30 Eylül 2021 Perşembe
28 Eylül 2021 Salı
AKILLA, SAĞ DUYU İLE
AKILLA, SAĞ DUYU İLE DAVRANMALIYIZ!
___ Ne Olursanız Olun ___
___ Kim Olursanız Olun ___
___ Ne Yaparsanız Yapın
___
1.
Ahlakı
güzel bir insan
olmak için çalışın. |
2.
Astlarınız ve üstleriniz için empati
kurun. |
3.
Başkalarının etkisi altında kalmayan özgür bir
insan olun. |
4. Ben ‘’bugün nasıl
yararlı olabilirim’’ diye sorun. |
5.
Birilerinin sizleri kandırmasına ve yanlış yollara yönlendirmesine
izin vermeyin. |
6.
Boş
konuşmaktan ve gevezelikten
kaçının. |
7.
Çalışkan
birisi olabilme disiplinine alışın. |
8.
Dünyayı
ve dünya insanlarını tanımağa çalışın. |
9. Giyiminize özen gösterin. |
10. Güçlü olmak için
hem sağlıklı hem de bilgili olun. |
11.
Hep işinizi
yaparken, hem de insanlarla birlikte iken mutlu ve huzurlu olmağa çalışın. |
12. Her kim olursanız olun, ister yöneten, ister
yönetilen, insanların hikayelerini dinleyin. |
13. Her sabah güvenle ve şevkle
yola çıkın. |
14. Hiç kimsenin sizi üzmesine
izin vermeyin. |
15. Huzurlu ve mutlu bir kişi
olun. |
16.
İçiniz
hiç bir zaman BOŞ
olmasın. |
17. İçinizde
hep iyi duygular olsun. |
18.
İşinizi
inanarak yapın. |
19. İyi
ve düzgün çevrelerde bulunun. |
20. Kendinize
güvenin. |
21.
Kendinize iyi bakın. |
22. Kendinizi çok çalışmaya
alıştırın. |
23. Kentlerimiz,
köylerimiz ‘’neden böyle’’ diye düşünün. |
24. Kişiliğinizi
geliştirmeğe
çalışın. |
25.
Mesleğinizde
ve özel yaşamınızda içten, ilkeli ve
dürüst bir çizgi izleyin. |
26. Mesleğinize
çok özen gösterin, işinize özen gösterin. |
27.
MODA ile sizleri ‘’bakımlı, düzenli, bilgili,
terbiyeli, kibar, eğitimli,
güler yüzlü, sakin,,, ‘’ olmaktan çıkarmak
isteyenlere izin vermeyin. |
28. Ne kendinizi
harcayın ne de yaptığınız işi. |
29. Nerede ve ne yaparsanız
yapın, kültürünüze ve tarihinize sahip çıkın. |
30. Öz güveniniz
kişiliğiniz ve donanımınız sayesinde olsun. |
31. Saçınıza,
yüzünüze özen gösterin. |
32.
Temiz ve bakımlı olun. |
33. Toprağınıza sağlam basın. |
34. Türkiye’nin kalkınacağına
inanın. |
35.
Ülkenizin insanlarına
güvenin. |
36. Üretmeğe
çok önem verin. |
37. Vatanımızın bugününü ve geleceğini düşünün, araştırın, inceleyin. |
38.
Vatanınızın gücüne güvenin. |
39. Yeniliklere açık
olun. |
40. Zamanınızı boş ve temelsiz şeylerle geçirmeyin. |
Çocuklarınızı da siz de BÖYLE yetiştirin.
Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 2016.02.20
Kitaplarla Yaşamak
- KİTAPLARLA YAŞAMAK
Birçok gereksiz ve
boş şeylere vakit ayırmak mı?
Yoksa güzel ve
değerli kitaplarla bir arada olmak mı?
Herkes kendine
göre sever kitapları, ama, seven de gerçekten sever.
"Kim"
olduğunu ya da "nasıl biri" olduğunu anlamanın kısa yolu, kitaplığına
bakmaktır.
Doğumdan ölüme
öğrenmek, "İNSAN" olmanın en baştaki, gerçek özelliğidir.
MERAK denilen ŞEY
de aslında BİLİMİN en temel öğesidir.
