlığı yakalayamamak.
Teknikte, ilimde geri kalmak.
Toplumda uygulanmak istenilen zihin yönetimlerini
denetleyememek.
Toplumsal ahlakta görülen çöküntüleri ciddiye
almamak.
Ulusal ekonomiden uzaklaşmak.
Ulusal enerji gücüne sahip çıkmamak.
Ulusal para biriminin değerini yitirmesi,
enflasyonun hızla artması.
Ulusal savunma sisteminin zayıflaması.
Uluslararası ilişkilerde barıştan yana
davranamamak.
Uygarlaşmak hedeflerini önemsememek.
Ülkenin kültürel değerlerine önem vermemek.
Vergi sisteminde adaletten uzaklaşmak.
Yabancı yatırımcıların serbestçe girip iş yapıyor
olmalarına olanak sağlamak.
Yerli fabrikaları ve iş yerlerini yabancılara
satmak.
Yapılan işlerin denetlenememesi.
Yasa önünde herkesin eşit tutulmaması.
Yer altı kaynaklarının yabancılara satılması.
Yoksulluğa çözüm aramamak.
Yurttaşlık vermek konusunda yabancılara çok aşırı
bir istek göstermek
……..
. Biliyorum,
bunların böyle sıralanması pek de güzel değil, ama istenilen eğer "iyi bir
ülke" ve "iyi bir adil yönetim" ise yurttaşların da "güzel
şeyleri" istemesi, kötü ve uygunsuz olanları ise "istememesi" en
doğal hakkı olmalıdır, değil mi?
.
"Çağdaş uygarlık düzeyine" erişebilmek, "refah düzeyi
yüksek" ve huzur içinde yaşanılan özgürlükçü bir ülkede yaşamak istemek
her aklı başında, sağ duyulu yurttaş için en doğal bir haktır…
. Bunların
elde edilebilmesi için de ülkedeki toplumsal örgütlenmeler, siyasi partiler ve
halk ortak bir yurtsever bilince sahip olarak, ülkenin çıkarları doğrultusunda
ve sömürüye, yolsuzluklara karşı tutum takınabilmelidir.
. Adil ve
anayasal, demokratik seçimlerin gerçekleşebilmesi için de bu doğrultuda
birleşebilmelidirler.
. Saygılarımla…