Merak edeceksiniz,
araştıracaksınız, inceleyeceksiniz, düşüneceksiniz, fikir üreteceksiniz ve de
evet ve de yazacaksınız!
Bu yol bizi
gerçekten bir "İNSAN" olmağa, kendi değerimizi arayıp, bulmağa
götürür.
Kitaplar okunur,
sevilir.
Onlar, benzersiz
ve sıra dışı bir bağ kurduğumuz, sessiz arkadaşlarımızdır.
Okumak yalnızca
özgürleşme yolu değil, içinizdeki güce ulaşmanızı sağlayan bir kaynaktır.
Kitaplarla
yaşayabilmek, onların olduğu yerde, kendinle başbaşa olabilmek...
Çocukluktan
başlayarak adım adım ilerleyen, gelişen bir yaşam biçimi...
Zamanın
içerisinden hiç de eksilmeyen bir sevgi ve bağılıkla gelen bir dünya...
Bir arınmışlık,
bir olgunlaşma, bir öğrenme ve anlama duygusunu yaşayabilmek...
Okudukca insanları
ve dünyayı tanıyabilmek, insan ruhunu daha iyi kavrayabilmek...
Yalnızlığın ve
kendi kendine yetebilmenin ne denli bir zenginlik olduğunu görerek, huzur
bulabilmek...
Daha iyi bir yolu
görebilmek, daha ahlaklı olabilmek, temiz kalabilmek, arınabilmek, sabır ve
nefsini terbiyeye yaklaşabilmek için...
Bir yerlerde
insanların düzgün ve güvenilir olabildiğini görebilmek için...
Akıl ve ruhun,
doğayla ve yüce varlıkla olabilecek iletişimine azıcık da olsa ulaşabilmek
için...
Araştırmak, görmek,
anlamak, kavramak ve akıl-ruh gözüyle bakabilmek için...
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 18.10.2017 - Kuşadası,
. İNSAN OLMAK ve KİTAP ve BEN .
23 NİSAN, Bugün
23 NİSAN, Bugün
§ Bugün TÜRKİYE’nin bayramıdır.
§ Bugün Türk Milleti’nin bayramıdır.
§ Bugün ulusun “egemenliği üstlendiği”
günün bayramıdır.
§ Geleceğin bugünün çocuklarıyla ancak
değerlenileceğinin ve şekil alacağının kabul edilerek, çocuklara önem verilen büyük
bir günün bayramıdır bugün.
§ Bugün emperyalist ülkelere karşı
kazanılmış olan bir Türk Kurtuluş Savaşının ardından cumhuriyet yönetimine
gidilen yolun ilk en önemli devlet adımıdır.
§ Seçilmişlerin yönetimiyle bir ülkenin
yöneltmeğe başlanılacağı ilk tarihsel adımın bayramıdır bugün.
§ Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir büyük
asker ve savaşlarda başarılar kazanmış bir kahraman olmasının ardından ileriyi
gören bir devlet adamı olmasının bir diğer eserinin gerçekleştirildiği bayram
günüdür.
§ Kökü çok uzun bir devlet geleneğine
dayanan Türk devletinin artık milletiyle kendisini yöneteceği ilk adım attığı
günün bayramıdır bugün.
§ Yoksullukla ve zorluklarla geçirilen
uzun savaş yıllarının ardından Türk milletinin yeni bir döneme gireceği, çağdaş
bir refah ve üretim toplumu olacağı uzun yola ilk adımı attığı günün
bayramıdır.
§ Yobazlığa, ırkcılık ve dincilik gibi
akımlara karşın çağdaş bir mesleğe (doktrine) yönelen bir devlet anlayışının
ilk resmi kabul gününün adıdır bugün.
§ 23 nisan bir Türkiye Devleti kuruluşu
devrimlerinin ilk adımının atıldığı gündür.
§ Bugün 23 nisan 2019 ise bu devlet ve bu
millet bugüne gelebildi ise, dünya devletler topluluğunda kendisine çok önemli
bir yer kazandı ise, bunun en büyük gerçekleştiricisi, düşünürü ve önderi Gazi
Mustafa Kemal Atatürk’tür.
§ Onun önemini ve değerini yeniden
kavrayarak onu anarak, onunla birlikte Türk savunmasında yer almış, yaşamlarını
vermiş, yaralar almış her bir vatan evladını, her bir Türk kahramanını da yine
bugün şükranla ve minnetle anıyoruz.
§ Onlara Allah’tan rahmet diliyor,
önlerinde saygı ile eğiliyoruz.
§ Tüm bunlara rağmen yine de bu 23 nisan
gününde Türk devletinin “Kuruluş Felsefesine” tam erişilemediğini görüyor ve de
eksikliklerini saptayabiliyor isek, yapılacak iş ve hedefler bellidir.
§ Gazi Mustafa Kemal dünyanın en saygın ve
değerli bir devlet ve fikir adamı olarak bunları yazılarında ve eserlerinde göstermiştir.
§ Bu sözler onun öz sözüdür ve bizedir:
Sayın
baylar, sizi, günlerce işlerinizden alıkoyan uzun ve ayrıntılı sözlerim, en
sonu tarihe mal olmuş bir çağın öyküsüdür. Bunda, ulusum için ve yarınki
çocuklarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek kimi noktaları
belirtebilmiş isem kendimi mutlu sayacağım.
Baylar, bu söylevimle, ulusal varlığı
sona ermiş sayılan büyük bir ulusun, bağımsızlığını nasıl kazandığını; bilim ve
tekniğin en son ilkelerine dayanan ulusal ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu
anlatmaya çalıştım.
Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri
çekilen ulusal yıkımların yarattığı uyanıklığın ve bu sevgili yurdun her
köşesini sulayan kanların karşılığıdır.
Bu sonucu, Türk gençliğine kutsal bir
armağan olarak bırakıyorum.
§ Ey Türk Gençliği!
§ Birinci ödevin “Türk Bağımsızlığını”, “Türk Cumhuriyetini”, sonsuza dek korumak ve savunmaktır.
§ Varlığının ve geleceğinin biricik temeli budur.
§ Bu temel, senin en değerli hazinendir.
§ Gelecekte de, yurt içinde ve dışında, seni bu kaynaktan yoksun etmek isteyecek kötüler bulunacaktır.
§ Bir gün, “Bağımsızlığını” ve “Cumhuriyetini” savunmak zorunda kalırsan, göreve atılmak için içinde bulunacağın ortamın olanak ve koşullarını düşünmeyeceksin!
§ Bu olanak ve koşullar çok elverişsiz olabilir.
§ Bağımsızlığına ve Cumhuriyetine kıymak isteyecek düşmanlar, bütün dünyada benzeri görülmedik bir yenginin temsilcisi olabilirler.
§ Zorla ya da aldatıcı düzenlerle, sevgili yurdunun bütün kaleleri alınmış, bütün gemi yapım yerleri ele geçirilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve yurdun her köşesi bizzat onlar tarafından işgal edilmiş olabilir.
§ Bütün bu durumlardan daha acı ve daha korkunç olmak üzere, yurdun içinde yönetim başında bulunanlar, aymazlık ve sapkınlık ve üstelik hainlik içinde bulunabilirler.
§ Daha kötüsü, yönetim başında bulunan böyleleri, kişisel çıkarlarını, yurduna girip yayılmış olan düşmanların siyasal amaçlarıyla birleştirebilirler.
§ Ulus, yoksulluk ve darlık içinde ezgin ve bitkin düşmüş olabilir.
§ Ey Türk geleceğinin gençliği!
§ İşte bu ortam ve koşullar içinde bile ödevin, Türk Bağımsızlığını ve Cumhuriyetini kurtarmaktır!
§ Bunun için gerek duyduğun güç, damarlarındaki soylu kanda vardır!
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 23.04.2019, M.
***************************************************************************************************************************
*
Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi, Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhuriyet Halk
Fırkasının II. Büyük Kongresi'nde, Nutuk adlı eserini meydana getiren
konuşmasının sonunda 20 Ekim 1927 günü Türk gençliğine hitapla söylemiş olduğu
metindir. Nutuk'un sonuç bölümünü meydana getirir. İşte Atatürk'ün Gençliğe
Hitabesi...
*
Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi, Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhuriyet Halk
Fırkasının II. Büyük Kongresi'nde, Nutuk adlı eserini meydana getiren
konuşmasının sonunda 20 Ekim 1927 günü Türk gençliğine hitapla söylemiş olduğu
metindir. Nutuk'un sonuç bölümünü meydana getirir.
İşte
Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi...
- 13 Ocak
1928 tarihinde alınan bir kararla Türkiye'de sınıflara, okutulan kitaplara
ve önemli eğitim kurumlarına konulmuştur.
ADAY ADAYI Olmak
ADAY ADAYI olmak nasıl bir duygu dersiniz?
Belediye o kentin ana dokusunu, geleceğini bir
anlamda kaderini belirleyecek olan en önemli kurumdur.
Belediyeye başkan olan kişi de en onurlu, en
saygın, en güvenilir ve de en yetenekli, en donanımlı kişi olmalıdır, değil mi?
Atılan her adım “yanlışı ile doğrusu ile” geleceğe
atılan adımlar olacaktır.
O kentin insanları, onların çocukları bu adımların,
yapılanmaların getirdiği sonuçlarla yaşamlarını sürdüreceklerdir.
Yeni yeni gelenler ise o kentin neyi varsa artık
onunla yetineceklerdir.
Kent meclisleri ve onun üyeleri de çok seçkin
kişiler olabilmelidirler.
Başkanı ve meclis üyeleri ile o kent hem bugüne hem
de geleceğe dönük işler, planlar, girişimler yapacaklardır.
Bu durum tarihte de böyle olmuştur, tüm dünyada
da...
Kentleri kent yapanlar içinde yaşayanlardır,
yöneticileridir.
Siyasi partiler birer enstrümandır, işi
kolaylaştırmak için vardırlar.
Asıl sorumlular, gözünü açması gerekenler ise o
kentin tek tek yaşayanlarıdır, seçmenleridir.
Seçmenlerinin “bilinç ve kültür düzeyi” kendi
kentlerinin yapılanmasını ve de geleceğini belirleyecektir.
Çağdaş toplumlarda birey, yurttaş bunun için çok
önemlidir.
Belediye için görev alacak kişiler gerçekten çok
önemlidir.
-Kentleri yönetmeğe aday olabilmek için o kişinin
nasıl bir donanıma, nasıl bir kişiliğe, nasıl bir alt yapıya ve de nasıl bir
kadroya sahip olması gerekir?
Görebildiğim
kadarıyla çevresinde biraz tanınan ve de öne çıkmak isteyen, biraz da deneyimi
olan kişiler adaylığa aday oluyorlar.
Bir
başkası oldu ise "ben" niye olmayayım ki... diyen de vardır.
Yıllarca
bir partide yer alıp da son anda tam da karşıt bir partiye kayıt olup oradan
aday adaylığına girişen de varmış.
Çok
uzaktan izleyebildiğim kadarıyla yapılan tanıtımlar dost-tanıdık çevresiyle
sohbet, bir kahvaltı vb. bir model ile gelişiyor.
Bazıları
sesini daha da çok çıkarmak istiyor, daha populist bir tanıtım sergiliyor.
Bazıları
da "proje" adı altında kısa cümlelerle birkaç düşüncesini sunuyor.
Fazla bir açıklamaya, sayılara, ölçümlere, çizimlere ve de geniş fikirlere
dayalı bir projesi olan var mı, bilmiyorum.
En
önemlisi de belki şu olmalı aslında:
-Partin
seni neden ADAY göstersin?
-Parti
delegeleri seni ne denli tanıyor?
-Delegelere
nasıl bir güven vereceksin ki seni tercih edebilsinler. SOMUT bir dayanağın var
mı?
-Son
anda Genel Merkez partinizin adayını "kendisi" belirlerse ne olacak?
-Bunca
gürültü, patırtı iş, emek, söylemler.... BOŞA mı gidecek?
-Bir
partiye üye olmayan on binlerce SEÇMEN nasıl davranacak?
Çok
büyük bir sorumluluk aslında bu işlerin tümü.
Hepinize
kolay gelsin.
Vatana , millete hayırlı olsun!
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 12.11.2018, M.